<> Ademce = Arapça değil ama…
Değil elbette. Arapça maalesef kullanılmıyor. Bize intikal ettirilen kulağa komik gelen KUREYŞÇE’den ibarettir. Keşke Arapça korunsaydı. Kureyşçe biçiminde ve böyle bir DİYALEKT olarak karşımıza çıkmasaydı.
Acaba gerçek arapça (Samice) ve gerçek alfabe (Nebat, nıbti alfabesi) korunsaydı, Kur’an ile ilgili ne güzel şeyleri okuyup yazardık.
Nebatiye ve sami dillerinde örneğin kulağa hoş gelen J ve Ç harfleri ile P harfi vardır. Ama Kureyşçe’de bu üç harf yoktur. Bir de “Yeğen” kelimesinde olduğu gibi Ğ ve Gül kelimesinde olduğu gibi G harfleri, hepsi toptan kaldırıldı.
Şimdi biz Haccacı Zalim diye bir adamın yazdıklarını ve harekelerini okuyoruz. Öne arkaya sallanıyoruz ve hafızların teğannisiyle Kur’an okuyoruz. Anlamadan bilmeden. Hiç okumadan okumak buna denir işte…
<> Şimdiki elimizdeki Kurandaki harekeler?
<> Nasıl Kur’an’ı okuyacağız o zaman?
Okuyamayacağız. Çünkü orijinali yok oldu. Harekeler de sun’i’dir. Orijinal samicede yoktur.
Siz örneğin “Z” harfinin yanından A harfini kaldırırsanız, ZI, ZA ve ZEL diye üç tane Z harfi koymak zorunda kalırsınız. Oysa Nıbti (Nebat) alfabesinde bu bir tek idi. “ZI” derseniz kalın oluyordu ZA gibi. “ZE” derseniz yani yanına e getirirseniz ZE okunuyordu. Ü getirirseniz ZÜ (En ince) okunuyordu.
Bu konuyu merak edenleriniz sorabilir. Ya da yorumlayabilirsiniz?
<> Eğer Kur’an’ın orijinali yok ise bizim Kur’an üzerine çalışmamız boşuna oluyor değil mi?
Hayır çalışacağız elbette.
<> Halimiz duman!
<> Nasıl anlayacağız Kuranı?
Kur’an’ın orijinal Arapçası ve alfabesi değişime uğratılmışsa da korunan ZİQR denen bölümüdür ki, o bize tıpatıp aynen gelmiştir.
Ben de halimiz duman diyordum. Ama Kur’an öyle bir arkadaş ki inanın, kendisini buldurtturuyor.
İlk indiği gibi size sesleniyor.
Onun bu haline ZİKR (Orijinali JİKRA) [deniyor]. Zikr kelimesi bu yüzden hepsi j yerine z ile yazılınca bizdeki hâlâ ve Hala (Babanın kızkardeşi) gibi AYNI görünüyor. Oysa biri ZİKR diğeri JİKR.
<> Kaç harf var Arapça’da?
Tüm sami pronounciation ve transcription sesleri 38 tane.
<> 38 harfi nerede bulabilirim?
Tüm samice (Nebatça) derken şunu söylemeye çalıştım.
İstanbul Türkçe’si esas olduğunda harf sayısı 29 ama yöre-şive-lehçe vb. sözkonusu olduğunda işler değişir. Mesela oğuzcanın İstanbul ağırlıklı “Yıldırım çakar” kelimesi, Azare Oğuzcasında “Eldırım ŞaKhar” biçiminde, Türkmen (Yaka oğuzcasında) ise “ULDURUM JAHİR“.
Kıpçakça’ya gittiğinde ise karşılayacak harf sayısı fazlalaşmaya başlıyor.
Örneğin “Yeni” kelimesi, aslında Kazak-Kırgız dillerinde “YENGİ“; aradaki ng İngilizce’deki “go+ING” gibi geniz Ng’si. Bunlar bizim alfabemizde yok. Bir ortak Türk alfabesi yapılsaydı, harf sayımız otomatikman artacaktı.
Sami dilleri de böyle işte… 38 harf karşılıyor bu dili ve dolayısıyla KUR’AN‘ı.
Örneğin B harfi NOKTALI, P harfi ise aynı harfin NOKTASIZI idi. Şimdi ise B ve P harfleri hiç alakasız biçimde yazılıyor.
<> Hocam yarınki mesaiden dolayı ayrılmak istiyorum.
Yorulduysanız bırakabilirim.
<> Hayır, bu konu isterseniz bitsin doktor
Arapça konusu mu?
<> Bence Kuran konusu desek daha iyi olur
ARAP’ça (A’RABI) zaten Kur’an’ca demektir.
<> Arapça’daki be harfi samicede başka mı yazılıyordu?
B harfi ile P harfi AYNI yazılıyordu ve sadece B’ye nokta konuyordu. Kureyşliler P diyemezlerdi B derlerdi. Kendilerine bile aslı olan araP’ı söyleyemeyip ARAB demek durumunda kaldılar. Ama RABB doğru yani P ile değil. AraB ise aslen AraP.
Bunlar artık olmuş bitmiş. Ben ise bir arkeolog gibi bu bitmişlerin çıkarımına çalışıyorum o kadar. Yani geçmiş ola… Nasıl kaldıysa öyle devam edeceğiz. Be beyli bala bula bamburbeyli bab bub diye…
<> Olan bize oldu o zaman
Ve arapların hiçbiri de Kur’an’ı anlamayacaktır. Bu Allah vaadidir.
Bu yüzden Kur’an’ı sadece gerçek alimler (Fıkıhçı, mıkıhçı, lügatçi değil) anlar. Dilerse yukarıdan aşağıya okur. Dilerse digitalize eder. Dilerse sağdan sola okur. Dilerse bir ışığı 7’ye ayırıp renk renk okur. OKU’r, çünkü “OKU”mak bir F A R Z ‘dır.
Bu konuda sorular var mı dostlarım? BU KONUDA yoksa ötekilere geçeceğiz.
<> Bende yok. Ben Kuran öğrenmek istiyorum ne yapayım? Çok muğlak oldu ama bugüne kadar bir sürü Kuran gördüm hepside harekeli, yanlış dizilmiş, çeviriler zaten berbat.
<> Sağlıcakla ve sevgiyle kalın, hepinize iyi geceler.
İg.
Evet şimdi ne yapıyoruz?
-devam edecek-
Hans von Aiberg, 24/10/2001 (012/07)
Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [ ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.
Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.
önceki bölümü oku | 012 anasayfasına dön | sonraki bölümü oku