Chat n°
209 - Tarih: 26 aralık 2003
Not-1:
<> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir,
sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir.
[] ile başlayan satırlar ve [ ] arasındaki kesimler yine
sayın Aiberg'e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.
Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem
konularının yıllar sonra değişmiş
olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken
karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb.
info@aiberg.com adresine
bildirebilirsiniz.
[] Kaptan
wow_10sce nickiyle bağlandı
<> slm slm
dabbetim
<> slm slm
kaptanım hoşgeldiniz
ss
candaşlar hoşbuluştuk.
Hep
biz ZigZag chat'ini aşardık. Bu kez tersi oldu. Onlar beni biraz
fazla tuttular. Önemli konuşmalar vardı. Aslında 21.00'de
açacaktım.
Adi
masonlar ve siyonistler, beni ve dolayısıyla sizi de MASON ilan eden bir tatbikat içindeler.
Sözlü ve yazılı bir trafik uyguluyorlar. Ne iğrenç bir iftira!
Kanım donuyor adeta!
<> Nerde
geçiyor o iftira?
Yığınla
sitelerde ve fısıltı gazetelerinde... "Hanif
locasını" kurmuşum, Big Brother da benmişim. ALLAH KORUSUN! Adı bile iğrenç! Locamız PORTEKİZ
çıkışlıymış. :(((((
<> İyi
de masonların Kur'an'da geçen ismi aldığı nerde
görülmüş? Onlar Kabbala veya Talmud'dan isim alır, Kur'an'dan
değil!
HANİF adı Tevrat'ta var zaten [candaş], Khanif biçiminde. Abraham was Khanif diyor zaten. Arami İncilinde Yahowa değil, doğrudan ALLAH der. (ALAH) Daha sonra hristiyan araplar ALAH'ı ALLAH biçiminde kullandılar. Yani Maruniler ve süryaniler de Allah'ı anarken "ALLAH" diyorlar. Mesela: "Allah'ın oğlu Mesih" diyorlar!!!!!
<> ALLAH
ismini Kur'an'dan mı örnek almışlar?
Evet,
Kur'an'dan örnek almışlar. Çünkü bunlar arap ve arapçaya ALLAH daha çok uyuyor! Yani Alah demek
daha İbranice. Ama Allah deyince doğrudan arapça oluyor.
Bunlar
ARAP zaten! (Gagauzlar gibi Hristiyan) İsimleri de mesela İsa (Christ
falan değil), Meryem, Davut, Süleyman, Sami vb. Yani İncil'deki
biçimlerinde değil. Özellikle Midyat ve yöresinde pazar ayinlerinde
onlarla konuşabilirsiniz. (Asurlular deniyor, süryani de deniyor.)
<> Zaten
gerçek İncil İbranice ve hiçbir zaman yazıya geçmedi.
Evet
asla yazıya geçmedi. Havariler tarafından toplanmış HADİSLERDEN ibarettir.
<> Yani
yazılı orijinal incil yok ellerinde.
Elbette
incil yok ellerinde. Sadece dörde indirgenmiş, 400 kadarı da
yakılmış ve yasaklanmış HADİS İNCİLLER
var.
<>
İftiralar konusunda "KATI SAVUNMA" çekerek
caydırıcı olabiliriz! Yani bize iftira atanların pisliklerini,
iplerini pazara çıkararak susturuz.
Adamların
çalışma biçimi için bir link vermiştim [candaş].
Sansasyonel tüm konuları (UFO
mufo) kendilerine YAMIYORLAR. Blue
Brethen (Bross) gibi. Bir iki link asmıştım,
tıkladınız mı?
<>
Çalışmadı, ben denedim.
Çalışmadı
mı?
<> sayfa
açılmıyor.
<> ben de
denedim çalışmadı
[] http://www.bibliotecapleyades.net/bb
[] http://web.archive.org/web/20030810052917/http://www.noveltynet.org/index.php?dir=/Paranormal.area
Ben
üç dakikaya kadar geleceğim. (Hintli dostların
tercümanlığını yapıp geleceğim.)
<> [ http://mihdesign.free.fr/10526.htm
] mesajı öncelikle okunsun.
<> Tarihteki
ünlü, başarılı insanları da kendilerindenmiş gibi
göstermek, eski mason numarasıdır! Biz de karşı savunma
çekeceğiz bunlara. Yapabileceğimiz şey bu! Allah emri
gereği "sert ve caydırıcı" olmalıyız,
bu iftiralara.
Geldim
hem de çayımı hüpleterek. :)))
<> afiyet
olsun
Nurcular
da "Mevlana Halidi Bağdadi"ye sahip çıkmadılar
mı? Axel Heiberg, Saidi Nursi'den daha yaşlıdır. Önce o
lanse etmiştir. Bağdadi ile YAŞITTIR
neredeyse... Kürt Said onun torunu gibi... Nereden öğrenmişse, tutup
kitabına yazmış: "Mehdi Mevlana Halidi Bağdadi'nin
ÖĞRENCİLERİNDEN çıkacaktır" diye... Kutlular ve
Fethullah da zaten bu öğrencilerin öğrencileri....
Çok
istememize rağmen, Bağdadi'yi ZİGZAG
ve ZİPZAP kapsamından
ellerimle çıkarmak zorunda kaldım.
Önce
Bağdadi'yi bir güzel K Ü R T yaptılar. Sonra da NURCU'luğu kurdurdular neredeyse... Hizbullah ismi gibi. Ben
de KMA olarak yetkimi
kullandım. Ve Bağdadi'yi öğretimizden çıkarttım.
Zaten
onu da EVLİYA
yapmışlar. Adam kendisi "Evliya falan değilim, böyle
şey yok" diye yazmış. Sen nasıl yazarsın bunu?
Adama "Yok yok sen evliyasın, çünkü Saidi Nursi seni
tanıdı." demedikleri kalmış.
Kürt
Said de MEHDİ oluyor.
Çünkü
Bağdadi'nin öğrencilerinin öğrencisidir kendileri. :))))))
Bağdadi'den
VAZGEÇİYORUZ (Ekim Bei kurumunu
o kurduğu halde vazgeçiyoruz.)
<>
Hızır Tezkireleri ne olacak?
Bitmişti
zaten. (500GB ve çuvallar içinden başka bir sayfa çıkmadı.
Çıksaydı zaten son Ekim Bey benim. Önce ben bilirdim.)
Bağdadi
KÜRT değildir. Bağdadi NAKŞİBENDİ de
değildir! Bağdadi NURCULUĞU
kurmuş da değildir -fahri olarak-.
Bunlar
İFTİRADIR! KMA'ların ve
ZigZag'çıların mason birader oldukları kadar iftira.
Bağdadi,
Arap-Türkmen karışımıdır. Geylani'den yararlanarak
işe başlamıştır. Sonra
tarikatçılığı bırakarak, Yeseviliğe
yönelmiştir.
