İnsan dualitesi – Magnetik beden – Rüya – Gümüş kordon

Pekiyi bir insan nasıl hem YERDE hem YUKARIDA olur?

İnsanları bir PARÇACIK olarak düşünün. Her parçacık aynı zamanda DALGACIKTIR. Yani insanın da düalitesi vardır.

Nasıl kanıtlarız bunu? İşte uyuyunca doğal olarak elektrik alanımız (cesedimiz ki yere yapışıp uyur).

Buna ters duran MAGNETİK BEDENİMİZ (Kirlian’dan başlayarak tefekkür ediniz) ise YUKARI düşer. Çünkü kitlesi ceset gibi sıfırdan büyük değil; adı üzerinde bilinç=Takyon olduğundan sıfırdan küçüktür.

Sıfırdan büyük her şey yere düşerken; sıfırdan küçük (Aynanın ötesindeki görüntümüz) ise GÖĞE düşer. GÖK = Z boyutu.

Tayfalar nereye gitmiş oluyor bu durumda???

<> Geleceğe.

Oraya gelmeden, GÖĞE düşmenin türlü paranormal hallerini zaten yaşıyoruz. RÜYA’mızda Philadelphia gemisi gibi gitmediğimiz yerlere (misal alemine) gidiyoruz.

Komada ya da narkoz etkisindeki ameliyatlı hastaları hatırlayınız: “Kendi ameliyatımı yukarıdan seyrettim” dediklerini…

Bedensiz Astronomi neydi? Astral vizyon da denen gezici durugörü… BEDENİNİZ burada ama siz YUKARIDA gezmektesiniz.

<> Gümüşi Kordon (Tünel)

Evet, gelelim GÜMÜŞİ KORDON‘a… Bu şu demektir: Dikine amplitüd ile yatay amplitüd arasında BİR HAT VAR! Yani birbirine dikgen olan elektrik ve magnetik alanların tepe noktalarını birleştiren 45 derece eğimli (polarize) bir HAT daha var. (Kesitini dik üçgen olarak düşleyiniz.)

İşte gümüşi kordonun görevi bu. HİÇ KOPMADAN elektrik alandaki CESET genlik ucundan, buna dik olan MAGNETİK alandaki BİLİNÇ (Ruh, zihinsel boyut) genliği arasında SABİT DURMAK.

Gümüşi kordon KUR’AN’da birçok yerde SAKLANMIŞTIR. Onu size hatırlatabilirim. Devenin iğne deliğinden geçmesinden başlayarak, “PERÇEM ve TABAN” diye bildirilmiştir. Tavan-taban veya başüstü-ayakaltı diye ŞİFRELENMİŞTİR. Ayeti hatırladınız mı? Bir kaç chat önce yazmıştık. PERÇEM (en üst) ve TOPUK (en alt), bunlar SINIR noktaları.

<> evet

<> Rahman/41: Suçlular, yüzlerinden tanınır da yakalanırlar perçemlerinden ve ayaklarından.

Peki, bu mesafenin İÇİNDE yer alan şey nedir? Perçem ve topuk arasında NE VAR? (İpucu: Bu ayete göre orada ceset-insan yok.)

Ayak ve saç arasında olan şey >>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>> GÜMÜŞİ KORDON!

<> [19 Ağustos 2003 chati]: Bir de “Biz mücrimleri yani bu şekilde göğe alınanları tanırız, onları PERÇEMLERİNDEN ve TOPUKLARINDAN yakalar (çeker uzatırız = Karadelik SİCCİN çekim durumu)”. PERÇEM-TOPUK (Bunun tersi kaburga-omurga)… Karadeliğe çekilen bir buçuk metrelik bir insanın boyu İPLİK gibi tekilliğe kadar 300km uzar. Eni ise iplik gibi olur. Perçemi (tepesi) ile topuğu (dibi) arasındaki mesafe İPLİK gibi “Göğe = Karadelik tekilliğine) çekilir!

 

Sağol [candaş]. İŞTE BİZİM GÜMÜŞİ KORDONUMUZ bu!

Neden Gümüşi de Altuni değil?

Evrenin katlarının türlü renkleri vardır: TARIK SEMASI GRİ’dir. DABBET ARZI YEŞİL’dir ve SÜPER UZAY >>>>>>>>>>>>>>>>>>> METALİK renklidir. Gümüş rengindeki metalleri kastediyorum.

Eğer magnetik fırtına büyük değerlerde olursa bir de MELEZ bir safran sarısı renk ortayı çıkar. (Diğer renklerin girişiminden oluşan yapay bir renk, girişim rengi, reel bir renk değildir.)

Demek ki GÜMÜŞİ KORDONUN YAPISI >>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>> SÜPER UZAY’ın materyali… Rengi kendini ele veriyor. (Kur’an’da onun için Altın ve Gümüş diye iki ayrı tanım vardır.)

O halde GÜMÜŞ KORDON’u artık yakalamışken betimleyebiliriz. Bir kere UZUN bir şey, ama BİZ BU UZUNLUĞU niye göremiyoruz? Baştan ipucunu verdim: SÜPER UZAY MALZEMESİDİR (Geon’dan yapılmıştır.)

Süper uzay nedir? (Aşağı misal alemi) KUANTUM KÖPÜĞÜDÜR. Yani üstten bakınca KÖPÜK KÖPÜK bir deniz görürsünüz. Daha yakınına gidince ise birbiri üzerine dolanmış uzayan kısalan kıpır kıpır geometro dinamik sonsuz adet WORM HOLE. (Aslında Corn Hole diyoruz.)

Şimdi bunlardan birini yakalayalım: Adı üzerinde WORM HOLE. Demek ki bir tarafında karadelik; öteki tarafında akdelik var. O halde adını koyalım: Bunlar birer tünel!!!! Her biri bir ÖZ’e (Zerreden küçük, evrenden büyük her bir KİMLİĞE) bağlı…

Bunlardan biri bendeki bir atomun, öteki benim, bir diğeri de şu koskoca evrenimizin KORDONU! Kim derse ki nefsim var (bir kimliğim var) ona BİR KORDON tahsis ediliyor.

Bu kordon nasıl böyle uzar da uzar da hiç kopmaz? Sahi uzunluğu ne? Uzunluğundan söz edebilecek miyiz bakalım?

Hans von Aiberg, 27/08/2003 (179/07)

Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [  ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.

Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.


önceki bölümü oku | 179 anasayfasına dön | sonraki bölümü oku

179-07-elektromagnetik-alan-hi

Bunları da sevebilirsiniz

Yorumlar