137 - 2 Mart 2003 Pazar

Selam ve Selam,


“Dabbet - Zaman Yolcuları” Yukarı

"DABBET sürüngendir, siz dabbetler sürünen HAYVANlar mısınız?" diye bir soru. Epeyce güldüm. Ama böyle düşünenler varsa, açıklayayım: Oradaki kelime SÜRÜNEN değil (Sürünen diye bir laf yok ayette)... İkincisi, DABBET >>> Hayvan demek değil. Hadislerde bizi sürüngen hayvan olarak tanımlıyorlar. Ayete baktığımızda, bu sürünmek değil ama İŞLEVİ DÜŞMEK anlamında.

Biz TRİPOD (üç-bacak)larız. FELÇ dolayısıyla da DÜŞÜK sayılmaktayız. Ayette bildirilen birinci HUSUS >>> BU DÜŞÜK durumumuz. Felç denen bir vurgunun illa ki tripodu vurması... Önce burada anlaşalım. İkinci olarak DABBET hayvan değildir (Silikon Vadisi’nin buradaki ismidir, vadiden HAYVAN olmaz. Ama dinozor genlerinden Jurrasic Park örneği yapılabilecek yaratık da bir Dabbet'dir). O 49 anlamından biridir. Yani hayvan olma ihtimalimiz 1/49 oranında.

“DABBET-ÜL-ARZ”... Arz'ı bir daha açıklamalıyım.

1. Rabbimiz OL dediğinde MAHŞER yaratıldı (iki boyutlu)
2. ÜFÜRDÜĞÜNDE iki boyutun tavan ve taban arası ŞİŞTİ ve EVREN/LER YUVARLANDI >>> GÖK VE YER AYRILDI. Gök (Mahşerde mezarın ÜST'üdür ve TARIK seması burasıdır. Mezarın üstüne SEMA denmektedir (Güneş burada dümdüz uzatılmıştır). Mezarın içine (Taban) ise ARZ denmektedir. Zaman gezmeni ışıkhızına hızlandığında, TARIK olarak Sema'ya (mahşer meydanında mezar üstüne) çıkar. O anda evren DÜMDÜZ MAHŞER görüntüsündedir (Gök ve yer bitişiktir). Zamanda geriye sektiğinizde, yeniden EVREN YUVARLAK (üç boyutlu küre) biçimine gelir. Zaman gezmeni zamanda geriye gitmiştir. Bu her bir yıl için 14 yıldır. 10 yaşındaysanız 140 yıl geriye gidersiniz (14 yıl değil), 100 yaşındaysanız 1400 yıl geriye gidersiniz. Yola çıktığınız yaşa gelince zaman depremi ve hafıza kaosu nedeniyle felç geçirirsiniz ve yola çıktığınız zaman öncesinde herşeyi hatırlarsınız. İki yaşamlı gibi olursunuz. Bunu ilk idrak ettiğinizde sizi tımarhaneye götürürler. Orada size "Kişilik bölünmesi" gibi bir teşhis konabilir (zavallı Jana) ama zamanda herkes YAŞI kadar geriye gittiğinden, ÖNCE gelen, diğerlerinin ZAMANINI kollar ve onları adapte eder. Felç ile birlikte onları hazırlar.

Her zaman gezmeni birlikte geldiği "UFO" diyelim, tüm diğerlerinin de yaşlarını kapsadığından, o alet, herkese ÖZEL bir zamanında ve yeniden TOPARLANMIŞ olarak görünür. Görünmesi sırasında tüm insanlar "Aaa UFO gördüm " diye ortalığı ayaklandırıp, resimlerini çekerler. Aynı UFO değişik yaşlarda olup da değişik zaman aralıklarına düşmüş kişiler için TEK araçtır. Örneğin: Hawking ve Jana aşağı yukarı yaşıttırlar ama o küçük farklar dolayısıyla bu 14 birim sayıyla çarpıldığında aralarına uzun yıllar girer. Hawking 1943'de, Jana ise 1980 buçuk yılında doğarlar, oysa YAŞITTIRLAR. Daha yaşlı insanlar ise ÖNCEDEN gelmişlerdir (Hawking'i adapte eden bizzat Borges ve Gurdjieff'dir). Aynı aletle BİRLİKTE gelmişlerdir. İnsanların yaşlarıyla orantılı olarak geniş bir yelpazeye yayılmaları nedeniyle TEK BİR UFO (Tarık), sanki HER ÇAĞDA YÜZLERCE KEZ görülmüş gibi olur.