<>
Kaptanım, verilen bilgilerde Bağdadi'nin 1770-1827 arasında
yaşadığı söyleniyor. Axel Heiberg ile aynı dönemde
karşılaşmış olmaları bir tür zaman yürüyümü
sayesinde mi? Yoksa Heiberg onunla çağdaş mı idi?
Osmanlı
Demiryolları ne zaman kuruldu?
<> 1800'lerin sonları
kaptanım; tam tarih aklımda değil şu an
Halep
ihalesi 1814'de Almanlara verilmiş. Cantor'un doğum-ölüm tarihini
bulabilir misiniz? (Georg Cantor) Bir de Wolfgang Goethe'ninki...
<> Georg
Ferdinant Ludwig Philipp Cantor. 1845-1918
<> Born: 3
March 1845 in St Petersburg, Russia, Died: 6 Jan 1918 in Halle, Germany
<> Johann
Wolfgang Von Goethe. (1749-1832)
<>
(Doğum: 28 ağustos 1749 ve ölüm: 22 Mart 1832)
Şimdi
bunlar zaman yürüyümü mü değil mi göreceğiz. Ama biraz uzayacak. Vira
bismillah!
Önce
GERÇEKLERİN GERÇEĞİ üzerindeki HAK(ikat) nedir onu t e
s t edelim. (Yoksa HADİS ÇELİŞKİLERİ İÇİNDE YİTER
GİDERİZ.)
Konuya
şöyle başlayalım. Elimizdeki senaryo şöyle:
Jönümüz
Murat, Feride'ye der ki "Ben hiç evlenmedim ve senden önce kimseyi
sevmedim!" Ama senaryonun sonunda yalan söylediğini anlıyoruz.
Aslında Murat evlenmiştir.
İşte
size GERÇEĞİ
yakaladım!
Fakat
ne kadar gerçek ortaya çıksa da bu bir filmdir. Filmin jönü
Müzisyen/piyanist Murat aslında Cüneyt Arkın'dır!
Demek
ki film dışında/üstünde bir gerçek daha var. O da Cüneyt
Arkın gerçeği! Birçok filmde başrol oynayıp pek çok
karakter GERÇEĞİ
oynamıştır. Ama ASIL
gerçek, o dr. Cüneyt Arkın'dır ve hayatında piyano çalamayacak
kadar yeteneksizdir.
ASIL GERÇEK Mİ? Bakalım bu gerçek mi?
Hayır!
Çünkü Cüneyt Arkın diye biri yoktur, nick-name'dir sadece! Onun gerçek
adı Fahrettin Cüreklibatur'dur! Aktör olunca Cüneyt Arkın
adını almıştır. İşte gerçek budur!
Bakın
bir film senaryosundaki gerçeklerden taa nerelere geldik.
Yapay
gerçeklerden asıl gerçeğe doğru meşakkatli ve bilimsel bir
yol vardır.
Bağdadi
gibi, Kürt, Nakşi, Mehdi'nin öğretmeni gibi senaryo GERÇEKLERİ üstünde gerçeği
başkadır.
Bunu
anlamak için yine test yapalım:
Buhtınasr
kimdir? Ya da bilinen ismi nedir, hangi yıllarda yaşadı? (Nabo kodonosor=Nabukadnezar
gibi düşünün.) (Nimrod=Nemrut gibi asıl adını bulabilir
misiniz?)
<>
Hükümdardı
<> 600'lü
yıllar Babil. Babil Kralı.
Milattan
sonra mı?
<> evet
<> buht an
nasr?
<> Bu konu
Kur'an öğrenimimiz ile ilgili bile değil zaten, sadece kitaplara konu
olduğu için yanlış tarihlendirmelerimiz var ise düzeltmek için
sordum. Asıl konuyu bölmüş isek özür dilerim.
Hayır,
SEN HAKLISIN, çünkü Cantor, Bağdadi'nin ölümünden sonra
doğmuş gibi! Buhtınasr aynı zamanda MÖ de var! WEB HADİSLERLE dolu! Bunun için
çelişkileri ortadan kaldıracak olan
<>
Nebukadnetsar'ın Kudüs seferi mö 605
<> Matrix
filminde ki yahudileri kurtaran geminin adı olarak geçiyor
<>
Nebuchadnezzar II `the Great' (King) of BABYLON (? - 562? BC); aka Buht
an-Nasr; defeated Egyptians; captured Jerusalem 597 BC
<>
Nebuchadnezzar IV (King-claimant) of BABYLON (550? BC - 519+ BC); aka
Nebuchadrezzar IV
Oysa
Daniel peygamber İSA'dan sonra,
(Milattan sonra), İsa'nın ölümünden (Göğe alınması
anlamında) 57 yıl sonra.
Resulullah
ise 570/571'li. İKİ AYRI HADİS! Hangisi gerçek? Koca WEB size/bana İSTATİSTİK
olarak "MÖ'de yaşayan Daniel'i" GERÇEK gibi şartlandırıyor.
Daniel
Yahudidir. Ama hükümdar olan değil!
Ashabı
Kehf'in yığınla mağarası var! Hangisi gerçek?
Yunus
Emre'nin on mezarı var! Hangisi gerçek?
Yesevi
ile ilgili bilgiler bile GERÇEK
değil, tarihler tutarsız. Bektaş'ın, Taptuk'un, Tebrizi'nin
vb.
<> evet
kaptanım yesevi ile ilgili birbiri ile ilntisiz onlarca doğum ölüm
tarihi var
<>
Bektaşi Elbistan'da yaşamış, yeni öğrendik.
Evet,
İbrahim'in namaz kıldığı yerde
yaşadığı doğrudur. WEB'i arayın, Yesevi ve
öğrencileri arasanda mantığı olmayan tarihler var!
Nasıl
olur da İKİ DANİEL birbirine
karıştırılır? REMİL'in
çıkışı MS'dir.
<> Daha
önceki chatlerin birinde cinlerin Ay'da yaptığı tepeden
bahsetmiştin: Ben de internetten bir resim bulup mail gruba asıp
cinlerin "Ay'da yaptığı tepe" yazdım. Gruptan
biri de "Mars'taki tepe" diye değiştiriyor.
[] http://hanifislam.com/mih/wp-content/uploads/2016/12/ay-yuz.jpg
Evet,
BİR MAHFAZA içinde AY'ın
sönmüş olduğunu göstermek için ALLAH'ın
izniyle cinler, peygamberleri olan Sakhişan tarafından götürüldüler.
Cinlerin
AY'a gidişiyle ilgili bilgi
şöyle:
Cinler
bundan bir-iki milyar yıl önce (Bizim takvimimize göre konuşuyorum) DÜNYANIN HIZLA SOĞUDUĞUNA
inanmıyorlardı. Yani bir plastik kıvamındaki,
mağmamsı dünyamız yer yer soğumakta ve ATEŞ'in yerini giderek TOPRAK
adacıkları almaktaydı.
(Kaynağı
açıklamamdan önce bu öyküyü dinleyelim.)
