Kur’an’da öyle kelimeler var ki, başka bir yerde kullanırsanız DİNDEN ÇIKARSINIZ! Örneğin SÜNNET…
Sünneti Muhammedi diyen dinden çıkar. Çünkü kelimenin aslı astarı kökü SÜNNETULLAH’tır. Kur’an’da sanırım 5 yerde geçer ve “Allah’ın Sünnetinde hiç bir sapma göremezsiniz” biçiminde ayetler içerir.
Haniflik ve İbrahim Milletini bizimkiler ne kadar anladılarsa Sünnetullah kelimesini de o kadar anladılar. Sünnetullah (Çanakkale der gibi) BİTİŞİKTİR. Sünneti Muhammedi diyemezsiniz. O SÜNNETULLAH‘tır Hanifdaşlar.
Eğer ilgili ayetleri bulup yazarsanız (Allah’ın Sünneti=Sünnetullah gibi) YİNE TUFAYA GETİRİLDİĞİMİZİ acı acı göreceksiniz. Bulabilir misiniz? Ayeti bir taramaya alsanız. Zaten ben birini verdim ama, hangi ayetteydi aramam gerekir.
<> Anlıyorum ama hadis diye bir şey yok derseniz onlara ters geliyor: Sani reformistmişiz gibi yüzümüze bakıyorlar.. Ama 500 tanesi doğrudur diğerleri uydurmadır deyince o zaman inanıyorlar.
Ben de onu dedim zaten. 1500 de diyebilirim (Güzel özdeyişler var çünkü)
<> 33-Azhab/38: Peygambere Allah’ın takdir ettiği, mübah kıldığı şeyde bir darlık yoktur. Bundan önce geçen bütün peygamberler hakkında Allah’ın sünneti böyledir. Allah’ın emri ise biçilmiş bir kaderdir.
Evet GÜNAYDIN. Şimdiye kadar bize “SÜNNETİ MUHAMMEDİ” diye yutturuldu. Sünnet, “Resulullah’ın yaşantısıdır” dendi. Sünnetullah=Allah’ın günlük yaşantısı mı oluyor şimdi? (Sabah uyanıyor, dişlerini misvaklıyor duş mu alıyor haşa?)
Kelime oyunu yapmıyorum MANTIĞINIZLA BİRLİKTE AKLINIZA hitap etmeye çalışıyorum.
<> 35-Fatır/43: (Bu da) yeryüzünde bir kibirlenme ve bir suikast düzenidir. Halbuki fena düzen ancak sahibinin başına geçer. O halde öncekilerin kanunundan başka ne gözetiyorlar? Sen ALLAH’IN SÜNNETİnde asla bir değişme bulamazsın. Sen ALLAH’IN SÜNNETİnde asla bir başkalaşma da bulamazsın.
Nasıl ki Allah Hadisleri YALAN ile niteliyorsa SÜNNETİ de RESULULLAH ile değil KENDİSİYLE özdeşleştiriyor.
<> evet dr.
<> Diyanet parantez içine bakın ne eklemiş:
<> 2-Bakara/209: Size (Kur’an ve Sünnet gibi) apaçık deliller geldikten sonra, eğer barıştan saparsanız, şunu iyi bilin ki Allah azizdir, hakimdir.
O ayette bu lafız geçmiyor.
<> Bir yerden uydurmuşlar, halimiz duman….
Hem de nasıl uydurulmuş her şey.
[] 10-Yunus/64: Lehumul buşra fil hayatid dunya ve fil ahıreh, la tebdile li kelimatillah, zalike huvel fevzul azim
[] 33-Ahzab/63: Sunnetallahi fillezine halev min kabl, ve len tecide li sunnetillahi tebdila
[] 30-Rum/30: Fe ekim vecheke lid dini hanifa, fıtratallahilleti fataran nase aleyha, la tebdile li halkıllah, zaliked dinul kayyimu ve lakinne ekseren nasi la ya’lemun
[] 48-Fetih/23: Sunnetellahilleti kad halet min kabl, ve len tecide li sunnetillahi tebdila
<> 48-Fetih/23: Allah’ın önceden gelip geçmişlere uyguladığı yasası budur. Allah’ın yasasında değişme bulamazsın.
Evet “YASA” dediği Sünnetullah diye geçiyor ayette. Çünkü SÜNNET Resulullah’a yakıştırılmıştır, Allah’tan esirgenmiştir bu meal ve tevillerde… Oysa olay tam tersi…
-devam edecek-
Hans von Aiberg, 21/11/2001 (023/03)
Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [ ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.
Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.
önceki bölümü oku | 023 anasayfasına dön | sonraki bölümü oku