Zigzag – Dördüncü yol afeti – Turan – Yusuf’un kokusu – Mucizeler – Dabbeti evliyalaştıracaklara lanet – Dini sömürenler

“Dördüncü yol” hep bize (KMA) zararlı çıkmıştır. Üç yol, (Örneğin, Axel Heiberg, Kozyrev, Gurdjieff) toplamaya çalışırken, Dördüncü yol (Örn. Ouspensky) zarar vermektedir.

Buradaki bir tek “kelime” bile geleceğin “Açılımında” partiler düzeyinde BÖLÜNMELERE neden olmaktadır. Aramızdaki bir tek kelime-cümle bile DİKKATLE izlenmektedir. Bu cümlenin LEHİNDE ve ALEYHİNDE kişiler TOPLULUĞU oluşmaktadır.

(Adem ve Havva’nın iki kişi iken 131 milyarı bulması gibi) kaçınılmaz bir BÖLÜNME (iktidar-Muhalefet) olmaktadır.

Örneğin, Thule ile ilgili gafımızı (Cosmic Error/Mistake) nedeni ve başlatanı Ouspensky’dir. Jana  A Y N I  hatalardan kaçınmaktadır. Ouspensky tıpkı Oğuz Mitrea gibi “Sokulup” masonik bir yol izlemiştir. Bu tür teşebbüslere İKİNCİ kez tahammülümüz olmadığını söylemiştir.

Ouspensky mason değildir, ama ÜÇ YOLUN dördüncü bir yol ile ENTEGRE edileceğine inanmıştır -her inanç doğru mudur?-.

Sizler siyonist olarak, içlerine girip de onları “SİYONİZMLERİNDEN vazgeçireceğinizi düşünecek kadar SAFDİLLİ olabilir misiniz?

500. Türkeş de bunu denedi >>> SONUÇ >>>>> Rusya yıkılmasına rağmen, bir tek saniyede gerçekleştirilecek olan T U R A N birliği 2099’a kadar erteledi! Bir saniye nasıl YÜZ TANE YIL OLDU? Türkeş’e verdiğim OY HARAM olsun! Onu hep Yahudilerin 500. yıl vakfının bayrağı önünde “ORTAASYA’yı/TURAN’ı satmış olarak” görüyorum.

Bahçeli’ye verdiğim oy/reye de haram olsun! Nazif Okumuş ve Yaşar Okuyan’a da dostluğum, ağabeyliğim helal olmasın! NASIL SATTINIZ TURAN’ı?

Turan benim için sadece bir ülkü değildi. Mightist düzenin temel  İ L K E S İ  idi.

<> Akıl sahibi her stratejist Türk ulusunun kurtuluşunun TURAN birliğinde olduğunu zaten rahatlıkla analiz edebilir

Yine Jana, izin lütfen.

[P]’e: Sürekli hareket/yolculuk halindeydim. Cumartesi günü tam 17 saat ders verdim. Yazamadım özür dilerim. Bu gece de yazamayacağım. D’ye selamlar.)

Jana [P]’e çook özel bir önem veriyor. “O benim de prensim” dedi, az önce.

(Aslında bu sanal bir deyiş, teybe falan alınamıyor)

Bir örnek vereyim: Peygamber diyor ki: “Sanki YUSUF’umun (yy cennet) kokusunu duyuyorum.”

<> 12/94: Kervan oradan ayrılınca, öte yandan babaları şöyle seslendi: “Yemin olsun, ben Yusuf’un kokusunu duyuyorum. Umarım bana bunaklık isnat etmezsiniz.”

Eğer orası iki boyutlu dünya yüzeyi olsaydı, Yusuf’un “Babacığım buradayım” diyen sanal sesini duyacaktı. Ancak Yusuf ÜÇÜNCÜ BOYUT=KUYU dikmesindeydi. Sesi, Z doğrultusunda Ayyuka (gök) çıkıyordu. Fakat,  k o k u s u  bu boyuttan bağımsız olarak bir obsesyon alanında baba(lığı)nın burnuna gidiyordu.

Ben ise o kuyunun dibinde (Dabbe) olarak, Ayyuka (Sema/Tarık) şartı gerekmeden, Jana’yı kuyunun DİBİNDEN (deep) direkt duyuyorum.

Yarın öbürgün bana “Evliya” diyecek olanları yalanlamanız için bunları yazıyorum. Keramet/Mucizelerimi ballandıra ballandıra anlatacak o iğrenç fanatikler için yazıyorum. Bunlar DÖRDÜNCÜ yolculardır.

Oysa bilselerdi ki, Mucize/Keramet yoktur. Bunlar ALLAH KATINDANDIR!

“Senden Mucize istiyorlar, de ki, size mucize olarak KUR’AN YETMEZ Mİ?”