Ateştop
bir dünya cinler için yeryüzü CENNETİ
idi. Ancak her yeni kuşak, bunun SOĞUDUĞUNU
anlamıyorlardı. Yüzbin kadar Cin peygamberinden biri olan
Sakhişan veya SaHiyşun
veya Sağıyşın AY'ı
dünyaya örnek tuttu.
"Onun
ışığı yoktur. O soğumuş ve tamamen toprak
olmuştur" dedi.
"Dünya
da öyle olacaktır. Ay sizin için bir ibrettir" dedi.
"Ay,
dünyanın yarınki halinin aynasıdır" dedi.
Cinler:
"Bize outspace yasaklandığına göre, NEREDEN bileceğiz, Ay'ın toprak olarak tamamen
soğuduğunu?"
Bunun
üzerine Sakhişan Allah'a dua etti. Onlar o dönemdeki yeryüzü halifeleri
olduğu için, Allah elçisinin duasını kabul etti.
Mucizelerden
biri olarak, Kerrubi denen ARAÇ
biçimindeki melek takımını gönderdi ve cinler o araca bindiler.
(Meleğin
biçimi bir UZAY ARACI biçiminde, çünkü görevi >>>>> Uzaydan
etkilenen varlıkları TAŞIMAK.
Bakınız Hezekiel veya Zülkifl peygamber ile ilgili linklere.)
[] https://www.google.com/search?q=ezekiel+vision&tbm=isch
Kerrubiler,
cinlerden bilgeleri AY'a götürdüler.
<> 11-Hud/41: Dedi:
Ona binin; akması ve durması ALLAH'ın adıyladır.
Şüphesiz Rabbim, Ğafur'dur, Rahim'dir.
Onlar
AY'ın yüzeyine indiler ve
oranın tamamen SOĞUMUŞ
olduğunu N O T E R olarak
tastik ettiler. Dönüşte bunu kavimlerine açıkladılar.
"Hatta
oraya bir büst koyduk/veya bir BÜST
bulduk" dediler. "O bir CİN
biçimindedir" dediler. "SuretecCİN,
Cin suratıdır" dediler.
Daha
sonra aynı araçla Hezekiel peygamber de yolculuk yaptı. (Link için
Hezekiel'e bakınız.) (Daha önce de Kerrubi
ve Hezekiel linki vermiştiniz.)
<> http://www.ahsapev.com.tr/peygambehezekiel.htm
<> Hezekiel
Bap 10 /910: "Ve baktım, ve işte, kerubilerin yanında dört
tekerlek vardı, her kerubinin yanında bir tekerlek, ve tekerleklerin
görünüşü gök zümrüt taşı gibi idi. Ve onların
görünüşüne gelince, dördünün de benzeyişi birdi, sanki tekerlek
içinde tekerlek varmış gibi. Yürüdükleri zaman dört yanlarına
gidiyorlardı, yürürken dönmüyorlardı, ancak baş nereye yönelirse
onun ardınca gidiyorlardı, yürürken dönmüyorlardı. Ve bütün
bedenleri ve sırtları, ve elleri, ve kanatları, ve tekerlekler,
dördünün de tekerlekleri, çepçevre gözlerle dolu idi. Tekerlekler ise, ben işitirken
onlara dönen tekerlekler, diye çağrılırdı. Ve her birinin
dört yüzü vardı, birinci yüz kerubi idi, ve ikinci yüz insani idi, ve
üçüncü yüz aslan yüzü idi ve dördüncü yüz kartal yüzü".
<> benim
sorum oydu hans, bahsettiğin büst resimdeki tepe mi yoksa o resim marsta
mı?
<> Daniel ve
Remil konusunu bitirsek? Dağılıyor gibi
<> Evet
ayrıntıları sonra konuşuruz
Konular
birbiriyle ilgili. SABREDİN
hepsi birbirine bağlanacak.
<> ok
Önce
düzeltelim WEB HADİSLERİNİ.
"Buzinin oğlu kahin Hezekiel'e
RABBİN sözü açıkça geldi. Ve orada Rabbin eli onun üzerinde idi."
Hezekiel
>>>>>>>> ZÜLKİFL
diye bildirilen PEYGAMBERDİR.
(Kur'an'dan bulunuz lütfen)
<>
21-Enbiya/85: İsmail, İdris, Zülkifl, hepsi
sabredenlerdendi.
<>
38-Sad/48: İsmail'i, Elyese'i, Zülkifl'i de an! Hepsi
seçkinlerdendi.
Zülkifl
peygambere KİTAP/vahy
gönderdiğini söylüyor mu Allah? Ayette böyle bir şey var mı?
Yazdığınız iki ayette var mı KİTAP indirdiği?
<>
Hayır.
<>Sabredenlerden
ve Hayırlılardan deniyor.
Oysa
WEB Hadis'i ne diyor?
"Buzinin oğlu kahin Hezekiel'e
RABBİN sözü açıkça geldi. Ve orada Rabbin eli onun üzerinde idi".
"Peygamber Hezekiel."
"Hezekiel, bir İbrani peygamberidir."
"Tevrat'ın Hezekiel bölümünü
yazmıştır."
Davut'un
ZEBUR'u ve Musa'nın TEVRATINDAN başka kitap var
mı Kur'an'da????? Hezekiel diye bir kitap nasıl olabilir? Zülkifl
peygambere KİTAP inseydi, bunu
önce Kur'an yazardı!
Hezekiel=Zülkifl
bir Kahin (Cohen) değildir. (Düzeltmelere
devam)
"Buzinin oğlu kahin Hezekiel'e
RABBİN sözü açıkça geldi. Ve orada Rabbin eli onun üzerinde idi"
Gelelim Mukarrebun >>>>>>> Kerrubilere... Bunlara Hamaletül ARŞ >>>>> Arş taşıyıcı melekler/Arş'ın dört direği de deniyordu. Yüzleri dört adetti. Her bir yüzleri dört bir yana ve içtekiler birbirine bakarlardı. Bu yüzler Yağus (Aslan) Nesr (Kartal) Yeuke (Boğa) ve insan (Kova). (Nuh suresindeki bu isimlerle ilgili ayet lütfen.) Ayrıca CİFİR bölümündeki ARŞ çizimlerimi de linkleyiniz. ltf.
[] http://hanifislam.com/mail/aiberg02/aiberg02h.htm
[] http://hanifislam.com/images/resim17.jpg
<>
71-Nuh/23: Dediler: İlahlarınızı
bırakmayın. Vedd'i bırakmayın ve Süva'yı ve
Yeğus'u ve Yeuk ile Nesr'i.
İşte
size KERRUBİLER ile ilgili AÇIK AYET!
(Buda=Erkek,
Şiva=Kadın olan insan yüzleri >>> KOVA BURCU amblemi;
diğerleri de Aslan, Boğa ve Akrep burcu amblemleridir.)
Bakınız,
İBRANİ peygamberi
olması imkansız. Çünkü ortada ne İbrahim ve soyları var, ne
de sonrası olan yahudiler.
