<> Tekrar yazılan tarih ile kazanılan Mehdinin zaferi hepimize kutlu olsun. Okudum ve çok duygulandım. 10624 nolu mesaj
[] https://hanifislam.com/mih/mail-522/ 10624 nolu mesaj
Evet, teşekkür. AB ve 0 ihtimallerini yok ettim. A (WEMB) B (VAMP) kalmıştı. Şimdi sadece A var. Musevi Şirketler yerine Ortak milletler ORDER aldı yerini… Gerisini Messiah halledecektir.
Mighty’nin hallettiği ise islam alemi çapındaki WEMB… Sizden saklıyordum AB durumundaydık. Bu da yenişememe demekti. Ancak Horasan birliği (Hori-Zone) Time-Timing yaparak zamanında Mighty’yi kurtardı.
<> centilmenlik anlaşması imzaladık demiştiniz.
O anlaşma Musevilerle ilgiliydi. Ama sözünü ettiğim, BİN SOPHİAN denen müslüman HORROR–ZONE ile ilgiliydi. Onlar hep galip gelmişlerdi. Fakat Satürn’ün yakın geçişiyle (diğeri 2304) ilk kez yenildiler.
Karasancak Uygur türklerinin elindeymiş meğer! Horasan ise HORİ–ZONE bölgesiymiş.
Siyeri Nebi’de “Horasandan çıkacak” denmişti. Şimdi onun anlamını biliyoruz. 🙂
<> 🙂
Siyonistler de bin Sophian’ın (Ebu Süfyan’ın geleceğe mal olmuş biçimi) destekçisiydiler. İslam WEMB’i içindeki yahudiler yeniden Birobican’a (Birobidjan) sürgün edildiler.
Bunlar müslümanı müslümana kırdırmış ve kenardan seyretmişlerdi. Bin Süfyan’ı onlar kışkırtmış ve mali olarak desteklemişlerdi.
Fakat “Gemiyi delerek batıran Hızır örneği “Hori-Zone birliği 3200 şehid”le bu savaşı değiştirdiler.
Aksi halde onları Çin yönetimi Japonlar’ın karşısına İLK birlik olarak çıkaracaktı ve gözgöre göre katlettirecekti. Ancak tarihin seyrini Virtual-Vertical’den Horizontal-Actual kıldık.
Zamanında İstanbul’un düşmemesi için de bir düşman birliğinin OverWrite’ını Gurdjieff (KMA) başarmıştı. Savaşı kazanacak (Bardağı taşıracak veya kazanı patlatacak) birlik Kayıp ANZAC alayı idi. İngilizler o birliklerini Çanakkale’de kaybettiler. Hiç değilse o genç çocuklar da ölmedi, üç asır zaman aştılar, şimdi rahatlar!
Eskiden savaşlar CAN vermek içindi. Artık bu yok! Yani teknolojiyle kazanılacaktır.
Bu Kur’an emridir: Allah bir tek canın ölmesini istemiyor. Hatta “Yağmurda, fırtınada bile müslüman askerinin savaşmasını” istemiyor.
Anlayan için Kur’an’da Allah yolundaki seferilerin NEZLE bile olmasını istemiyor Allah!
Hep bunun tersini yaptık! Milyonları öldürmek için gönderdik ve öldürdük. Allah’ın emrine karşı çıktık.
<> Sarıkamış’ta 🙁
<> 4/102
Evet candaş 4/102. Allah bizden TEKNOLOJİ istiyor o ayette, İNSAN/BİREY’in değil öldürülmesine, NEZLE olmasına bile karşı çıkıyor Rabbimiz!
<> “… Yağmur ve hastalık gibi özürlerden ötürü silahlarınızı bırakmanızda bir sakınca yok…”
<> “we khuzu hizre küm” >>> teknoloji?
Kendini Allah yolunda şehid sanan onmilyonlarca NİYAZİ var dünya tarihinde…
O ayette “SEFER” kelimesi var. Bu eskiden yaya/piyade/süvari ile kısıtlıydı. Şimdi ise YILDIRIM SAVAŞI yani zırhlılar, uçaklar vb. var.
Uçaklar bombalasın, donanma topları dövsün. Kurşunlar ÖLDÜRMEK için değil; yaralayıp diskalifiye etmek için yapılsın!
