Ayetlerin yerlerinin değiştirilmesi – Tevafuk – Çift ayetler

<> slm slm kaptan hoşgeldiniz

selam hoşbuluştuklarımıza selam.

<> milenyumdan söz edecektiniz

Aslında elimizde iki konu var: İhlas ve Yeşile yapışmak/Philadelphia Devam edecektik. Ama yoğun istek üzerine “havadan sudan sorular” için tlf. geldi. Bu geceyi yine serbest bırakalım.

Böylesi iyi oluyor. Düşman yerlerde “Soruların yanıtlarını aylar önce hazırlıyor” diye yazmışlar.

Ben anında çalışırım = Adım Kur’an… Kur’an hafızı olsaydım, o zaman vay halime…

Hakkımda bir yazıyı paste etmişler. Kur’an’ın ayetlerinin yerini değiştirerek, lego yapıyormuşum. Böylece canımın istediği gibi eğip büküyormuşum… Tek delilleri ise Maide-3’ü BOZDUĞUMA ilişkin atıp tutmuşlar.

Bunlar salak mı ne? Onu bana gösteren, Kur’an’ın tevafukudur. Yani Allah nasıl olsa “Kur’an’ı karıştıracağımız için” (Zikri değil Kur’an’ı) ayetlerini çift çift gönderiyor.

Maide-3’ün  a s l ı n d a  NE olduğunu anlamak için tevafukuna bakarsınız. Maide 3 aynen NAHL-115’de var. (Aklımda yanlış kalmadıysa) Bu da bir mucize işte.

<> Nahl-115: O size ancak şunları haram kılmıştır: Ölü, kan, domuz eti, Allah’tan başkası adına kesilen hayvan. Bununla birlikte, zorda kalan, başkasının hakkına tecavüz etmemek, sınırı da aşmamak şartıyla bunlardan yerse, Allah bağışlayacak, merhamet edecektir.

<> Maide-3: Şunlar size haram kılınmıştır: Boğazlanmayarak ölmüş hayvanın eti, kan, domuz eti, üzerine Allah’tan başkasının adı anılmış, boğulmuş, vurulmuş, yuvarlanmış, süsülmüş, canı üzerineyken yetişip kestikleriniz müstesna olmak üzere canavar tarafından yırtılmış ve dikili adak taşları üzerinde boğazlanmış hayvanlar ve bir de fal oklarıyla kısmet paylaşmanız. Bütün bunlar birer sapıştır. Küfre batmış olanlar bugün dininizden ümitlerini kestiler. Artık onlardan korkmayın, benden korkun! Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim, üzerinizdeki nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslam’ı/Allah’a teslim olmayı seçtim. Şu da var ki, her kim ciddi bir açlıkla yüz yüze gelir de günaha kaçmak maksadı olmaksızın onlardan yemek zorunda kalırsa, elbette Allah Gafur ve Rahim’dir.

“Ayet ayeti açıklar” derken meramım şuydu: Hangi ayetlerle oynarlarsa, OYNAYACAKLARI -peşinen- KUR’AN’da yazılı, hem de en baştan… Cinler de kendi Kur’an’larıyla oynamaya kalktılar ama, Cin suresinin tevafuku olan AYETLER indirildi. Şimdi yerini unuttum; siz bulabilirsiniz. (Fihrist usulü bakarsanız…) Cin suresine ÇOK benzeyen ayetler topluluğu.

<> Anlamak için öncelikle Kur’an’a bakmak gerekir ama bunlar ayetlerin sağlamasını hadislerden yapar

Evet, Hadisler onların, Hanif Kur’an bizim oldu. Allah böyle paylaştırdı. Çok şükür. Hadis kullanarak İLİMSİZ yazıp çiziyorlar. Bizler ise HİÇ HADİS KULLANMAYARAK, İLİM ÖTESİ İLİMLERİ/geleceğin bilimlerini ve Kur’an’ın gizlerini tıkır tıkır yazıyoruz. Çünkü bizde “HADİS” denen atgözlüğü yok. Bizde ALLAH SÖZLÜĞÜ, yani Kur’an var!

<> Cin/12: Doğrusu biz anladık ki, Allah’ı yeryüzünde aciz bırakmamıza ihtimal yok, kaçmakla da O’nu asla aciz bırakamayız.

<> Enam/130: Ey cinler ve insanlar topluluğu! İçinizden, size ayetlerimi anlatan ve şu gününüzle yüz yüze geleceğiniz hususunda sizi uyaran resuller gelmedi mi? “Kendi aleyhimize tanıklık ettik.” dediler. “İğreti hayat onları aldattı da küfre saptıklarına ilişkin, öz benlikleri aleyhinde tanıklık ettiler.”

Hangi suredeydi unuttum, ama 8-10 ayet devamlı CİN suresindeki gibi anlatıyordu. İşte o da Cin suresinin tevafuku… Cinler Kur’an’ı değiştiremeyeceklerini anladılar. Neyse bir ara arar bulurum. Bu tevafuk güzel bir sağlama olayı.

Cifirde -mesela basit olarak- şöyle bir formül var: Maide3 – Nahl115 = SON AYET gibi… Bu iki Cin suresi de AYNI formüle tabi… Biri Cin suresi, ötekinin adını unuttum. Acaba bunu bana şeytan mı unutturdu? Yoksa yoğun beynim mi?

<> 1080

Evet sevmediğim tek rakam bu: 1080 [saniye], ya da 18 dakika demek. (Mesela saat geceyarısına 18 var… dediğimde/dendiğinde tüylerim diken diken oluyor.) 1080 saniyenin sıfırlarını kaldırıyorsun, kalanlar dakika ediyor.

<> Ahkaf/29: Bir zaman, cinlerden bir topluluğu, Kur’an’ı dinlemeleri için sana yöneltmiştik. Onu dinlemeye hazır hale geldiklerinde: “Susup dinleyin!” dediler. Dinleme bitirilince de uyarıcılar olarak kendi toplumlarına döndüler.

<> Ahkaf/30: Dediler ki: “Ey toplumumuz! Biz; Musa’dan sonra indirilen, kendinden öncekini doğrulayan, hakka ve dosdoğru yola ileten bir Kitap dinledik.”

<> Ahkaf/31: “Ey toplumumuz! Allah’ın davetçisine uyun, ona iman edin ki Allah, günahlarınızdan bir kısmını bağışlasın ve sizi acıklı bir azaptan korusun!”

<> Cin/1: De ki: “Cinlerden bir topluluğun dinleyip şunu söyledikleri bana vahyolundu: ‘Gerçekten biz, hayranlık verici bir Kur’an dinledik.”

<> Cin/2: “Doğruya ve hayra kılavuzluyor. Biz de inandık ona. Artık Rabbimize hiç kimseyi asla ortak koşmayacağız.”

<> Cin/3: “Rabbimizin adı/kudreti/işi/gayreti çok yücedir. O, ne bir dişi dost edinmiştir ne de bir çocuk.”

<> Cin/4: “Doğrusu, bizim beyinsiz, Allah hakkında saçma lakırdı ediyormuş.”

İşte bunlar Tevafuktan örneklerdi…

Hans von Aiberg, 29/08/2003 (180/01)

Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [  ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.

Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.


önceki CHAT’i (179) oku | 180 anasayfasına dön | sonraki bölümü oku

180-01-maide-3-deki-tahribat

Bunları da sevebilirsiniz

Yorumlar