Zülkifl=Hezekiel,
NUH TUFANINDAN ÖNCE bir
yolculuk yapmıştır. Yani TUFAN
öncesi peygamberdir. Bunu anladık mı?
<> evet
Oysa
ne diyor Tevrat:
"Bap1. Ve otuzuncu yılda, dördüncü ayda,
ayın beşinci gününde ben Kebar ırmağı yanında
sürgünler arasında iken, vaki oldu ki, gökler açıldı ve
Allahın rüyetlerini gördüm. Ayın beşinci günü ve -kral
Yehoyaki'nin sürgünlüğünün beşinci yılı idi-. Kildaniler
diyarında, Kebar ırmağı yanında, Buzinin oğlu
kahin Hezekiel'e RABBİN sözü açıkça geldi. Ve orada Rabbin eli onun
üzerinde idi."
Yani
TUFANDAN sonraki dönemi
anlatıyor. Eğer Nuh suresinde bu
"Putlaştırılmış yüzler" olan KERRUBİ tanımı
verilmeseydi, bugün ben de onun İbrani peygamberi olacağına
inanırdım.
(Reklam:
Adım Dabbet, soyadım Külyutmaz)
<> :)
Kerrubiler
DÖRT yüzlüdür. (Boğa, Aslan,
Kartal/Akrep, İnsan)
Ama
beşincisi var! NEDEN? Fikriniz
var mı? Yani KOVA burcu -ki
amblemi insandır- bir yerine İKİ
İNSAN olarak verilmiş. VEDD (Vedda) ile Suva(ğa). Yani
Şiva!
Şiva
ve Vişnu ile ilgili link lütfen. (Ben de bir whoop suplly edeyim.)
<> http://www.shivavishnutemple.org
Şiva
kadındır. Kova burcunu ve ŞİRA
yıldızını simgeler. O kaynaklara bakalım.
<> www.webonautics.com/mythology/vishnu.html
<> www.hermetics.org/Cakralar.html
[] http://bharat.pagesperso-orange.fr/hindouisme/shiva.htm
[] https://www.google.com/search?q=shiva&tbm=isch
[] https://www.google.com/search?q=vishnu&tbm=isch
Mahabharatalarda
WANEN kapsül bölümünü
arayabilirsiniz. Bu inanılmaz resmin adı VİMANA (VANEN) + KERRUBİ
karışımıdır. (Vimana için bir link lütfen)
[] www.hindukids.org/old/grandpa/mahabharat03.html
<>
http://web.archive.org/web/20031216112150/http://www.wexclub.com/AtlantisStudies/pages/vaa.html
Kastettiğim
resim hangi linkte var? (Vanen + Kerrubi birleşik resmi)
[] http://web.archive.org/web/20031230054904/http://www.geocities.com/tasosmit2001/alienvisitors.htm
[] https://www.google.com/search?q=vimana&tbm=isch
<> buradaki resimlerden biri olabilir mi?
Hayır,
Daniken'in kitabında bir uzay aracının resmi vardı.
İçinde oturan VEDD idi. Resmen
teknolojik bir araçtı.
<> http://fusionanomaly.net/vimana.html
Şu
ana kadar hiçbirinde bulamadım. Ama o çok ünlü bir resimdir. VİMANA'dır adı. (VEDD'in aracı/Wanen
anlamında)
[] http://web.archive.org/web/20031224223720/http://www.misteriufo.it/vimana_gli_ufo_indiani.htm
[] http://web.archive.org/web/20060508125611/http://www.misteriufo.it/navicelle.jpg
[] http://web.archive.org/web/20031207102454/http://www.qtm.net/~geibdan/oldufos/vimanas.html
[] http://www.steveaylett.com/pages/vimanas.html
[] http://web.archive.org/web/20031209121758/http://www.etcontact.net/AncientAstronauts.htm
[] http://web.archive.org/web/20031203075728/http://www.atributetohinduism.com/Vimanas.htm
[] http://web.archive.org/web/20031206034142/http://www.daniken.com/e/pictures.shtml
[] http://web.archive.org/web/20031208093635/http://www.daniken.com/pics/evdcdrom/B085.JPG
Daeniken'in
ilk kitabında resimler bölümünde vardı hatırlıyorum. Ama
Daeniken resimleri linkinde YOK???????
Chariot of gods. Bulamayışımız İLGİNÇ BİR
HAYRET! Çoooooook meşhur bir
arkeolojik resim. :((((((( Verdiğiniz linklerde -eğer
gözümden kaçmadıysa- o ÜNLÜ
resim yok!!!!!!!!!
Resmen
ayrıntılı bir cockpit içinde oturan VEDD'in resmi. Ayrıntılar öyle hayret verici ki,
uçaklardakinden de ayrıntılı... Ve o resmi bulamıyorum!
[] https://i.ytimg.com/vi/PzsL0UP7hE4/hqdefault.jpg
<> uçak
şeklinde minik bir maket gibi
Hayır
bu doğrudan bir COCKPİT İÇİ... Yani KESİT alıp, içini çizmişler.
Yığınla manivela vb. Tıpkı dhurakhapalam gibi. Ya da
Tibet Vaidorg'u gibi. Sürüyle yönetim buttonları vb. Bunu nasıl
bulamıyorum HAYRETLER
içindeyim. (WEB de bir tuhaf. Sayısız resim koymuş, ama
asıl resim yok.)
<> Evet
içinde de astronot kıyafetli biri var, Daniken'in kitabındaki en
çarpıcı resimdi.
O
kitap sende var mı? Kurtar beni bu hayretten!
Neyse
onu mutlaka Allah inşaa arayıp bulacağım, çünkü o resim TARIK'ın da içplanıydı.
Bazen nasip olmuyor.
<> Şu
anda yok ama bulurum inşa Allah.
Bulursan
çok mutlu olurum. Çünkü o resim dünyanın en inanılmaz resimlerinden
biridir. Hem Tarık hem Kerrubi karışımı ve tamamen
teknolojik.
<> Bazı
belgesellerde de o arkeloojik bulgu çok yayımlandı.
Evet
ama ben nasıl bulamıyorum şaşkınım, çok ünlü bir
resim...
Her
neyse onu bulduğumuzu var sayalım. İşte o aracın
kumanda modülünde (Nur-35) içindeki tek başına oturan kişi VEDD (Vidd, Vedda, Buddha)dır.
Tufandan öncedir. Cinleri AY'a
gönderen aracın "PİLOT
MAHALLİ KISMI"dır.
Ancak
daha sonra bunun yerine insan olan VEDD
konmuş. Bunu anlatmak için bu kadar aradık durduk.
<> Palenque
de
Evet.
Palenque'de de VİMANA var. Bu
doğru. MAYALARIN da VİMANA'sı var. O da benim
söylediğime inanılmaz benziyor. O linki bulabilir misiniz? Yeri
gelmişken, Zülkarneyn'in ana gemisininin cockpit'ini görmek
istiyorsanız, PALENQUE'i
arayınız.
