Zülkarneynler bir TEK değildir. İlki bildiğiniz ikincisi ÜÇLÜ zülkarneynler, diğeri Beşli Zülkarneynler ve bir diğeri YEDİLİ Zülkarneynler ve Kehf (Mağara) ehlini de biliyorsunuz.
7 uyurlar diyorsunuz. Ama BEŞ uyurlar da var. Üç uyurlar da var. BİR TEK uyur da var.
Tıpkı Zülkarneynler gibi 1-3-5-7-.
Kehf de öyle. Kur’an’da bildirilen Kehf 7 tane olanı. Ya beşliler, Üçlü kehfler ve BİR TEK KEHF.
Bunlar neden Kur’an’da belirtilmiyor?
O ayetleri yazalım. Ashabı kehf’in ADEDİNİ anlatan ayetleri siz bulana kadar ben buradayım.
<> 18-Kehf/9: Yoksa sen o Ashab-ı Kehf’i, mağara ve kitabe yaranını, bizim ayetlerimizden, hayrete düşüren bir tanesi mi sandın?
<> 18-Kehf/10: Hani, o yiğit gençler o mağaraya sığındılar da şöyle dediler: “Ey Rabbimiz, katından bir rahmet ver bize ve bizim için bir çıkış yolu lütfet işimize.”
<> 18-Kehf/11: Bunun üzerine bir çok yıl boyunca mağarada onların kulakları üzerine ağırlık vurduk.
<> 18-Kehf/12: Sonra onları dirilttik ki, iki zümreden hangisinin kaldıkları süreyi daha iyi hesap edebileceğini bilelim.
<> 18-Kehf/13: Biz onların haberlerini sana doğru bir şekilde anlatacağız. Şu bir gerçek ki onlar, Rablerine iman etmiş bir yiğitler grubuydu. Ve biz de onların hidayetini artırdık.
<> 18-Kehf/14: Kalpleriyle aramızda bir bağ kurduk/kalplerini dayanıklı kıldık. Kalkıp şöyle dediler: “Rabbimiz, göklerin ve yerin Rabbidir. O’ndan başka hiçbir ilaha yakarmayız. Aksini yaparsak saçma söz söylemiş oluruz.”
Devam. Teşekkürler.
<> Kehf/15: “Şunlar, şu kavmimiz O’ndan başka ilahlar edindiler. Onlar hakkında açık bir kanıt getirselerdi ya! Yalan düzerek Allah’a iftira edenden daha zalim kim olabilir?!”
<> 18-Kehf/16: “Madem ki onlardan ve Allah dışındaki taptıklarından yüz çevirip kenara çekildiniz, hadi mağaraya sığının ki, Rabbiniz size rahmetinden bir nasip yaysın ve işinizde size kolaylık ve başarı sağlasın.”
<> 18-Kehf/17: Güneşi görüyorsun: Doğduğu vakit mağaralarından sağ tarafa kayar, battığı vakit ise onları sol tarafa doğru makaslayıp geçer. Böylece onlar mağaranın geniş boşluğu içindedirler. Bu, Allah’ın mucizelerindendir. Allah’ın kılavuzluk ettiği, doğruyu bulmuştur. Şaşırttığına gelince, sen ona yol gösteren bir veli asla bulamazsın.
<> Kehf/18: Sen onları uyanıktırlar sanırsın; oysaki onlar uykudadırlar. Onları sağ tarafa da sol tarafa da çeviririz. Köpekleri de iki kolunu girişe uzatıp yaymıştır. Onların durumunu görseydin kesinlikle onlardan yüz çevirip kaçardın. Ve onlardan içine mutlaka korku doldurulurdu.
<> 18-Kehf/19: İşte böyle! Onları dirilttik ki, birbirlerine sorup dursunlar. İçlerinden biri şöyle konuştu: “Ne kadar durdunuz?” Dediler: “Bir gün yahut günün bir parçası kadar.” Dediler: “Ne kadar kaldığınızı Rabbiniz daha iyi bilir. Siz şimdi birinizi şu gümüş para ile kente gönderin de baksın; kentin hangi yiyeceği daha temizse ondan size bir rızık getirsin. Ama nazik ve kurnaz davransın ki, sizi kimseye fark ettirmesin.”
<> 18-Kehf/20: “Çünkü onlar sizi ellerine geçirirlerse ya taşlayarak öldürürler yahut da sizi kendilerinin milletine döndürürler. O takdirde bir daha asla kurtulamazsınız.”
<> Kehf/21: Böylece insanları onlar hakkında bilgilendirdik ki, Allah’ın vaadinin hak, kıyamet saatinin de kuşkusuz olduğunu bilsinler. Çünkü onlar, aralarında mağara yaranının durumunu tartışıyorlardı. “Onların üstüne bir bina kurun.” dediler. Rableri onları daha iyi bilir. Onlar hakkında görüşleri galip gelenlerse şöyle dediler: “Üzerlerine mutlaka bir mescit edineceğiz.”
<> 18-Kehf/22: “Üç kişiydiler, dördüncüleri köpekleriydi.” diyecekler. Şunu da diyecekler: “Beş kişiydiler, altıncıları köpekleriydi.” Gaybı taşlamaktır/bilinmeyen şey hakkında atıp tutmaktır bu. Şöyle de derler: “Yedi kişiydiler, sekizincileri de köpekleridir.” De ki: “Onların sayısını Rabbin daha iyi bilir. Onlar hakkında bilgisi olan, çok azdır.” O halde, onlar hakkında yüzeysel bir tartışma dışında hiçbir çekişmeye girme. Onlar hakkında, konuşup duranlardan hiç kimseye birşey sorma.
Sağol sen bir tanesin, hızır servis misali.
Allah hepinizden razı olsun.
<> amin
-devam edecek-
Hans von Aiberg, 31/01/2002 (053/12)
Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [ ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.
Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.
önceki bölümü oku | 053 anasayfasına dön | sonraki bölümü oku