Bunda şaşacak bir şey yok: Güneşin ışığı Güneş’te yaşayan bir insan için ANINDA gelir. Güneş'in söndüğünü ANINDA BİLDİRİR, Dünya’dakiler ise 8 dakika sonra bunu görürler. Vega yıldızındakiler ise 4,3 yıl sonra güneşin söndüğünü göreceklerdir. Daha uzaktakiler ise binlerce ve milyonlarca yıl sonra... BURADA güneş BİR TEK'dir ve BİR KEREDE SÖNMÜŞTÜR ama ışık hızının sabit olması ve araya mesafe koyması yüzünden evrende oluşan BİR TEK OLAY, mesafeye bağlı olarak DEFALARCA görülmüş gibi olur. (Gözlemci tutanakları ayrı ayrı takvim bildirirler). Tüm gözlemciler haklıdır ama EN HAKLI gözlemci, GÜNEŞTE yaşayan, yani SIFIR mesafede bulunandır.

Bu yüzden TARIK da, yani UFO da BİR TEK olduğu halde, siz gözlemcilere AYRI AYRI ZAMANLARDA PEK ÇOK kez görülmüş hissi verir. UFO getirdiği yolcuların yaşlarının YELPAZESİNE göre HER BİRİ için bir KEZ GÖRÜNÜR ama yelpaze boyunca ÖNCE gelen (En yaşlı olan) ve buna sonradan katılanlar da UFO içinde kalırlar. Çünkü yeniden zaman 14 yıl yerine, bir yaşa bir yaş olarak eşitlenmiştir. Hatta yasak olmasına ragmen bu ÖNCEKİLER inebilirler (MIB bu yasağı çiğneyen ZERO-n cinayet şebekesidir). İki rakip UFO içindeki kişiler BİRBİRLERİNİ öldürebilirler. Ama sizler onları öldüremezsiniz, ÇÜNKÜ pratik olarak DOĞMAMIŞLARDIR. Komik ama, öyle! Doğmamışlardır, doğmamışı öldüremezsiniz. Nitekim Alois Hiedler, Alias Adler'i öldürTEMEDİ. Alias Adler ÖLDÜRÜLEMEDİĞİ için gelecekteki 3M'den biri oldu. YAŞI gelen, bu UFO'ya biner ve ÇAĞINA döner. UFO kendisiyle birlikte ANİDEN varolur (Daha önce nasıl ki gezmen doğmadıysa, UFO da aynı ZAMAN yasalarına uyarak DOĞMAMIŞTIR). UFO sizi götürmeye hazır olduğunda BİRDEN VAROLUR. Yerden 75 cm. kadar yukarıda titreşmektedir. Zaman gezmeni onun üzerine ZIPLAR. Ayağı oraya değdiği anda yeryüzünde üç asır geçmiştir. Onu gören ya da uğurlayan o bir saniyelik zıplama anında ÇOKTAN üç asır önce ölmüş olur. Dolayısıyla ölene göre zaman yolcusu da doğmamış olur (Zaten doğmamıştır, 75.cm'i atladığı anda o doğmamış torunlarınızdan biridir).

Bu 75 cm. nedir? BU TARIK semasıdır. 75 cm. zıpladığınızda SEMA, TARIK’A gelmiştir. MAHŞER MEYDANINI görmüştür. Tarık için takvim 1 yıla 14 yıl iken, bir de bunun tersi var: Zaman gezmeni için ALET birden varolduğunda, zaman gezmeni o alete BİNMEYEBİLİR, gitmek istemeyebilir. Bakalım o zaman neler olur...