[] http://web.archive.org/web/20031209054659/http://www.earthmatrix.com/ancient_astronaut.html
[] http://web.archive.org/web/20031212011732/http://www.dudeman.net/siriusly/ufo/ast.shtml
<> The
astronaut of the Temple of Palenque
[] https://www.google.com/search?q=palenque+astronaut&tbm=isch
Evet,
ZÜLKARNEYN ile de grafik olarak
tanışmış bulundunuz. :))))) Zülkarneyn'in BATI yolculuğu. ;) Şaka
değil, çok ciddiyim.
Eğer
Vimana (Hind VEDD) bulabilseydik,
çok daha şaşıracaktınız.
Tüm
çabalarınıza teşekkür -sonsuz kez-. Amacım, Kerrubi ve
vimana denen sistemleri göstermekti.
(Sansasyondan
SÜPER kaçındığım
için bunları zamanında vermeden, şöyle bir değinip
geçmiştim.)
Bunlar
da Zülkarneyn'in kanıtlarıdır. (Kanıt sorgulaması
>>> Kehf 83. ayet)
<>
18-Kehf/83: Sana Zülkarneyn'den de sorarlar: De ki: "Size ondan
bir hatıra okuycağım."
İşte
bu sorgulamanın yanıtı >>>>>> ARKEOLOJİK olan H A
T I R A L A R idi.
<>
18-Kehf/84: Biz onun için yeryüzünde güç ve saltanat
hazırladık ve ona herşeyden bir sebep verdik.
Yeryüzü
deyince de tümünü kapsıyor. HERYERDE,
Hindistan'da, Mayalarda vb...
<>
18-Kehf/85: O da bir sebebi izledi.
<>
18-Kehf/86: Nihayet, Güneş'in battığı yere
varınca onu kara balçıklı bir gözede batar buldu. Onun
yanında bir de kavim buldu. Dedik ki: "Ey Zülkarneyn, ya bunlara azap
edersin ya da haklarında güzel bir tavrı esas alırsın".
Evet,
BATI yolculuğu...
Konu
cinlerin ay'a gidişiydi. Hiç bunu benden önce bir yerde duymuş
muydunuz?
<>
Hayır
Oysa
böyle bir kitap var, hem de ilklerden ve Türkçe. (Adı belki de cinler
alemi'dir, tam bilemiyorum) O kitabı okuduğumda (çok eskidendi)
gülmüş geçmiştim.
Ama
o dönemlerde, Kur'an'ın CİNLERE
de indirilen son kitap olduğu üzerindeki cifir
araştırmalarım, beni Kur'an'ın dikey okunmasını
bulmaya ulaştırınca, hayretle gördüm ki, dikey olarak
anlatılan ayetlerle AYNIYDI.
(Kaynağım da Kur'an idi zaten >>> Cinlerin Ay'a gitmesiyle
ilgili olarak)
Fakat
bu okuyuş biçimi Sanskritçe'ye dayanmadağından tam olarak
çözemediğim şuydu: "Ay'da bir BÜST mü buldular, yoksa bir BÜST
mü yaptılar?" Burası hariç Ay'a gidildiği doğru.
(Zaten bu kadar uzay aracımsı şeyleri
araştırmamızın nedeni de buydu).
İkinci
bir nedenimiz daha vardı: WEB hadislerini düzeltmek. (Örneğin,
Hezekiel=Zülkifl'in İBRANİ
olmadığını, TUFAN
öncesi peygamberlerden olduğunu akıl etmek gibi.)
Daniel
için de aynı şeyi düzeltiyorum. Nasıl ki 8 tane Henry, 14 tane
Louis var ise, Buhtınasır=Nabokadonosor ve Cheops da bir çok tane
var. Sülalenin kronolojisine göre. (Mesela benim adım dedem Hansjörg
Heiberg'in adıdır.)
İşte
WEB hadisleri burada
yanılıyor. Daniel Milat sonrası, İsa'dan da 57 yıl
sonra gelmiş bir ÇOCUK
peygamberdir. Kral Daniel ile karıştırmamak gerekir. Hele hele REML denen binary sistemi kral Daniel'e
mal etmek, bizim grubumuzun Mason biraderlik olduğunu iddia etmek kadar
gülünç.
Bir
kere: Tevrat TAHRİF
edilmiştir. Neyin numerolojisini, matematiğini, remilini
yapıyorsun ki? Demek ki konu Tevrat ile ilgili değil.
Ama
Daniel için bir avantaj vardı: Tevrat'a değil; İNCİL'e bağlanması istenmişti -Rabbi
tarafından-. O tahrif edilen ve sadece SÖZ olan (Kelamullah) İNCİL'in,
tahrif edilmemiş MATEMATİĞİNE
vakıf oldu.
Henüz
diriydi İNCİL! İstiklal
marşı gibi ezberlemişlerdi müminler. Daniel (İbrahim
atamız ile aynı yaşlarda, sanırım 12
yaşlarındaydı) bu EZBERLEME
işlemini -Allah emri- sürdürdü.
Ezberlemeyi
KUM üzerinde yapmakla birlikte (REML arapça kum demek ama, kelimenin
kökü NEML aslında), Yani kuma
çizmekle birlikte, adını Kumdan almıyordu. Ezberlerken, özel bir
sistem ile onları çizgi-nokta biçiminde yazıyordu. İncil'in DÖRTLÜ (çizgi/Bir ve
nokta/sıfır) sistemi üzerine oturduğunu gördü.
Bir
soru: Dörtlü sistem, dört nokta >>> (....) yani sıfırdan
başlar ve (////) dört çizgiyle biter. Bunun onluk sistemdeki
karşılığı nedir? (Siz ararken ben hüpleyeyim.)
Digital 1111 >>> ????? Sistemde calculator var, onu kullanın.
<>
15
Bir
de (....) SIFIR var eder 16.
(Sıfırsız ondalık sistem düşünülemez bile)
Şimdi
üçlük kümelerde: ... >>> 0. 111=???????
<> 7
İşte
Tevrat: ...../11111, İncil ..../1111 ve Kur'an .../111 üzerine
indirilmiştir.
Kur'an
7 HARFTİR. Hiç bunu duydunuz
mu? Kur'an'ın ASLINDA 7 harf
üzerine indiğini have u ever heard?
<>
hayır duymadım
<>
15-Hicr/86: Andolsun, sana çiftlerden yediyi ve büyük Kur'an'ı
verdik.
Evet,
bu da GÖSTERGEDİR, içiçe
katlanmış 7 (mesani). Eski kaynaklardan (İbni Haldun, İbni
Arabi vb). Kur'an'ın VAHY
olarak 7 harf üzerine indiğini; ama ZİKR
olarak 28 Harf olduğunu yazmışlardır. (İkisi de Havas
denen kripto üstadıdır.)
Düzeltme
şu: Kur'an=Mushaf >>> TOPLADIĞIMIZ
KUR'AN olarak 28, fakat Z
İ K R olarak 38 Harftir.
Yani Kur'an'ı 28 + lamelif ile 29 olarak okuyorsunuz. Ama ZİKR (Vahyin
açılımı olarak) 38 sestir.
