Astral vizyonda maalesef önemli bir konu var. Kendinizi şunlara hazırlamalısınız. (Digitalize mantık.)
At Ot yer / it et yer.
İkinci semada ikinci paralel evrende ise bunun tersidir:
At et yer / İt ise ot yer.
At etçil ve it otçul olmuştur.
Sonra bir üst semaya geçince yeni bir evren tiplemesi çıkar:
At it yer ve Ot et yer.
Negatif süper uzayda bunun tersi olur, it at yer et de ot yer”
vs. vs.
Astral vizyonda bu garip şeyler vardır.
Diyelim ki bir talismanın pastoforusunuz. (Tılsım bekçisi ile yüzleşeceksiniz. Mesela Ayetelkürsi hadimiyle… Süfli Alemdeki adı Kendyas’tır… Melek değildir. Ama yeryüzünün müekkel meleği gibi vekalet eder. Ona “YUKARI ALEM YASAKTIR” Şıhablar onun için de geçerlidir…
Ta ki Melei Ala’ya kadar…
Siz at ot yer it et yer diye yükseldiğinizde… Melei Ala’ya kadar sizi “Pastoforlar” (Logo varlıkları) rahatsız eder.
Yani bir asansöre bindiniz ve tesbihiniz onun motoru… Ama belli bir miktar çektikten ve durduktan sonra asansör bir yerde duruverir. Orası meçhul bir kattır.
O kat size HEMZEMİN olduğundan… Dünyada yatağınızda ya da odanızda garip bir şeyler olur. O güne kadar hiç görmediğiniz bir şeyler…
Şu tesbihi şu kadar çekersen… Birinci gün (Örneğin arı vızıltısı duyulur, evde arılar olduğunu sanırsınız.)
İkinci gün kaldığınız yerden asansörü hareket ettirdiğinizde yine belli bir sürede belli bir tesbih katedersiniz ve asansör yeniden bir meçhul katta durur. Evet o zaman da o katın Süflileri ya da kat görevlileri, örneğin evinizdeki gardıropta sanki “Anıran bir merkep” varmış gibi inanılmaz bir gürültü çıkarır. Bu gökgürültüsü rahatsızlığını sizden başka duyan da yoktur.
(Rüyanızda beni gördünüz: konuştuk. O konuşmayı sizden başka da duyan yoktur. Aynı şey.)
Ve yeniden asansör hareket ettirilir biraz daha yukarı. Orada durulunca o katın (Burası Melei Ala’nın az berisidir) üç GÖLGE varlığı…
Bunun da biraz devamı vardı sanki. Sivri külah gölgesi gibi silueti olan ve sadece The Ghost filmindeki gibi “Gölge üç varlık” karşılar sizi ve rahatsız eder.
Korkmanızı ve tesbihin adedini bırakmanızı sizi orada o an hemen MECNUN etmeyi, delirtmeyi isterler.
Dokunamazsınız, gölgedirler. Size gölge ederler ama… Işığı en ihtiyacınız olan şeyi göremezsiniz… Paniklersiniz ve ŞAŞIRIRSINIZ, amaçları da “Yanlış matematiği” kurdurmaktı zaten…
Ghost (Swyze & Moore) hatırladınız mı? Hayalet.
<> evet
<> Hangi sahnedeydi gölge?
<> Kötü adama araba çarptıktan sonra
Oradaki üç karagölge. (Cehennem’e götürenler) İşte o üç gölgenin bir adı vardır. Nasıl ki Kerrubi=Sphynx melekleri ise (Kerrubi tekerlek takımı demektir sfenks.. Kerrubilerin tekerlek içinde tekerlekler olduğunu daha önce yazıp çizmiş ve linklerden de desteklemiştik.) üç gölge de Styx’ler yani Siccin kapıcılarıdır.
-devam edecek-
Hans von Aiberg, 09/12/2001 (031/06)
Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [ ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.
Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.
önceki bölümü oku | 031 anasayfasına dön | sonraki bölümü oku