Candaş bugün özel olarak senin için yazdık çizdik.
Her zamanki gibi yine Kur’an’ın yanlış tercüme edildiğini gördük.
Her zamanki gibi “İçinde yok yok olan” Kur’an’ın, taa RAktif radyasyon toksiklerinden fusion ve fission’a kadar sırlarını aldık. Levitation’u da bunun yanında kavradık…
Geronimodan bu gece bu kadar. (16. saate girdim ZZ ile yazışıyorum gündüzleri)
<> teşekkür kaptan
<> hg
<> selam selam, iyi geceler
Önemli olan MUTMAİN misiniz?
<> evet
Tatmin olmak sadece HANİF’in harcı ve hakkıdır.
<> İshak ve Yakub kardeş mi? Hala bilmiyoruz 🙂
Tamam, bunu ES geçmişim. Bir dahaki sefere önce bunu NET anlayalım.
<> En merakta bıraktığınız konuydu.
Bence candaş en meraklı konu bu gece TABUTÜSSEKİNE, bir avuç ağır su, içilmemesi gereken sular vb. idi, fena mı oldu?
<> evet, ırmak olayı acıklığa kavuştu, bu zamana değin hiç anlamamıştım
Kur’an elbette tafsildir, herşey yazılı, ama -ben dahil- onu hakkıyla okuyacak, anlayacak kişi nerede! Benim için daha yüzmilyarlarca bilinmedik Kur’an sırrı var. Arada bir soru soruyorsunuz da o zaman bunları açıyorum. Yoksa sıraya koymak mümkün değil. Haşa kafirliktir.
(Denizler mürekkep olsa, tüm ağaçlar yontulup kalem olsa….) yine de Allah’ın sözleri bitmez.
<> 18-Kehf/109: De ki: Rabbimin kelimeleri için deniz mürekkep olsa, Rabbimin kelimeleri tükenmeden önce deniz mutlaka biter. Bir o kadarını daha getirsek de yetmez.
Sizin sorularınız ile yazıyorum. (Tesadüf yoktur çünkü.)
<> 31-Lokman/27: Yeryüzünde bulunan tüm ağaçlar kalem olsa, denizlere yedi deniz eklenerek kullanılsa ALLAH’ın kelimeleri tükenmez. ALLAH Üstündür, Bilgedir.
<> 17-İsra/88: De ki: “Tüm insanlar ve cinler bu Kuran’ın bir benzerini oluşturmak amacıyla toplansalar ve bu konuda birbirlerine destek olsalar bile onun bir benzerini oluşturamazlar.”
<> 45-Casiye/6: Bunlar, sana gerçek olarak okuduğumuz ALLAH’ın ayetleridir. ALLAH’tan ve ayetlerinden başka hangi hadise inanıyorlar?
<> 17-İsra/12: “onu/Kur’an’ı HER ŞEY ile TAFSIL OLARAK/AYRINTILAYARAK TAFSIL ettik.”
<> 17-İsra/41: Bu QUR’AN’da TASRIF ettik/türlü türlü açıkladık… TEZEKKÜR edilsin diye/edilmesi için
<> 17-İsra/89: “İNSANLAR için Bu QUR’AN’da HER Meselden / Misilden / Misalden / Örnekten Tasrif ettik insanlarıñ eñ çoğu büyüklendi / kendini büyük saydı, sandı / kabul etmedi küfürden başkasını.
Ayetlere teşekkürler.
Kibir şeytanın vasfıdır. Melamilik ve tevazu ise ADEM’in vasfıdır.
Adem bir toprak yığını içinde yer ile yeksan olmuştu hemzemin olmuştu. Ondan daha çok YERE YAKIN (alçakgönüllü) bir kul daha çıkmamıştır.
Allah misallerini, “insanlarıñ eñ çoğu büyüklendi/kendini büyük saydı, sandı/kabul etmedi küfürden başkasını” bunlar bilemez, çözemez.
“İNSANLAR için BU QUR’AN’da HER MESELDEN / MİSİLDEN / MİSALDEN / ÖRNEKTEN TASRİF ettik insanlarıñ eñ çoğu büyüklendi / kendini büyük saydı, sandı / kabul etmedi küfürden başkasını.“
<> 29-Ankebut/43: Hem bu misaller yok mu, biz onları insanlar için darb ediyoruz, ne var ki onlara alimlerden başkasının aklı ermez.
Benim kendimde en beğendiğim (tek beğendiğim) fıtratım, süpeeeeer mütevazi olmamdır. Belki de başarımızın sırrı budur! Belki de bilgin olmanın, bilge olmanın yolu budur. O zaman da misaller deşifre oluyor, diyebilir miyiz?
<> 6-Enam/97: “BİLECEK / Bilim yapacak, ilm yapacak bir topluluk için AYETLERi TAFSIL ettik / AYRINTILILADIK”
<> 17-İsra/24: Onlara merhamet ederek alçak gönüllük kanadını ger ve de ki, “Rabbim, beni küçükken yetiştirdikleri gibi sen de onlara acı.”
“merhamet ederek alçak gönüllük kanadını ger”
“merhamet ederek alçak gönüllük kanadını ger”
“merhamet ederek alçak gönüllük kanadını ger”
<> “Müminlerin sana uyanlarına kanadını indir.”
<> “Müminlerden sana uyanlara…”
İstemeden ürperip ağladım. Alacağın olsun [candaş]. Veda eder ayak yine ağlattın beni.
<> Seni asla ağlatmak istemem. Keşke hep gülümsetebilsek.
Akacak kan damarda durmaz, zaten ağlayacağım varmış. RUHUM böylece duş alıyor. Gözyaşı vicdanın banyosudur, demek ki iyice dolmuşum…
Buçuk olmadan ayrılmam gerekiyor. RZİ, ss mih, hoş-bye.
<> teşekkür ederiz hocam
<> slm slm hayırlı geceler
<> selam selam
-sohbetin sonu-
Hans von Aiberg, 12/08/2004 (246/07)
Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [ ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.
Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.
önceki bölümü oku | 246 anasayfasına dön | sonraki CHAT’i (247) oku