<> 7 mesani
sırrı mı?
7
Mesaninin 49 sırrından biri... VAHY
>>>>>>>>>>>>>>>>>>> 7 HARFTİR. Nasıl ki 7 notadan
sayısız MELODİ
üretebilirseniz (İLHAM=VAHY), 7
Mesani olan VAHY'den de tüm
Kur'an'ı üretebilirsiniz.
Beşli
grup halinde bizzat Allah bir kerede Tevrat'ı indirdi. Dörtlü grup olarak
sadece VAHY'i
(Yazılmamış kitabı=Hitabı) yani İncil'i indirdi.
Sırada ÜÇLÜ grup olan Kur'an
vardı: 7 mesani + sıfır (...) >>>> 8 olarak da
Kur'an'ı indirdi.
8
ile ilgili ÇİFTLEMELERİ
bana bulabilir misiniz? (İçinde ismen Sekiz geçen ayetler)
<>
6-Enâm/143: Sekiz çift; koyundan iki, keçiden de iki. De ki:
İki erkeği mi haram kıldı, oksa iki dişiyi mi, ya da o
iki dişinin rahimlerinin, kendisini kapsadığı mi? Eğer
dogru sözlüler iseniz bana bir ilimle haber verin.
Ve
biz İLİMLE h a
b e r veriyoruz -şu anda-
[candaş].
<>
28-Kasas/27: İhtiyar dedi ki: "Bana sekiz yıl
çalışman şrtıyla şu iki kızımdan birini sana
nikahlamak istiyorum. Eğer on yıla tamamlarsan seni zora sürmek gibi
bir niyetim yok. İnşallah beni, barış ve iyilik seven
insanlardan bulacaksın."
<>
69-Hakka/7: Onu, onların üzerine yedi gece-sekiz gün hiç ara
vermeden saldı. Topluluğu orada yerlere serilmiş görürsün.
İçleri boşaltılmış hurma kütükleri gibidirler.
<>
69-Hakka/17: Melek de onun kenarlarındadır. Rabbinin
arşını, o gün onların üstündeki sekiz taşır.
<>
39-Zümer/6: Sizi bir tek canlıdan yarattı. Sonra o
canlıdan onun eşini vücuda getirdi. Ve sizin için davarlardan sekiz
çift indirdi. Sizi annelerinizin karınlarında üç karanlık içinde,
bir yaratılıştan sonra (bir başka)
yaratılışa (dönüştürüp) yaratmaktadır. İşte
Allah! Budur sizin Rabbiniz! Yalnız O'nundur mülk ve saltanat! İlah
yoktur O'ndan başka! Hal böyle iken nasıl oluyor da gerçeğin
tersine döndürülüyorsunuz?!
<> 4/12;
18/22
Teşekkürler...
"Sizi bir tek canlıdan yarattı"
MUTLAK BİR (sıfır içermez).
"sonra o canlıdan onun eşini vücuda
getirdi"
(1
ve 0 binary sistemi)
Neden
tek canlıdan yarattı? Çünkü ALLAH
TEKDİR ve S U
R E T İ N D E yarattı.
Neden ayrıca EŞİNİ
çıkardı? 1 tek sayı artı iki sayı eşittir 3 (xx,
xy, yy) (00, 01, 11).
"ve sizin için davarlardan sekiz çift
indirdi."
8
ve çifti 16 sayısını hatırladınız mı?
(Dörtlü grup 15+0 sayısı=16)
"Sizi annelerinizin karınlarında üç
karanlık içinde, bir yaratılıştan sonra (bir başka)
yaratılışa (dönüştürüp) yaratmaktadır."
Allah'ın
indi olan RAHİMDE
>>>>>>>>>>>>> 3 Karanlık (xx, xy,
yy). Yaratılıştan yaratılışa. (EVRİM'in tamamı >>>
Tek hücreli olan aşılanmış yumurtadan başlayarak, en
gelişmiş olan insana kadar.)
Aşılanmış
yumurta neden TEK hücredir? Çünkü
over içinde bir tek sarmal/anneden ve aşıyla bir de babadan tek bir
tel sarmal gelir. Bunlar ÇİFT
olmadan üretme ve tek hücreli olmanın reel anlamını
başlatamazlar.
Bunlar
bölünür ve küresel kümeleşir, derken birden NEFSİN şeklini (Böcek, insan vb.) alarak yani HÜCRE göçü ile temel biçimine geçer.
Orada
EVRİM vardır dedim. Bu
evrimi bir daha hatırlatayım:
1.
Cinler yeryüzünün halifesi iken, dünya ateştop idi. Hiçbir biyolojik
(maddi canlı) yaşayamazdı.
2.
Cinler besini metan amonyak vb. olan atmosferden alıyorlardı. Yani
ilkel atmosfer sadece idrar ve üre asitleri biçimindeydi.
3.
Cinler dışkı olarak bildiğimiz A, G, C, T nükleik
asitlerini bırakıyorlardı.
(Miller
deneyinde Enerji=Cin; diğerleri Adenin, Guanin, Cytosin ve Timin de
dışkıları.nMiller elektrik deşarjıyla, metan
amonyak, karbondioksit ve subuharı olan ilkel atmosferden bu dört protein
bazını oluşturmuştur.) Oluşan
şeyin adı CİN DIŞKISIDIR
Ama bu:
4.
Organik yaşamın başlangıcıdır.
5.
Giderek enzymler bu proteinleri milyarlarca deneyle birleştirdiler.
6.
Azrail dünyadan bu bileşimleri aldı ve Cennet'e getirdi. (Neden
Azrail? Çünkü hayatı alacak olan odur, bunun için hayatı baştan
vermelidir -ki geri alsın-.)
7.
Bu dünya ithal malı olan toprak ile DİRİ
olan (Adem diyelim) çamur (Salsal diye geçen Kur'an şifresi). Yani AGCT çamuru >>>>>>BALÇIK kurutuldu
>>>>>>> lk sarmal oluştu.
Kurutuldudan
kasıt veya pişirmekten maksat şu: Organik hayat'tan BİYOLOJİK hayat
çıktı.
İlk
varlık öyle beklerken,
8.
Dünyaya ilk tekhücreli yaşam aşılanmış oldu. Adem'in
panspermiasından DÜNYADA ilk
biyolojik hayat başladı.
9.
Bu cinler için şaşırtıcıydı, çünkü cinlerin
dışkıları CANLANMIŞ
ürüyorlardı. Tek hücreli olduklarından da görünmüyorlardı.
10.
Daha sonra çok hücreli ilkel canlılar dönemleri başladı. Cinler
bunları şiddetle yok ediyorlardı. Dünyada jeolojik zamanlarda
böyle yoketmeler başlarken, dünya da bir yandan soğuyordu.
11.
Buna bağlı olarak Cinler, o varlıklara ihtiyaç duydular.
