Geçmiş zaman enerjisi – Titreşim – Zilzal suresi – Yer-Parçacık ve Gök-dalgacık

İşte buraya kadar sonuşmaz sonsuz öz enerji impulsmoment kudretini (NUR kısaca) anlattım. Meleklerin bu evrene girmesi size “Günaydın demesi” bir galaktik Gamma patlaması oluşturur -küçük bir kıyamet-. Allah’tan ki demiyorlar bize.

Melekler ÜÇ BOYUTLU ZAMAN ENERJİSİ demekti, xi, yi, zi onların mekanı ama bizim de zamanımız.

Zaman yolcusu DEMEK Kİ, üç boyutlu KÜB (zaman kübü) NUR enerjisiyle değil, iki boyutlu zaman enlem ve boylamı enerjisiyle GEÇMİŞE geliyor. Ama zaman yolcusu olmayan çoğunluk ise bir tek boyut enerjisi (uzunluk) ile yaşıyor.

Ne var ki melekler gibi üç boyut enerjisi, normal kişiler gibi bir boyut enerjisi taşımayan Zaman gezmeni eğer geleceğe gelirse MELEK gibi, fakat çift boyut enerjisi taşıyarak geçmişe geliyor.

Bunun anlamı şu: Boş pil doluyor. (Biten bir pilin filmini ters oynatın dolduğunu göreceksiniz.) Yaşlıyken gençleşiyor. Ve yola çıkmadan amacına ulaşıyor.

Mesela sizler bir zaman yolcusu olsaydınız ve o tekniğe sahip olunsaydı, “Keşke Çanakkale’de çarpışsaydım bunu görseydim” gibi bir arzunuz varsa, Çanakkale savaşından önce doğar, sonra büyür ve askere gidip Albay Kemal’in silah arkadaşı olmuş olurdunuz. YANİ YOLA ÇIKMADAN amacınıza ulaşmış olurdunuz.

Fakat bunu biri normal (Zaman enlemi), diğer ise sadece PAST+TİME ok yönündeki gezmene özgü (Zaman boylamı) BİR ÇİFT/duble boyut enerjiniz var.

Siz dolu bir pil getiriyorsunuz geriye (öteki ikinci boyut ile birlikte). İşte getirdiğiniz kendiniz, maddeniz PARTİCLE ise ötekisi ayrışıp VİBRATİON oluşuyor.

Maddeyi kısmen denetlersiniz. (Yola çıktığınızda yetmiş kg iseniz, bebek olduğunuzda 3 kilo olacaksınız; ya kalan 67kg???????) Denetlenemeyen (hiçbir bebek 70kg doğmaz) öteki maddeniz VİBRATİON olur.

O da Kur’an’da ZİLZAL suresi olarak bildirilmiştir. Çünkü DALGACIK zilzal ise burada maddecik (particle) ise ARZ(yer)dır.

Zilzal’ı bir daha yazalım ltf.

 

<> 99-Zilzal/1: Arz o sarsıntısıyla sarsıldığı

<> 99-Zilzal/2: Ve Arz ağırlıklarını çıkardığı

<> 99-Zilzal/3: Ve insan «noluyor buna?» Dediği vakit

<> 99-Zilzal/4: O gün bütün haberlerini anlatır

<> 99-Zilzal/5: Çünkü rabbin ona vahy eylemiştir

<> 99-Zilzal/6: O gün nas, müteferrik surette fırlayacaklardır, amelleri kendilerine gösterilmek için

<> 99-Zilzal/7: Ki her kim zerre mıkdarı bir hayır işlerse onu görecek

<> 99-Zilzal/8: Her kimde zerre mikdarı bir şerr işlerse onu görecek

Gök >>>>>> VİBRASYON (Dalgacık)

ARZ >>>>>> PARÇACIK

Böyle düşünün.

Dualiteyi düşünün, bir şey hem PARÇACIK, hem dalgacıktır. Uzayı katederse dalgacık (Gökte dalgacık), bir yere çarparsa (YER=ARZ) PARÇACIK oluyor.

Bir dalgacık YER’e çarparsa yerdeki bir parçacığı da koparıp, yörüngesinden dışarı atıyor. (Dış kabuk elektronları.)

Ve atomun dış kabuğu ve dünya ve evren “Uçlarından EKSİLTİLİYOR“.

Bu ne demek?

Sır Gravitonda… Yani çekim dalgalarının aracı parçacığında: Bu sadece VİBRATİON (yani dalgacık) ve tüm kuantların tersine PARÇACIK ÖZELLİĞİ yok!

Hoppala!!!!! Böyle kuantum olur mu? İyi ama AYNEN BÖYLE! Fizikseverler hatırlayın, böyle değil mi? Gravitation (çekim) hissedilir, ama hiç TANECİK olarak yakalanamaz. Zaten yakalansaydı o hep ÇEKMEZDİ, diğerleri gibi iki yönlü hareket ederdi.

Ama bu ÇEKİYOR ve itmiyor. TEK YÖNLÜ kuvvet! Çünkü dalgacık var, parçacık yok!

Parçacık nerede? Ayette söylüyor zaten >>> ARZ’ın kendisi zaten PARÇACIK: “Arz o sarsıntısıyla sarsıldığı“.

ARZ=Parçacık. Zilzal=Dalgacık.

Bir tür evlilik gibi, yani gravitinoların (daha da küçük parçacığıdır), sadece dalgacık özelliği var. Parçacık ile evlenmek istiyorlar. Maddeyi çok seviyorlar, dünyayı çok seviyorlar. Büyük kitlede daha çok çekimci oluyor bu dalgalar. Ve çekim dünyayı kenarlarında içe bastırıp eksiltiyor… (Dünki ayetleri anımsayınız.)

<> 13/41: Görmüyorlar mı ki biz o yerküreye geliyor, onu uçlarından eksiltiyoruz. Allah hükmeder; O’nun hükmünü denetleyecek de yoktur. Hesabı çok çabuk görür O.

Hans von Aiberg, 04/05/2004 (223/05)

Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [  ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.

Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.


önceki bölümü oku | 223 anasayfasına dön | sonraki bölümü oku

223-05-dalga-parcacik

Bunları da sevebilirsiniz

Yorumlar