selam selam.
<> slm slm hoşgeldiniz profesör
Hoşbuluştuk.
Yahoo’nun photos bölümüne Remil anagramını astım şimdi…
[] https://hanifislam.com/mih/wp-content/uploads/2016/07/anagram.jpg
Çok soruluyordu bana, sizin belgeleriniz arasında buldum, gözden kaçmış.
Anagrama baktınız mı?
<> bakıyoruz profesör
Bana çok soruluyordu:
“Neden klonlar 64 ile sınırlı?” diye.
Veya “Kur’andaki sekiz kerrat (çift)=64 ne demek?”
“Niçin 8 çift (kerrat çarpı demektir) büyükbüş, küçükbaş hayvanlar yaratılmış?”
Ve “Remil neden 64 ile sınırlı?”
Bunların yanıtını etüd ederseniz göreceksiniz.
Çizgiler 1, tireler=0 biçiminde yazılıyor.
Bunu ilk akıl edenlerin (Danyal ss dışında) Uygurlar olduğunu biliyor muydunuz?
<> hayır
Sol kolon ve üstteki sıra sayıları; diğerleri de KERRAT’ı gösteriyor.
Kazım Mirşanoğlu Ankara’da evinde orijinallerinin fotokopisini göstermişti. Hani ilk kompüter gibi bir şey!
Bunlar 8 temelde toplanıyor. Sonra da Kore bayrağının çevresindeki gibi 4 bazda yazılabiliyor.
[] https://hanifislam.com/mih/wp-content/uploads/2016/07/kore-8-dal.jpg
Remil hep DÖRTLEMELERDİR. Danyal ss, der ki, “iri kum karıncalarını ince kumun üzerinde izliyordum, öyle düzenli bir trafikleri vardı ki, onlar çekilince yerdeki izlere baktım. Mucize gibiydi. Kopya ettim ve düşündüm”.
Biliyorsunuz REML=KUM demek, NEML=Karınca demek! Karıncaların adını alan bu surede, Süleyman ss.ın tüm paranormallerini okurken halen hayret ederim.
Tabii Hanif olarak hayret ederim. Hadis olarak hayret edenlere de hayretler içindeyim.
Sahihi Buhari der ki, “SAV hazretleri, kaya üzerinde ayak izini bırakırdı, kar üzerinde bırakmazdı”.
Destekli atsaydı bari, Arabistan’a bugüne kadar kar yağdığı görülmemiştir. Hiç değilse “Kum” deseydi bari… Buhara’da KAR yağıyor, aklı kaymış zavallının.
Neymiş “Ravi kıbleye karşı tükürdü diye onun hadislerini almadım.” “İki yıl yanında kaldığım……ravi filancanın (hadis uyduran) sonunda YALANINI yakaladım: Çocuğuna elma toplayacağına söz verdi ve gün boyu elma getirmedi.”
Ben tükürmeyi sevmem. Ama tükürsem bile “Kıbleyi” ölçüp biçemem ki?
Günde on yalanım var. Demek ki İbrahim atamızın üç yalanını yakalasaydı, onu “yalancı diye” terk edecekti…
<> bir diğerinde de eşeği havuçla aldatarak tarla sürdüren adamdan hayvana yalan söylüyor diye ondaki hadisi de almamış 🙂
Altınlarıyla birlikte cehennemde buharlaşır o Buhari!
Ayet diyor ki, “Yüzününüzü nereye çevirirseniz kıbledir”. (Buna yukarı ve aşağı da dahil.) “Yeryüzünü sizin için secdegah yaptık” buyuruyor Allah’ımız. Kıble ve Mescid mi arayacağız? Yani bulamazsak namaz kılmayacak mıyız?
Üstelik HANİF’lerin mescid kullanma, Cuma namazına gitme gibi bir SERBESTLİĞİ de yok! Can atıyorum, ama gidemiyorum. İlla ki bir ukala çıkıyor: “Hemşerim namazı iki rekat kıldın, şaşırdın herhalde”. Eşim başı açık namaz kılıyor: Kaç kere camiye sokmadılar! :(((((
<> bir gün hep birlikte cumamızı kılarız inşALLAH hocam
Elbette kılarız, YIKILMAYACAK bir camiide elbette…
Hanifliğin bedeli çok ağır: En sevdikleriniz, babanız, anneniz, akrabalarınız, imam, büyükleriniz hep mikroskop altında böcek inceler gibi ibadetinizi izliyorlar.
“Eksik, yanlış, tuh sana, hakkım haram olsun!”
“Sen Sünneti Muhammed düşmanı mısın?”
“Seni böyle mi eğittik?”
“Eski köye yeni adet mi getiriyorsun?”
“Atalarımız bunu bin yıldır yapıyorlar! Sen kimsin dünkü çocuk?”
Sözler MANTIKLI geliyor insana, ama A K I L L I değil!
<> üç dostla bu gün cuma’da ayrı durduk tüm gözler bizdeydi.
Evet, “Siz onları SEVİYORSUNUZ” ama onların sevgisi EŞİT değil! Yani onlar sizi DAHA A Z seviyorlar.
Hans von Aiberg, 16/01/2004 (215/01)
Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [ ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.
Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.
önceki CHAT’i (214) oku | 215 anasayfasına dön | sonraki bölümü oku