Çünkü,
bu canlıların dışkıları, cinlerin NEFİS YEMEĞİ ve gıdasıydı.Yani kendi
dışkıları canlanıp kendilerine YİYECEK olduran bir tür hizmetçiydi. Bu canlılara
dokunmadılar. Çünkü kendilerine ilkel atmosferi >>>>>>
İdrar içindeki metan amonyak, su ve karbondioksidi veriyorlardı.
(Bitkiler gece CO2
üretir)
Bunların
dışkıları (Ğaytaları) da cinlerin vitamini olan ÜRE asitlerinin tamamını
veriyordu.
(Cinler
ve Deccal arasındaki benzerliğe dikkat ediniz.)
<> Bu
yoketme işlemini nasıl yapıyorlardı?
(Cin
çarpar >>>> Elektrik deşarjı ve ısı bir hücreyi
öldürür.
12.
Canlılar bir halden bir hale EVRİMLEŞİYORLARDI.
Yani DİRİ olan insan henüz
çamurun kurutulması aşamasındayken, dünyada bunlar oluyordu.
13.
Sonunda Maymun, Yunus balığı vb. aşamasına gelindi.
14.
İzleyerek yeryüzünün asıl canlıları sahipleri olan Mecüc
(bitkisel varlıklar) ile Yecüc (Hayvansal varlıklar)
yaratıldığında evrim durdu dünyada...
Ama
Cennet'te durmadı. Allah o balçığa ruhundan ÜFLEDİ, balçık kalkıp oturuverdi! Sonrasını
biliyorsunuz, ondan bir çift yarattı + yy ile üçledi.
15.
Böylece xx ve xy ciftleri yeryüzüne sürgün gönderildiler.
Aslında
EVRİMİ yukarıda
oluşturan DİRİ idi.
(mesela Adem denen entegre insan)
Aşağıda/dünyadaki
evrim ise bunun İZDÜŞÜMÜ
ve TALİMİNDEN başka
bir şey değildi? Yani insan EVRİM
sonucu dünyada ortaya çıktığının tersine, EVRİM insan ile başladı.
Cennet
ortamında bir günün bin yıl hatta 50 bin yıl olduğunu
biliyoruz. Balçık orada dirilene kadar, yeryüzünde TÜM EVRİM
bitmişti. Bu nedenle ayette >>>>> HALDEN HALE geçirdik
sizi derken, CENİN (Embrio,
Genon, genom ve GNOM) evrelerini
anlatmaktadır.
"Sizi bir tek canlıdan yarattı.
Sonra o canlıdan onun eşini vücuda getirdi. Ve sizin için davarlardan
sekiz çift indirdi. Sizi annelerinizin karınlarında üç karanlık
içinde, bir yaratılıştan sonra (bir başka)
yaratılışa (dönüştürüp) yaratmaktadır. İşte
Allah! Budur sizin Rabbiniz!"
Yukarıdaki
ayette CANLI kelimesinin ARAPÇASI nedir?
"bir tek canlıdan yarattı"
tek
canlı=Pan spermia.
<> Nefs;
"Halekaküm min nefsiv vahıdetin"
Evet,
NEFS. Bunu açalım:
Kirlian
fotoğraflamasını biliyorsunuz. O bizim ENERJİ bedenimizin resmidir >>>>> NEFS.
NEFS evrende sadece
enerji (cinler), madde (canlılar), E=mc² eşdeğerliliği
uyarınca bu iki takımda vardır. Yani nefs, cinlerin BEDENİDİR. Bizde onların
BEDENİ >>>>>>
ARA yüz/Nefs olarak vardır + MADDİ BEDEN (ceset) içeririz.
(Melekleri saymazsak) NEFSİ OLMAYAN HİÇBİR ŞEY CANLI
>>> DİRİ
değildir. Hurilerin de NEFSİ
vardır. Deccal'in de ve Y-Mecüclerin de... Yani DİRİ olan şey. (Melekler Takyondur, nefs
ışık hızını aşamadığından
meleklerin nefsi yoktur, ama bilinçlidirler.)
<>
Çıplak gözle görülebilirler mi?
O
resimleri Kirlian photography diye arattığında göreceksin. Gördüğün
ışımanın adı NEFS'dir.
Nefs
ARAYÜZ bedendir ve enerjidir.
Saçakları vardır, renkleri ve psikolojik formasyonları
vardır. Holografik hafızası vardır.
Nefs
denen biyoelektromagnetik beden bizim ideogram (sizin thoughtgraf
dediğiniz) düşünce (takyon) formlarını alıp bize
ileten bir ARAYÜZ (interface)dir.
<>
Parlayabiliyor da.
Evet,
çünkü ENERJİ...
Onu
diğer enerjiler gibi bize açıkça göstermekten alıkoyan şey,
bu enerjinin bize ışıması yerine ZAMAN ENERJİSİ
olarak kendini tüketmesi... Yani nefs zaman enerjisini harcayıp ÖLECEĞİNİ bilmektedir.
En büyük nefsani korkusu budur. (Ayet >>> Külli N E F S ün zaikatül MEWT)
Eğer
zaman olmasaydı, NEFSİMİZ
fluerasant ampulü gibi her yerde parlayacaktı. Bu enerji ölüm anında
ultraviyole ışınlarına dönmekte ve bir kerede
çıkmaktadır. UV için bu
özel durum dışında, NEFS'in
ışıması zaman enerjisi (Zilzal) biçiminde GÖRÜNMEDEN yayılmaktadır.
NEDEN? Çünkü: ENERJİ ışık
hızıyla gitmek zorunda! Ama BEDEN
ile birlikte olduğundan, bunu yapamıyor. O zaman kendisini ZAMAN içine yayıyor. Yani şu
anda parlamıyor, zaman içindeki continuum denen sürekliliklerden bir
zamanda parlıyor.
Pekiyi
bu resimleri çekiyoruz ve ışıdığını
görüyoruz, bu nasıl oluyor?
Çünkü:
Çektiğin resimler nefsin bizzatihi resmi değil; GİRİŞİM (İnterface) saçakları veya
renkleri veya ışıması; interferens diye de biliniyor.
İnterference
nedir? Lütfen arar mısınız? Sözlük anlamı da olabilir.
<> karışma, engellenme, parazit
<> girişim
<> ara yüz
Böylece
iki şeyin birbirine GİRİŞİM'inin
verdiği SINIR parazitleri olan
girişim görüntüleridir. Gördüğümüz yine NEFS değildir, ama onun GÖSTERGESİDİR.
İndikatör ve solüsyonudur.
Eğer
Nefsi direkt (girişimsiz) görebilseydik, zaten NEFS cinlerin de bedeni olduğundan cinleri de görürdük.
Bizim
nefsimiz CESEDİMİZİN
yörüngesinde lokalize olmuştur. Ama cinlerinki öyle değildir. Lineer
olarak zaman üzerinde genleşerek akar. Bu yüzden cin
fotoğrafçılığı için mutlak soğuk deneyleri
gerekiyor. (Işık hızını dondurma deneyleri)
Şöyle
de diyebiliriz: Quantlar, mesela foton veya elektron; elektron bir
çekirdeğe (cesede) bağlanırsa lokalize olmuştur ve
parçacık gibidir. Aynı elektron Katod (beta)
ışıması biçiminde olunca iyonize ve kanal
ışını haline gelir. Yani uzay zamanda parçacık
değil de dalgacık olarak hareket eder.