Bir kere artık DÜNYADAKİ ZAMANIN MALI olur. Onu öldürebilirsiniz artık. Onu mikroplar, hastalıklar, romatizma, tansiyon, şeker, kanser falan da öldürebilir. Akrep sokar ölür. Oysa daha önce akrep onu sokamazdı. Akrep intihar eder ama onu sokamaz. Çünkü, kuyruğundaki zehir TERSİNİR ve dışarı akar. Yani sizin kanınıza onun zehiri girse bile, GERİYE çıkar. ÇÜNKÜ gezmen GERİ gelmiştir. Hatta, EL VERME işlerinde de (Yılancı Macit Hoca gibi) bu ZAMAN ıskalaması mümkündür. Gerek kendilerine şiş batıran Rufailer, gerekse akrebin sokmadığı insanların durumu şudur: ZAMAN olarak eşdeğilsiniz. Zavallı akrep ISKALAMAKTADIR. Yani BANA ateş ettiğiniz anda kurşunun hızının ve erişim ANININ BİR ÖTESİNDEYİMDİR. Kurşun bana sonsuza kadar erişemez. Böyle bir örneği anımsayacaksınız: DECCAL'in bir adım önünde HEP HIZIR vardır. Hızır zamanda bir adım önde olduğundan Deccal ona yetişememektedir. Hızır da bundan yararlanarak, herkesi uyarmaktadır: “Arkadan gelen Deccal'dir, sakın onun sana gösterdiği Cennet'ten isteme ve sakın onun verdiği suyu (Nişadır) içme ve Allah'a sığın..." der.

Fakat bir an gelir ki, tıpkı UFO'nun orada var olması gibi DECCAL ve HIZIR eş-anlı olurlar. O zaman Deccal HIZIR'ı en vahşi ölümle (Asit ile eriterek ve her saniyesi 1080 saniye süren bir genleşmeye bağlı olarak, inanılmaz bir uzunlukta CANÇEKİŞEREK) öldürür. Hızır, MİSAK PEYGAMBERİ olduğundan onun yerini HEMEN YAHYA peygamber alır (Ama etkisiz elemandır Yahya Resul). Etkili olan sadece İsa'dır. Nitekim Deccal'i öldürür.

Şimdi dönelim konumuza... Zaman gezmeni 75 cm. yukarıya zıplamazsa ne olur? O kişilere KANADI KIRILMIŞ MELEK deniyor (Bu şakayla kodlanmıştır, yoksa melek falan değil kimse...). Kanadınızı kırdığınız anda, siz ZAMAN ZELZELESİNE uğrarsınız. O zelzele sizi, ta durulana ve deşarj olana kadar hırpalar.

Hicr 88: Sakın, onlardan bazı çiftlere verdiğimiz nimet ve zevklere gözlerini dikme. Onlar için tasalanma da. Müminler için KANADINI İNDİR sen!

Mesela eşiniz arkadaşınız ile birliktesiniz, birden ONLARIN DONDUĞUNU görürsünüz. Çünkü onların kolundaki bir saniyeye karşılık, sizin saatiniz 18 dakika GEÇ, ya da yavaş hareket etmektedir. Size sigarasını uzatmıştır. O 18 dakika boyunca tıpkı KEHF ehlinin donması gibi donmuştur. Yani size göre donmuştur. Böylece zaman enerjisi bir saniyeyi 1080 saniyeye YAYARAK, sistemi dengede tutmaktadır. Buna en yakın ikinci örnek (Birincisi Ashabı Kehf'in durumuydu) Philadelphia Deneyi ve daha sonraki Paul Kamen deneylerindeki 6 AY süren donmalardır. Tayfalar ZAMANDA YAPIŞMAKTADIRLAR ve zaman gezmeni sizin donduğunuzu gördüğü anda bir de bakar ki, evrenin KALINLIĞI kalkmış, yüksekliği ve derinliği yok. Bir MEZAR İÇİNDEDİR sanki (Aslında dev bir mağara gibi...).

