Şimdi: KUL (sonra anlatılacak çünkü yalnız burada değil; tüm Kur’an’da var), izleyerek HÜVE >>> Z dikmesi, HÜVALLAH >>> Orada tek olan ALLAH (Allah’ın da çoğulu olmaz/Alihe diye bir türev yapılamaz).
Pekiyi ALLAH neden ALLAH ismini seçmiş? Yani bu ayette 114 isminden neden ALLAH adını bu ayete seçmiş?
Çünkü: ÇOĞULU OLMAYAN TEK İSİMDİR. Allah+lar diye bir isim yapamazsınız. Allah yerine bazıları tanrılarını çoğul yapmışsa, “Onlar İLAHLAR edindiler gibi…” çoğulu yapılabiliyor. Ama dikkat: “Müşrikler Allah+LAR = Alihe Edindiler…” demiyor! Bu inceliği anladık mı?
Allah çoğulu olmayan TEK İSMİDİR. Hatta Harfitarifi de yoktur. EL-ALLAH asla denemez! AL+LAH biçiminde harfitarif de İÇERMEZ.
Bütünüyle tastamam TEK bir KELİMEDİR. Ayrılamaz, ayrıştırılamaz, çoğul yapılamaz, türevi alınamaz vb. Tamam mı?
Şöyle bir örnek vereyim: İlah‘dan Uluhiyet türevi alınabiliyor. Rabb‘dan Rububiyet. HAKK‘dan hukuk vb. Ama ALLAH kelimesinin hiç bir TÜREVİ – çoğulu yoktur… Olmadı da… Olmayacak da…
Sadece Haniflik dışındaki müşrik müslümanlar bunları denemeye kalkışmışlardır. (Allah kelimesinin arapçası üzerinde ŞEDDE o l m a m a l ı d ı r. Zaten LL harfi iki tanedir, zaten ŞEDDE gibidir. Siz bir de bunu LLL diye çoğaltamazsınız). ALLAH derken AL+LAH biçiminde bir Harfitarif yoktur AL >>> The, Der die, Das, La, Le vb.
<> ALlAh’tan başka ALlAhlar yoktur mu? Yoksa “ALlAh’tan başka ilahlar yoktur” mu?
Evet bunu daha önce belirtmiştik. Alihe >>> İlah kelimesinin ÇOĞULUDUR. Ama Allah burada LA ALİHE demiyor… LA İLAHE diyor… İLAHE (dişi ve çoğul olarak) ALLAH+LAR demektir ki, böyle bir çoğul olamıyor. Tıpkı “La evliya+e illevVELİYY” gibi, değil mi?
<> La ilAhe >>> ALLAH+LAR yok, illAllah >>> sadece ALLAH var.
<> İbrahim, babası Azer’e şöyle demişti: “Putları İLAHLAR (=ALİHE) mı ediniyorsun? Seni ve kavmini açık bir sapıklık içinde görüyorum.”
<> Arapça da değildir diyebilir miyiz? ALLAH kelimesi için!
DEĞİLDİR, ADEMCE’dir. Tüm diller ADEMCE (isimlendirme dili)nden türemiştir. Türkçedeki karşılığı ULUĞ (ulu)dur.
Hans von Aiberg, 13/08/2003 (170/4)
Not: <> veya [] ile başlayan satırlar, [ ve ] arasındaki kesimler sayın Aiberg’e ait değildir, sohbet esnasında onunla konuşan kişilere aittir veya sonradan eklenmiştir.