Sabır – Kötülüğün oluşması için mühlet – Ali İmran suresi – Bosna – Rumlar aslında kimler

Yine sabrı irdelediğimizde sabrı şöyle anlamamız gerekecektir: Kötülük fiilinin oluşması için “SABIR” göstermek şarttır.

İyilik ve kötülük farklı şeylerdir. İyi insanlar bir arada yürürken, bir KÖTÜ gelir ve size omuz vurur. Siz özür dileseniz bile “Affetmiyorum lan, önüne bak” der. İşte bu kötülüktür.

Bizler melek değiliz, yani KÖTÜ’ler ve kötülükleri olması gerekiyor ki, “Hesap defterlerine” kötülükleri fiilen gerçekleşmiş olarak kayıt altına alınsın.

Daha genel bir örnek ile Bosna’da yüzbin kadar müslüman kadına tecavüz edildi, 500 bin müslüman toplu mezarlarda yok edildi.

Bunlar olmalıydı. KÖTÜLÜĞE fırsat tanıyarak, kötülük fiilinin olması gerekiyor çünkü.

Bu konuda bir ayeti ise Ali İmran suresi 110-111-112 ve 113’de bulabilirsiniz.

<> Önceden caydırıcı olmak şartı olmaksızın demek istemiyorsunuz değil mi?

Maalesef, Boşnak kardeşlerimiz tarihten ders almadılar. Tito zamanında Boşnak (Müslüman) ve Hırvat (Katolik) ile Orthadoks (Sırp)lar birbirlerini yemişlerdi. Ordunun yönetimi federal Yugoslavya kurulduğunda nedense SIRPlara bırakıldı. Buna Boşnaklar göz yumdular.

Sırpları Yugoslavya’nın jandarması yaptılar ve kendi askerlik hizmetlerini “Kısaltıp” yan gelip yattılar. Sırplar silahlı kuvvetlerin tek hakimi olunca ve işler de zıvanadan çıkınca İHMALLERİ yüzünden Boşnak kardeşlerimiz tedbirsiz ve silahsız olmanın bedelini ağır ödediler.

Oysa Allah şöyle buyuruyor (Tedbir ve tevekkül zikredilerek): “Bir kavim kendini düzeltmezse, andolsun ki Allah da o kavmi düzeltmeyecektir.”

Afganistan yüzyıllardır kendini düzeltmemenin bedelini ödüyor. Ortaçağı ve aşiret düzenini alıp getirip Millenium’a ışınlamışlar sanki… Afganistan ya da Suudiler farketmez.

Bana Ali İmran 110. ayeti kim yazacak?

<> 3-Ali İmran/110: Siz, insanlar için ortaya çıkarılan, doğruluğu emreden, fenalıktan alıkoyan, Allah’a inanan, hayırlı bir ümmetsiniz. Kitap ehli inanmış olsalardı, kendileri için daha hayırlı olurdu; içlerinde inananlar olmakla beraber, çoğu yoldan çıkmıştır.

Burada bildirilen HAYIRLI grup elbette sahabelerdir. Şimdiki hiç bir müslüman bu klasmana girmiyor. Kitap ehli derken bugünkü batı alemi gibi algılamamız gerekiyor. İçlerinde inananlar ise ben gibi (sonradan müslüman) olanlar.

111. ayete bir bakalım.

<> 3-Ali İmran/111: Onlar incitmekten başka size bir zarar veremezler. Sizinle savaşa koyulurlarsa, geri dönüp kaçarlar. Sonra kendilerine yardım da edilmez.

Sırplar’ı örnek aldık. “Onlar sizi “İncitmek”ten öte bir zarar vermezler” diyor. O kelime “İncitmek” değil, “İhmalin ve tedbirsizliğin DOĞAL cezası”dır.

Müslüman ya da Budist, hiçbir şey değişmez burada fiil “İHMAL ve TEDBİRSİZLİK“tir. Yani konu İSLAM değil, İNSAN bu ayette…

Ancak şu da var ki, Allah yine aynı ayette biz müslümanlara sahip çıkıyor: “Sizi cezalandırdıktan sonra ya da şehid edip mertebenizi yükselttikten sonra vb.”

Rum suresini de hatırlarsanız, Kur’an o surede “Rumların 3 ila 9 yıl arasında müslümanlara galip geleceğini” söylüyordu. Ve gerçekten bu olay çıkmıştı. Daha sonra onlar ve Sırplar bir süre galip gelmekle birlikte 3-9 yıl içinde “Arkalarına bakmadan kaçarlar”.

“Sizinle savaşa koyulurlarsa, geri dönüp kaçarlar. Sonra kendilerine yardım da edilmez.”

Ayet böyle diyor.

Biz herşeye siyah ve beyaz bakıyoruz. Eğer Nato olmasaydı (Ki Nato sırplara yardım etmedi bombaladı), bir tek Boşnak ve daha sonra Kosovalı müslüman kalmazdı emin olun.

NATO burada bir ALLAH nimeti olmuştur anlayana. Nato Sırplara değil bir şekilde MÜSLÜMANLARA yardımcı olmuştur. Kim bunun tersini söyleyebilir?????

İşte ayette bu tür sırlar var.

<> Aynı hristiyan rum ordusunun putperest pers ordusuna karşı galip gelmesi ve müslümanların bundan avantaj sağlaması gibi.

Tabii Rum kelimesinin de tanımını KUR’AN bakışı ile bir anlatalım:

Burada bildirilen Rumlar Yunanlı ve Kıbrıslı rumlar değil. Çünkü Rum (Rim) kelimesinin aslı Romus ve Romulus’tur. Yani başından beri İKİ tip ROMALI=RUM vardır.

Bunlardan birincisi BATI ROMA DİN VE MEZHEBLERİ. Yani Katolikler.

İkincisi ise Doğu Roma (Bizans Ekümenliği, Fener Patriği) Bunlar da ikinci tip RUM’lardır. Yani mezhebleri ORTODOKSLARDIR.

O halde Rum’lar derken Allah bir ırkı değil “HRİSTİYAN MEZHEBLERİNİ” bildiriyor.

Bütün Slavların tamamı Ortodokstur. Batı bölümü (Leh, Çek, Slovak, Hırvat, Sloven) ise Katoliktir. Yani İslamın karşısında KATOLİK ve ORTODOKS’lar vardır.

Rum suresine RUM adının verilmesi bunu anlatmaktadır.

-devam edecek-

Hans von Aiberg, 26/10/2001 (013/03)

Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [  ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.

Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.


önceki bölümü oku | 013 anasayfasına dön | sonraki bölümü oku

013-03-rum=katolik-ortodoks

Bunları da sevebilirsiniz

Yorumlar