Tarık semasındaki kurşuni hiçliğin bir benzeri burada Dabbet Arz'ındadır. Fark şudur ki, bire 14 olan Tarık seması BOŞLUK'tur ama Dabbet ARZI DOLULUKTUR ve bir saniyeye 1080 saniye geçmektedir. Bu sayı fizikseldir ve kanıtlıdır. Diyelim ki 2000 yılında yola çıktınız ve yaşınız 20 olsun. 20 çarpı 14, 280 yıl İLERİ ya da GERİ gidersiniz. 2000'den 280 yıl geriye gider ve bir bebek olarak 1720 yılında doğarsınız. 20 yaşınıza geldiğinizde yani 1740 yılında FELÇ geçirirsiniz. En yaşlı gezmenin belirlediği YELPAZE (zaman aralığı anlamında) gereği, sizi getiren aletin yeniden TOPARLANMASINI beklersiniz. Diyelim ki 40 yaşındasınız. 75 cm. yukarıya zıpladığınızda ZAMAN ENERJİSİ (Geriye geldiğinizde boş bir pili DOLDURMUŞ oluyorsunuz), sizi hemen YARI YAŞINIZA indirir. Yani katma yaşı geriye alarak zaman enerjisinin evreni yoketmesini önler ve siz yola çıktığınız YAŞTA geri dönersiniz. Oysa toplam olarak 20 yaş 2000 yılında yaşadınız, 20 yaş EKSİ olarak küçüldünüz (Bunu GERİ ALACAKSINIZ, çünkü soyut sayıdır), etti 40 yıl. 1700 yılında 40 yaş daha yaşadınız, etti mi seksen ve geri döndüğünüzde KATMA ve SOYUT yaşlarınız sizden geri alınır. 40 yaşındaysanız 20 yaşına İNMİŞ olursunuz (Bunda bir terslik yok: Çünkü İKİNCİ KEZ BEBEK OLARAK DOĞMUŞTUNUZ). 75 cm. yukarı zıpladığınızda YENİDEN 20 yaşındasınız (ama bu 80 yıl sürmektedir). Döndüğünüzde mesela ömrünüz 80 yıl olsun, orada (gelecekte) 80 yaşında öldüğünüzde toplam 160 yıl yaşamış oluyorsunuz. Bunlardan dolayı 1080 gibi sayıları söyledim.

Eğer biri "GERİ DÖNMEDİYSE", geri dönmeyi reddederse, normal olarak YAŞLANACAKTIR ve bu hızlı yaşlanmayı önlemek açısından bir saniyeye karşın 1080 saniye (18 dk.) faktörü devreye girer. Artık siz ARZ'da yani bir mezar gibi mağarada (blok evrende) hızla yaşlanıp aniden ölmeyi durdurmaktasınız. Sizin ömrünüzün GÖRÜNMEYEN bir bölümü zaman bloklandığında (o kişi sizi donmuş gördüğünde) MAHŞER'in ARZ'ındaki yani MEZAR mağarasında yaşamaktasınız. Herkes gibi yeryüzüne çıkamamaktasınız. Artık siz Tarık semasında değilsiniz, Dabbet Arz'ındasınız! Size her an "Dabbetül ARZ" diyebilirler.

Üç N (ufo) gönderildi. Birincisi ÖZELLİKLE kaza yapsın ve TARİH bunu yazsın ki GEÇMİŞE GİDİLDİĞİ, ULAŞILDIĞI ANLAŞILSIN diye, Hybrid bir deneme yaratığı (ki zekidir) gönderildiğinde amaç onu FEDA etmek değildi. Fakat Ruslayın uzaya gönderdikleri ilk köpek Laika gibi, Hybrid'lerin de araç kullanmaları "Kısıtlı". Şimdi bu kaza nasıl oldu? Işık hızına hızlandığınızda SİZ ENERJİ fazına geçiyorsunuz ve ENERJİDEN bilinçli insanlar olan CİNLER'in bölgesine giriyorsunuz (Onlar yüksek elektron hızında hareket ederler). Sizi uğurlayan için siz artık ENERJİSİNİZ (Cin olduğunuzu düşünür) ve siz de hızınızı EŞİTLEDİĞİNİZDEN CİNLERLE artık YÜZYÜZE kalırsınız. Bu arada alışılmamış bir trafik sorunu doğar. Onların trafiği ve o trafiğe giren sizin onlardan birine çarpmanız (Enerjinin enerjiye çarpmasına MERDUT'luk deniyor) bu Merdut kazayı oluşturuyor. İki otomobilin çarpışması gibi iki taraf da zarar görüyor. Bu UFO bu yüzden düştü. Şöyle ki: Hybrid kadın (Onun kod adı Barberella) geçmişte DOĞDU (bebek), yarısı KURBAĞA yarısı İNSAN idi. Kurbağa prens masalı gibi ama GERÇEK ve o birçok yerde rapor edildi. Uzaylı dediler resimleri çekildi ve meşhur uzaylı grafikleri onun üzerine kuruldu. Sonra onu UFO kuşattı (Bindiği araç peydah oldu) 75 cm. i zıpladı, fakat UFONOT pilot, onu taşıyacak bir şoför olmadığından, BİLİNÇSİZCE enerji-insanların hızına yükseldiği anda onların YASAK SAAT BÖLGESİNE girdi ve çarpıştılar. Sonra KANADI inmiş gibi YERE DÜŞTÜ. Eğer O GERÇEK olmasaydı, ben bunları HA/VET gibi anlatacaktım. AMA BİLİYORUZ Kİ BARBERELLA GERÇEK, onun için EVET olarak anlattım.