Bir yaralı zaten iki-üç arkadaşını kendine BAĞLIYOR! Neden ÖLDÜREN MERMİLER yapıyoruz? NEDEN YARALAYACAĞIMIZA ÖLDÜRÜYORUZ? NEDEN NEDEN NEDEN?
Karşımızdaki de bizim Adem Babadan kardeşimiz değil mi? O da insan değil mi? Ya da ben de insan değil miyim?
O ayeti yazıp bir daha okuyunuz lütfen. 4/102.
<> 4/102: Sen içlerinde olup onlara namaz kıldırdığın zaman, onlardan bir grup sizi korumak için yanınızda bulunsun ve silahlarını da yanlarına alsın. Namaza duranlar secdeye vardıklarında arkanızda bulunsunlar. Sonra namaz kılmamış olan grup gelsin ve seninle birlikte namaza dursunlar, (namazı bitirmiş olan grup ise) silahlarını alıp nöbet tutsunlar. İnkarcılar, silahlarınız ve eşyanız hakkında dikkatsiz davranmanızı ve böylece sizi ani bir baskınla bozguna uğratmayı umarlar. Yağmur ve hastalık gibi özürlerden ötürü silahlarınızı bırakmanızda bir sakınca yok. Ancak alarmda olun. ALLAH kafirlere alçaltıcı bir azap hazırlıyor.
<> “Eğer yağmurdan gelen bir sıkıntı varsa yahut hasta-yaralı iseniz silahlarınızı bırakmanızda bir sakınca yoktur. Ama tedbirinizi alın, dikkatli olun.”
<> 4/103: Namazı bitirdiğiniz zaman ayakta, oturarak ve uzanarak ALLAH’ı anın. Güvene kavuştuğunuzda namazı gözetiniz. Namaz, inananlar üzerine belirli vakitlerde farz kılınmıştır.
“Eğer yağmurdan gelen bir sıkıntı varsa yahut hasta-yaralı iseniz silahlarınızı bırakmanızda bir sakınca yoktur. Ama tedbirinizi alın, dikkatli olun.”
“Eğer yağmurdan gelen bir sıkıntı varsa yahut hasta-yaralı iseniz silahlarınızı bırakmanızda bir sakınca yoktur.”
“silahlarınızı bırakmanızda bir sakınca yoktur.”
“silahlarınızı bırakmanızda bir sakınca yoktur.”
“silahlarınızı bırakmanızda bir sakınca yoktur.”
“silahlarınızı bırakmanızda bir sakınca yoktur.”
Allah bizleri KORUYOR. Ama askeri dehalar veya hükümetler ise “GİDİN GEBERİN” diyorlar! Bizi kitleler halinde SOYKIRIMA UĞRATIYORLAR!
Yahudi Hitler 8 milyon Alman erkeğini Moskova kışında öldürdü!
Buyrun şu ayete buna göre bir daha bakınız:
“Eğer yağmurdan gelen bir sıkıntı varsa yahut hasta-yaralı iseniz silahlarınızı bırakmanızda bir sakınca yoktur. Ama tedbirinizi alın, dikkatli olun“
“Eğer yağmurdan gelen bir sıkıntı varsa“
silah bırakılacak!
8 milyon Alman kışın donmayacak! Veya Türk askeri! Veya UYGUR lejyonu.
<> 4/71: Ey inananlar! Savunma tedbirlerinizi alın. Gerektiğinde de bölükler halinde harekete geçin yahut toplu halde savaşa çıkın.
ABD’nin savaşta kaybı kaç kişi? (Irak’ta) Tüm Irak harekatlarında sabotajlar dahil 150 kişi! Ya Viet-Nam’da kaç kişiydi? Ya da İkinci genel savaşta? Milyonlar milyonlar milyonlar!
“We khuzu hizre küm” İşte bunlar candaşlar…
Çok özür diliyorum, gitmem gerekiyormuş. (Servis bir kişi için gelmiyor, bir arkadaş otomobiliyle beni götürecekmiş.)
Çok acil geronimooooo. Bye. RZİ.
Hans von Aiberg, 05/01/2004 (211/05)
Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [ ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.
Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.
önceki bölümü oku | 211 anasayfasına dön | sonraki CHAT’i (212) oku