Joyce’un
“Finnegan’s
Wake” (K85) kitabındaki sembolik terimler arasında çok ilginç bir
söz dikkatimizi çekti:
“By The Stream of Zemzem under Zig-Zag Hill”
“Zig-Zag
Tepesi’nin altından
akan Zemzem Suyu ile” anlamına
gelen bu sözlerde
Bilindiği
gibi, Zemzem Suyu’nun
İslam’da kutsal bir yeri vardır ve Zemzem
Suyu sözü ile ancak İslam sembolize
edilebilir. Aiberg, Hızır Tezkiresi’nde,
bu konu ile ilgili şu iki cümlenin yer aldığını söylüyor:
“Al-i
İmran Suresi’nin 104. ayeti Zemzem’in kaynadığı yerdir”.
“(Hızır):
Çok soru sorulması bana göre değildir. Arifsen anla! Zemzem ve 104 Doğu’da;
Zeğ-Zağ ve 114 Batı’dadır.”
Aiberg,
kitaplarında, Zig-Zag’ın, Halidi-Batı kolunu temsil eden isim olduğunu bir çok kez
belirtmesine karşın, Halidi-Doğu kolunu
temsil eden bir isimden söz etmiyordu. Hızır
Tezkiresi’nin yukardaki sözlerinden, Zemzem’in,
Halidi-Doğu kolunu temsil ettiği açıkça
görülüyor (Aynı zamanda, Al-i İmran
Suresi’nin 104. ayetinin Halidi-Doğu
kolunu, 114. ayetinin Halidi-Batı kolunu
temsil ettiği de anlaşılıyor).
Zemzem’in
Halidi-Doğu kolunu, Zig-Zag’ın
Halidi-Batı kolunu temsil ettiğini düşündüğümüzde, Joyce’un
“Finnegan’s Wake” kitabında
yer alan yukarıdaki cümlenin çok önemli
bir anlam taşıdığı ortaya çıkıyor:
“Batılı Müslüman bilim adamlarının kurduğu Zig-Zag (Zeğ-Zağ) Tepesi’nin (Halidi-Batı Kolu'nun) altından İslam'ın Zemzem Suyu (Halidi-Doğu Kolu) akar."
Halidi-Batı
Öğretisi’nin
(Zig-Zag’ın) kaynağının, Zemzem Suyu ile
sembolize edilen Halidi-Doğu Öğretisi olduğunu
tanımlayan bundan daha iyi bir cümle herhalde yazılamazdı. İşin ilginç
yanı, Zig-Zag’ın varlığını doğrulayan
ve onu en iyi şekilde tanımlayan bu sözlerin, ilk defa, Aiberg’in
kitaplarının “dışındaki” bir
kaynakta karşımıza çıkmış olması.
Aiberg’in Zig-Zag ile ilgili olarak yazdıkları bizi zaman zaman inanılmazlığın sınırlarına getirdiği anlarda, Aiberg dışı bir kaynakta rastladığımız bu sözler aklımıza geliyor ve Zig-Zag’ın varlığına olan inancımız daha fazla artıyor.