Son yolcular karşı bağdan. Sihirbazlar... Ve en sonuncu yolcu yani Wanen'i temelli KAPATACAK ve bir daha açılmayacak olan kapının kilidi Jana'da. Jana gittiğinde artık burada kalanlar EBEDİYEN kalmış olurlar. Bir daha geleceğe dönme şansları yok. İkinci hayat ise çok kötü, çünkü relativite gereği (hızlanıp gidiyorsunuz) çocuğunuz bile sizin dedeniz yaşında olacaktır. Sizden küçük yaştaki eşiniz ise belki ölmüş olacaktır yaşlılıktan...

Bütün bunları niye yazdım? BEN HAYVAN değilim. Dabbet'in hayvan olduğunu HANGİ ayet yazıyor? Hayy+van >>> HAYATLI canlı demek değil mi? Ama Dabbet'in SEMA da değil de ARZ altında olduğunu yazıyor ayette... Hadislere kanarsanız Dabbet'in ne olduğunu çözemezsiniz. Onlar sizi kandırır. Kur'an ise KALKANDIRI Gelin Hadislere değil, AYETE inanın.


“Bilinç” Yukarı

Biz ÜÇ VARLIĞIN kombinasyonuyuz.

1. Tardyon (Beden)
2. Luxon (Nefs)
3. Takyon yani soyut beden, BİLİNÇ...

Bu sonuncusunun adı “Bilinç”. Her şey onda... Fizik beden ya da ceset CANSIZ eşyadır, onun bilinci yoktur (Mekanizm görüşün tersine vitalizm geçerlidir). Ya da şöyle diyelim: fizik beden bir kuantum niceliği olup, ışıktan YAVAŞ gider. Bunun aynadaki tam tersi görünüşteki ve sıfır gramdan küçük (imajiner) olan BİLİNÇ bedeni ise adı üzerinde ÜST boyut yani bilinçtir, zihinsel boyuttur, akıl boyutudur. Herkesin kendi BİLİNÇ bedeni KENDİ bilincidir. Bilinç ÖLMEZ, öldükten sonra DEVAM EDER ve ebediyen (Cennet veya Cehennem’de yaşar). Ya da eskilerin deyimiyle RUH ölmez. Bilinç >>> ışıktan hızlıdır. Işıktan hızlı olduğunun kanıtı şudur: Eğer bilinç ışık hızında olsaydı, DÜNE yani geçmişe gidemeyeceğinden bir SANİYE öncesini (Adımızı, neyi niye hatırlamamız gerektiğini) bilemeyecektik. Geçmişi anımsamamızın nedeni, bilinç denen düşünce hızının IŞIKTAN hızlı olduğu için ZAMANDA GERİ gitmesidir. Bu yüzden ne yediğimizi anımsıyoruz, bir cümle önce ne yazdığımız biliyoruz. Bu BİLİNÇTE yani rüyadaki gibi bir yolculuk değildir. HIZIR ve MUSA olayındaki gibi SOMUT bir zaman yolculuğudur. İsa'nın gidiş gelişi ya da Kehf ehlinin 309 yıl uyuması kadar SOMUTTUR. Yani hayallerimizin bir oyunu değildir.

