Gönülü paylaşmak iki türlüdür:
1. Afaktan… Yani Gönül diye birini seversiniz;
2. Enfustan… Gönlünüz Gönül’ün gönlünü sever. İşte bu GÖNÜLDAŞLIKTIR. Ve çıkar katsayısı SIFIRdır.
<> Hanif hanifi bulunca, hanif DABBET’ini bulunca, gönül den gönüle sevgi akar, seven sevdiğini bulunca
Evet cümleleri tamamladınız :)))
GÖNÜL Allah’ın mekanının adıdır. ESİR’DİR, sevgi-selam dolgulu… Gönül mekanınıdan KALPLERİNİZE (Kulubihim)
1. İLHAM iner ya da
2. MARAZ (hastalık) iner = Mühürlenirsiniz, Allah sizi artık SEVMEZ.
Ki bu en büyük kayıptır. Kayıpların içindeki maksimum kayıptır. Bu kayıbın bedelinde şeytan size aşık olur, Cehennem sizin için yanıp tutuşur.
Allah maraz vermesin, gönülüne gömülelim Allah’ımızın.
Ve Gönülden kalbe inen o HABLİLVERİD size YÜREK VERİR, yüreklendirir. Gerçek cihad işte o yürekliliktir.
O halde gönüle gömülün, orada yüreklenin, kalpleriniz ve sadrınız genişlesin, göğsünüz fetholsun ALLAH mekanına doğru.
Siz asla göğsü daralanlardan, iplik gibi göğe çekilenlerden olmayın dostlarım.
Nefsinize her zaman gem vurabilirsiniz. Sadece ŞEYTAN, İBLİS dizginleyemez nefsini… İblis HANNAS’ı buldu mu, onu da şeytanlaştırır, ve nefsinden yakalamıştır. İşte buna KALP’de mühür ve kalp hastalığı diyoruz.
HER KONUDA (Hannas olmadığımız sürece) NEFSİNİZİ alt edebilirsiniz. Onu evcilleştirebilirsiniz. Uysal ve halim kılabilirsiniz. ÇOK KOLAYDIR bu…
Buraya koşarak gelenlerin iki amacı vardır:
1. NEFSİ BURAYA KOŞUYORDUR, yani ruhunuzdan önce nefsiniz sizi KUR’AN’A sürüklüyor. NE MUTLU BU MUTMAİN NEFSE!
2. Nefsiniz olumsuz anlamda buradadır, nasıl bir fenalık yapayım şu adama/Kur’an’a…
O zaman nefsi ikiye ayıralım:
1. HANNAS’dan nefsimiz;
2. HUNNES’den nefsimiz.
Hannas lanetlenmiştir. Hunnes ise yemin ile kutsanmıştır. Hunnes >>> Bu kutsal isim >>> İÇE KAPANIK ve kimliğin odak merkezi demek, karadelik çökmesi demek, NEFSİNİZİN NİRENGİ NOKTASI demek.
Diğeri ise ŞEYTAN’IN SİZE ÖDÜNÇ VERDİĞİ k e n d i nefsidir >>> Hannas :(((
Hunnes soylu ve kozmik amaçlar güderken, Hannas ise gündelik şeylerle sizi mahveder. Acaba bir milyon lira rüşvet alsam… Küçücük bir fiyatla HANNAS olursunuz.
Bu bekaret gibidir, bu erkeğin de namusu gibidir. Bir kere bu işe bulaşınca Hannas’dan dönüş yoktur. Artık HUNNES size kapılarını kapamıştır.
Sizin sadrınız/göğsünüz genişleyeceğine (Hunnes) tam tersine bir karadelikten geçen iplik gibi, ya da çuvaldan çekilen dikenli tel gibi, yırtarak ve uzayarak ta SİCCİN‘e gider.
Biliyorum ki ÇOĞUNUZ NEFSİNİ alt etmiş. Nefsiniz buraya çekiyor sizi. Nefsiniz bu kadar eğlence ve dinlence öğesi varken, sizi ZOR olan ALLAH İLMİNE çekiyor. SİZ NEFSİNİZİ ALT ETTİNİZ.
Yineliyorum, siz nefsinizi buraya gelmekle ÖLDÜRDÜNÜZ. Çünkü buraya sadece ÖLÜ nefs gelir. Eziyet ettiğiniz bir nefs gelmez, işi yoktur mübarek Kur’an ile ve Dabbet ile…
DABBET KUR’AN İÇİN NE DİYORDU?
<> O söz tepelerine indiğinde, yeryüzünden onlar için bir dabbe/debelenir gibi yürüyen bir canlı çıkarırız da o onlara, insanların bizim ayetlerimize gereğince inanmadıklarını söyler. (Neml 82)
“İnsanların bizim ayetlerimize gereğince inanmadıklarını söyler”.
“İnsanların bizim ayetlerimize gereğince inanmadıklarını söyler”.
“İnsanların bizim ayetlerimize gereğince inanmadıklarını söyler”.
“İnsanların bizim ayetlerimize gereğince inanmadıklarını söyler”.
“İnsanların bizim ayetlerimize gereğince inanmadıklarını söyler”.
“İnsanların bizim ayetlerimize gereğince inanmadıklarını söyler”.
“İnsanların bizim ayetlerimize gereğince inanmadıklarını söyler”.
İşte SIR bu cümlede.
Siz benden önce de KUR’AN‘a inanıyordunuz. Defalarca Hanif kelimesini de okudunuz, İbrahim milletini de, cuma gününün tatil olmadığını da ve de diğer İbrahim ibadetlerinin orijinalinin bozulduğunu da…
“İnsanların bizim ayetlerimize gereğince inanmadıklarını söyler.”
GEREĞİNCE…
Hans von Aiberg, 2003-02-28, chat 136’dan
Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [ ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.
Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.