Ben Kur’an’ı anlatıyorum, Mucize Kur’an’da BENDE değil!

Ben hazret mazret evliya falan değilim. Bunlar üfürükten tayyare!

Ben sadece “Allah’ın ayetlerini hakkıyla anlamaları için” gönderilmiş bir görevliyim. Kim benim için dördüncü yol uygularsa, Allah ona LANET etsin.

<> Ankebut/50: Dediler ki: “Ona Rabbinden mucizeler indirilseydi ya!” De ki: “Mucizeler Allah katındadır. Bana gelince, ben açıkça uyaran biriyim. Hepsi bu.”

Ben içinizden biriyim, KULLARDAN bir KULUM! Benim size, sizin bana hiçbir üstünlüğünüz yoktur! HEP EŞİDİZ! Allah tüm bebekleri doğuştan EŞİT yaratır! Tüm bebekler eşittir! Ve ben henüz doğmamış bir BEBEĞİM! Sizlerle kesinkes EŞİTİM!

Üstün veya aşağı değilim! Bunu deklare ediyorum -şahit olarak Allah yeter-.

Aman Yarabbi, benim için daha 50 yıl sonra bile ne evliyalıklar uydurmuşlar! 300 yılda katlanmış katlanmış Lat, Uzza ve Menat oldurulmuşum!

STOP İT!

Efendimiz “Benden bir HADİS yapana LANET olsun” demiş, hadislere boğmuşlar efendimizi…

Ben en başta  b e n  evliyalığa karşıyım, ve beni 50 yıl içinde EVLİYA yapacaklar -4. yol böyle yıpratacak- diyecekler ki, “Evliyalığı yeriyordu, kendi tek başına evliya oldu”.

Şimdiden hakkımı böyle düşünen GELECEKTEKİLERE haram ediyorum.

İsa ne kadar Allah’ın oğlu ise, ben de o kadar Evliya’yım!

Bir şey daha: BEN MEHDİ değilim! (Nerede o şans) Mehdi 3 asır sonra gelecek olan ADLER’dir! Ben Adler değilim! Ben alt tarafı Hans’ım. OK.

<> Neden bir kişinin arkasından o topluluk onu evliya yapıyor kaptanım. Yoksa yetersiz bilgili olduklarından mı yüceleştiriyorlar ve o kişilerin arkasına saklanıyorlar

Şimdi biri YARARLIDIR, mesela odun kıran güçlü kuvvetli biri! Onun yanında oduncudan oduncu olanlar türer. Bunlara HINK!çıbaşı denir! Oduncu değil, HINKÇIBAŞI “Hınk” der.

Bir süre sonra, yanına bir AYDIN takılır ve işportasında “Kitap satmaya başlar”. Kitabın adı: “Nasıl HINK edilir? Kullanma kılavuzu”. Kitapçı kitap bastırmıştır. Öyle ya, bir matbaa ile YAN endüstrilerle temasa geçmiştir.

Bak adam odun kırarkan, kaç kişi onun yanında DOYUYOR? Buna oduncu -garibim- bile şaşıyor? “Ben bir odun kırıyorum, bu kadar kişiye ne oluyor?” diye…

Pekiyi bu kadar kişi ne düşünüyor?

Sen çok yaşa Oduncubaşı! Eğer sen olmasaydın, biz AÇ KALACAKTIK! En büyük oduncu! Başka büyük yok! Sen ne büyüksün Oduncu! Sen ermişsin-evliyasın!

Diyanet işleri başkanı da bundan PRİM yapacak ya, “Yunus bile Taptuk Emre’nin dergahında 40 yıl odun kırdı.” (Aslında bu uydurmadır.)

Diyanetten de “Fetva aldık ya”, artık tüm camilerde bu CUMA, “Oduncunun büyüklüğü” hutbe verilecektir.

Ama oduncu soruyor kendisine? “Yahu ben ne yaptım da bu kadar kişi benden sebepleniyor?”

Birini evliya yaparsan, veya mezheb imamı veya şu-bu oduncu. O herif öldükten sonra, tüm ENDÜSTRİ artık senin eline geçmiştir.

Kralım çok yaşa!

Bu chat bitmez. Jana ötede bekliyor. Chat Çarşamba gece devam edecek inş. Geronimo izin istiyor. (Jana’ya tam 03.00 sana döneceğim demiştim.) Ben gittim. RZİ, bye.

<> teşekkürler kaptan

<> selam selam

<> bye

Hans von Aiberg, 18/01/2004 (216/05)

Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [  ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.

Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.


önceki bölümü oku | 216 anasayfasına dön | sonraki CHAT’i (217) oku

216-05-oduncu

Bunları da sevebilirsiniz

Yorumlar