Bilinciniz SİZİN YENİ BEDENİNİZDİR ama henüz ölmediğiniz için YENİDEN BEDENLENMESİ gerekir. O zaman insanlık tarihinden bu yana artan 2-4-8-16...n atalarımız piramidinde her bir yaşa karşılık 14 yıl (Bunu aşarsa kütlesi sonsuz olur) GERİYE gider. Verdiğim örnekte 20 yaşındaki kişi, 1720 yılına gitmişti. Yani babası-annesinin de babası, GENLERİ 1720 yılında HANGİ ATASINA RASTLIYORSA o atanın kadınında doğuyor (rahimde değil, göğüste özel bölmede). 2000 yılından 1720 yılına SIFIR yaşta doğan bir kişi 20 yaşındadır. Yani 21 yaşı yoktur. O halde yola çıktığı EN SON ANISI vardır. O anı da GELECEKTEKİ 20 yıllık bellek kaydı vardır. Fakat bu yolculuk sırasında YAŞI giderek küçüldüğünden, önce NİÇİN yola çıktığını unutacaktır. 20-19-18-17-.....3-2-1-0 yaşına geldiğinde 280 yıl önce GENLERİNİ aldığı atasından doğacaktır. Yine bir şey hatırlamaksızın, kendisini o çağın (1720 yılının) ve o milletin parçası olarak algılayacaktır, ta ki yola çıktığı 20 yaşın o saatinin, o dakikasının o SANİYESİ gelene kadar... Birden ÖTEKİ belleği, hatta ÖNCEKİ belleği (gelecekteki ÖNCEKİDİR) diğerini itip onun yerine geçecektir. (Beyin yarım küreleri çaprazlaşacaktır). O zaman İKİ ANISI olduğunu. İki annesi/babası (Gelecekteki ebeveynleri ve 1720 yılındaki ikinci anne ve babası), veya GELECEKTE Müslüman iken, geçmişte Hristiyan olduğunu anlayacaktır.

Zaman gezmeni, diyelim ki gelecekte sarışın anne-babadan doğmuştu ama 280 yıl önce atalarından biri esmer veya siyahiydi. Eğer ONA denk gelirse, gezmen siyahi doğacaktır. Eğer o bir akraba evliliğiyse, gezmen bundan etkilenecektir. Zaten ta gelecekteki atalarının NEDENİ yine geçmişteki ATALARI değil miydi? Genetiğini onlardan ALMAMIŞ MIYDI? Eğer bir ırk kazası (mongol, african vb.) olmadıysa, zaman gezmeni zaten ATALARININ GENETİĞİNİ almıştır. Daha da ilginci o TRANSMİTTER'dir. Şöyle ki: Zaman gezmeni geliyor ve 1700 küsur yılında karşıt cinsiyle evleniyor. Ondan çocukları oluyor. Torunlar, torunların torunları vb. AMA BİRİ, yani çocuklarından biri ve torunlarından BİRİ ve torununun torunlarından biri, O HEP BİRİ, sonunda gidiyor, gidiyor ve zaman gezmeninin ANNE-BABASININ BABASI veya annesi oluveriyor. Yumurta mı tavuktan çıkar, yoksa tersi mi?

Ve siz TRANSMİTTER'siniz. Yani gen iletiyorsunuz. Büyük büyük atanızın genini alıyorsunuz, biriyle evleniyorsunuz, onun genini soyağacı aralığıyla iletiyorsunuz. HIZIR'ın zamanı DEHR'dir (Simple present tense). Geçmiş-gelecek DEHR denen zamanda, HEP ŞİMDİ'dir veya GENİŞ zamandır. Bir zaman gezmeninin daima KABURGA-OMURGA rezervasyonu vardır. Daima geçmişte DOĞABİLİR. Doğmasaydı ZATEN GELECEKTE DOĞAMAZ VE GEÇMİŞE GELEMEZDİ, demek ki onu YENİDEN doğuracak o ATALARI var.


“Hanif İslam - Araplar” Yukarı

KUR'AN BİLİMİ kaostur, şaşırtıcıdır. Öyle Y.N. Öztürk tefsirlerine, meallerine benzemez. ASIL KUR'AN BU! Benim yazdıklarım ASIL KUR'AN! İsa'nın gelecek olması ASIL KUR'AN. Bütün müfessirler İSA'NIN gelişini reddederler. Çünkü Cuma gününün tatil olması gibi HEP TERSİNDEN anlarlar. Öztürk, Ateş ve diğer tüm Kur'an mealcileri İSA'YI dışlamışlardır. Mehdi'ye hiç inanmazlar. Hızır'ı da melek sanırlar. ONUN İÇİN BİZİMKİ ASIL KUR'AN DİYORUM!

O iman onları bir Hristiyan papaz kadar kurtarır. Çünkü gözgöre göre CUMA'yı tatil yapıyorsun! Ne imanı kaldı Allah aşkına? 3 Vakit namazı 5 yapıyorsun, İMAN KALDI MI? Orucu yarım saat önce bozuyorsun (açmıyor bozuyorsun), oruç mu kaldı?

Ve Maun suresinde O ZORBALARIN tek tek adı sayılmıştır. "Gördün mü namaz kılmayı men edeni?" Bunu nasıl anladılar? Onu biliyorsunuz ama ASLI NEYMİŞ BAKALIM: 3 vakit 6 rekat yerine 5 vakit 40 rekat İŞKENCESİ ile:

a) İKİ VAKİT DAHA UYDURUP
b) BU NAMAZ ÇOK AĞIR DİYE YÜZMİLYONLARCA Müslümanı NAMAZSIZ bıraktılar. Namaz kılmak istemiyor kimse istemiyor... Halbuki 6 rekat hepsi... Ne 55 vakit ne 5 vakit... Ve İslam alemi geniş ölçekte sırf BU AĞIR ANGARYA yüzünden NAMAZ KILMIYOR... Gördün mü O NAMAZI MEN EDENİ? Ve dini yalan sayanı? CUMA TATİL İSE (ki öyle yaptılar) TAMAM İŞTE DİNİ YALAN SAYDILAR. ARAPLARIN AŞAĞILIK OLDUKLARINI BİLE SAKLADILAR. Allah'ı yalanlayıp, dediler ki "Onlar bedevilerdir". Hiçbir bedevi, hiçbir İslam tarihinde hiçbir yerde ASLA hükümet etmedi... Onlar çöllerde SAF Arap kaldılar. Ebu Süfyan BEDEVİ MİYDİ? Muaviye BEDEVİ MİYDİ? YEZİD, ABBAS BEDEVİ MİYDİ? Yalancılıkları dizboyu...

Ben o işi çok araştırdım. Bir “Hamze” koyarak kelimenin anlamıyla oynamaya çalışıyorlar. Arapça 3 harf köküne yaslanır. Eğer Sanskritçeden 2 HARF gelirse, onu ÜÇE tamamlamak için hamzelif, ayn vav ya da ya koyarak UYDURUYORLAR, sonra da size bize ARABİYAT/gramer diye okutuyorlar. O hamzeyi oraya KOYAMAZLAR, kelime Arab'dır... Ama bundan Samileri TENZİH ederim. İbrahim Yafes soyundan idi. Eşi Sara ise, SAMİ idi. Yani daha ARAB ve İBRANİ olayı yoktu. Sara'dan İBRANİLER türeyecekti... Hacer'den de ARAPLAR... Yani SAMİLER ÖNCEDEN VARDI, HAMİLER DE (Nuh'un oğulları).

Önasya halen SAMİ'dir ARAP değildir. Sami ırkından olan özellikle NUSAYRİ ve Asuriler ARAP değillerdir. Saf tertemiz SAMİLERDİR, ben ikisini de çok severim. Suriye Kuzeyi ve Akdeniz kesimi TERTEMİZ SAMİDİRLER (Araplaşmış Samiler, ama Arap falan değiller). Araplar ve İbraniler ise İbrahim'in iki dalıdır. Kardeştirler, ikisi de kalleştirler. Kimi İbrani Araplaşmıştır (Kayıp kabileler >>> Özellikle Filistinli ARAP kardeşlerimiz). Kimi Arap da İbranileşmiştir >>> KUREYŞ VE SUUD'İLER. Kureyş ve Kurayza ikmisi de EŞİTTİR. Protokolleri vardır. Kız verilirse oğlan tarafının dinini alır (Mesela Yahudi olur). Kurayza=Kureyş'tir, veya tersi. KIZ alır vermeye göre İKİ DİN oluşmuş (Musevilik ve Putperestlik) ama ırk aynı. KUREYŞ=KURAYZA. İşte bunlar bizim ARAP kardeşlerimiz. Kurban olsun bir Süryaninin, bir Nuseyri'nin Bir Urfa'lı SAMİ'nin tırnağına... O Araplar kurban olsunlar bir Nusayri'nin tırnağına, adamlar SAF SAMİ... Arap diyemezsin. Filistinlilere de Arap diyemezsin, çünkü onlar Fenikeli'dir, yani İBRANİ kökenli. Müslüman olmuş YAHUDİLER. Malum kız alıp veriyorsunuz... Ona göre dininiz belirleniyor. Filistinli Müslüman kerdeşlerimiz İBRANİ (Phenix) tir. Kendi ırklarıyla boğuşuyorlar.


“Karasancaklılar” Yukarı

12 Düzine, Adler bunu ileride yapacaktır. Ancak Çinhindi, Okyanusya, Afrika ve Arap ile Ari (Pakistan, Hindistan, Afgan, İran, Kürt vb.) Müslümanları Mighty'ye karşı çıkacaklardır. SADECE VE SADECE, YALNIZCA TÜRKLER. Türk birliği >>> BloCamPacTuran, ya da konfederasyon ordusu, yenilmiş olan ADLER'i ölümden kurtaracaktır. O zaman Adler KARASANCAĞI TÜM WEMB'in sancağı yapacaktır. Türkler ile ilgili Kur'an'da bunlar vardır.

Turan'ın GÜNEYİ CauCaspian (Türkçesi HAZERBAYCAN)dan başlar ve özellikle Afgan Türkmenistanında biter. O havzadan KARASANCAKLI ordusu Mehdi'nin hayatını kurtaracaktır (CauCaspian=Caucasus+Caspien sea Aynı anlamda HazerBaycan (Hazer çevresi) ve Azerbaycan+İran Türkmenistan'ı).


“Adler - Dancing Queen” Yukarı

Şu anda KARADELİĞE düşen birini gözlediğinizi varsayarsanız, yani karadelik tekilliğinde ebedi duran biri gibi görünen ADLER'dir. BU ÇAĞDAN BAKINCA ADLER (KEHF) mağarasında. Çünkü kendi iki arkadaşı ve bir de köpekleri ile orada duruyorlar... Ama aslında ADLER kısa bir zamanda GELECEĞE geçti. Adler'in MİLLİYETİ önemli değil. Annesi Adalaide bir YYx genidir. Asıl önemli olan bu ama Adler’de bu GEN yok. Yani normal olarak XY. Şaşılacak şey o ki, Adalaide gelecekte yazılmış geçmişe taşıttırılmış, gelecekte ünlü "Dancing Queen" diye bilinen bir HURİ'dir. Dünya’da Huri ırkı sayısı, tüm tarihi toplasanız yüzü hatta elliyi bile bulmaz. Ben önce buna şaşırıyorum.

Belkıs da dansetti. O da “Danseden Kraliçe” ve o da 17 yaşındaydı. Süleyman ile birlikte BESMELE çekti. Bir huriyi AYAKLARINDAN ve buna bağlı olarak, ÇOK GÜZEL DANSETMESİNDEN tanıyabilirsiniz (eğer bulabilirseniz). Çünkü Huriler İLLA Kİ CENNETTE DANSEDENLERDİR.

Huriler Cennet'te olduğundan bedenleri KUANTLAŞMADIĞINDAN sadece SOYUT dört DNA direğine sahiptirler. Yani bizim tersimize YY cinsinde ÇİFT değil DÖRT sarmal var. Aramızdaki tek fark bu. “Ona denildi: "Köşke gir!" Melike onu görünce su sandı ve baldırlarını açtı. Süleyman dedi ki: "O, cilalı sırçadan yapılmış bir parlak avlu/zemindir" (Neml Suresi). Baldır kelimesi yok, eteklerini topladı ÇÜNKÜ AYAKLARINI GÖRMEK İSTİYORLARDI. HURİ olduğunu... Dans o anda bir ibadet idi. Namaz nasıl ki yer jimnastiği hareketleri değilse Danseden Kraliçe’lerinki de DANS DEĞİL, Cennet çıkışlı BİR ibadettir. Çünkü Cennet’te insana ve Huri'ye NAMAZ HARAMDIR. Onun yerine DANS ikame edilmiştir. Böyle bakmaya çalışın. O estetik bir ibadettir! Adalaide de bunu yaptı. Nasıl ki zamanında RAHİM ile Sur Borusu arasındaki mikro ve makro bağlantıyı açıkladımsa, yani artık CİNSEL BİRLEŞMEYİ BİLE KUTSAL İBADET, RUH GETİRMEK İÇİN YAPILAN EN YÜCE GÖREV olarak kutsadımsa (Ben Kur'an'ım), dans da bir ibadettir -ama o dans-.

Geri Dön     Yukarı