Cinlerin
nefsi bu İKİNCİSİ
ile örneksenir. Onun için cin fotoğrafçılığı ZORDUR.
Benim
nefsim benim ZAMANIMA
bağlı, ama cinlerinki lineer kanal ışını
olduğundan, bağlı olacağı bir çekirdek yoktur, zaman
içinde hızlı akarlar (yani zamanları bize göre çok
yavaştır.) (İkizler çelişkisini
hatırlayınız)
Böylece
NEFS ile ilgili soruları da
yanıtladım. Gelelim cinlerin bedeni=Nefsine.
Bizim
nefsimizin bir adı var=DİRİ (organik ve
biyolojik olarak diri maddi beden) Buna Kur'an'da SALSAL deniyor. Hayatın sulardan başladığı
anlamında.
Sulardan
süzülen balçık (ilkel atmosfer AGCT
plazması öncesi metan amonyak su ve CO2) ve bunun
kurutulması (Miller'in elektrik vermesi) sonucu oluşan SARMALLAR!
Cinlerin
NEFSİNE de çok iyi
bildiğimiz bir kelime olan CAN
diyoruz. (Canım çekti derken kastettiğimiz)
Kur'an'da,
mesela Rahman suresinde CANN'ı
da dumansız (elektrik gibi) zehirli (radyoaktif) ve her mesammata yani
alfa beta gamma gibi maddeyi geçen bir Nar(enerji)dan yarattı.
CANN iki N ile
yazıldığından, hem NEFS,
hem de Cin kelimesinin ÇOĞULU,
hem de Sanskrit dillerinde RUH=Can
olarak kullanılmaktadır. (Farsça Can, canan vb.)
Ayetteki
tanım >>> KİRLİAN
fotoğrafçılığını da ÖNCEDEN haber vermektedir.
(Ayeti
yazar mısınız ltf. Rahman suresinde.)
<>
15-Hicr/27: Ve Cann'ı da daha önce 'nüfuz eden kavurucu'
ateşten yaratmıştık. = vel
canne halaknahü min kablü min naris semum
<>
55-Rahman/15: Cann'ı da 'yalın-dumansız bir
ateşten' yarattı. = ve halakal canne min maricin min nar
Gördüğünüz
gibi mesemme >>>>>> Nüfuz eden radyoaktif elektron (beta)
ışını + Gamma fotonlarıdır. Mesemme/mesamat
çoooook küçük uzay aralığı, derimizin havaalan gözenekleri gibi
gözle görülmeyen küçük çapta uzaycıklardır.
Buradan
da ATOMALTI alem haber
verilmiştir. Tabi radyasyon ışımalarının
tamamı da...
Cenin
kelime de CeNiN >> CaNN ile
ilgilidir. Dikkat ederseniz bir kaç türlü yazdım.
Embrio
bildiğimiz anlamı. Bunun dışında Genom ve Genon ve de GNOM dedim. Geleceğin parabiyoloji
bilim dalında bu üç kelime çok önemlidir.
Gen'den
gelen genomu zaten biliyorsunuz. Ama Genon (Cin Cenini) ile Genome (Nominal
olan Binome gibi genom) farklıdır. Genone'dan BABY doğar; Bunun olgununa Genom veya kısaca GNOM denir.
(Gnom için search ltf.) Ben de hüplemeye gider.
Geldim.
Gnome bulamadık mı? GNOM
başlığı altında arayınız.
[] http://web.archive.org/web/20030528154407/http://www.fairiecollection.com/doyle/doyle.html
Fairy=Peri
değil.
<> www.astronautix.com/lvs/gnom.htm
<> http://www.embl-hamburg.de/ExternalInfo/Research/Sax/gnom.html
Linkler
GNOM adı verilmiş bilimsel
veriler. Ama gnom yok içlerinde. Benim dediğim goullies'lerden CİNLER. GNOM meşhuuuuur bir kelimedir, nasıl bulamıyoruz
yine hayret ettim. Link yok mu? Gnome de oluyor.
<> Gnome
(Etymology: French, from New Latin gnomus) Date: 1712: 1: an ageless and often
deformed dwarf of folklore who lives in the earth and usually guards treasure;
2: an elemental being in the theory of Paracelsus that inhabits earth
Resim
var mı? Örnek bir resim verirseniz tek bir link yeterli.
[] http://web.archive.org/web/20031206070954/http://gag.dk/Store/113.htm
O
maske, canlıları da çekilebiliyor. Bunu etüde alırsak çok
sayıda gnom resmi var.
[] https://www.google.com/search?q=gnom+creature&tbm=isch
Bunlara
en yakın cin ırkına da Goullie (Gülyabani) deniyor veya ghoulli.
Al GOL (umacı) takım
yıldızı da var. Türkçede Gulyabani diye linklerde olabilir.
<> ghoul
<>
Yüzüklerin Efendisi filminde bolca yer verilmiş.
Evet
çünkü bu yaratıklar gerçekten var.
[] https://www.google.com/search?q=ghoul+creature&tbm=isch
Konunun
en en en başı Daniel idi. Onun REML
(Aslı NEML) remilinin Kur'an'a
nasıl transfer olduğu idi. Bu konuyu unutmaksızın, izleyen
chat'te ZEBUR ile birlikte sonuca
bağlayacağım...
Bugünkü
evren(ler) turumuz bu kadar. Çünkü öğlen 14.00'den beri Chat başındayım.
Kalıbı biraz dinlendirmeliyim. (Biraz diyorum, temelli dinlendirmek
mezarda oluyor.)
<> Gitmeden,
bizim mail mail grubdaki resim, Ay'daki büst o resim mi, yoksa Marsta mı o
tepe?
Onu
anlattım. BÜST diye Kur'an'da
(Cinlerin kur'anında) yazılı. Ama dediğim gibi bu dilin
içinde sanskritçe olmadığından TAM anlayamıyorum. Ya o dağı
oydular/biçimlendirdiler veya Gömeç'deki Atatürk tepesi gibi TESADÜFİ bir olay. Dağ
tıpkı Atatürk biçiminde.
<> Çünkü
web'de; "Mars'ta hayat var" diyen hadisçiler o resmi gösteriyorlar.
Elimizde
AY'daki BÜST olarak tek o resim var, çünkü
Ay'ın tamamının resmi çekildi. Benzeri yok. Tek o var! Gölge
nereden vurursa vursun, göz, burun, ağız ve yüz hiç kaybolmuyor.
Belki çok daha mükemmel bir şeydi ama, milyar yıllarda aşınma
ve deformasyon olmuştur.
Yani
BÜST olduğuna göre, çok daha MÜKEMMEL bir şey
olmalıydı. Mars'ta da var buna benzer bir şey. Gerçekten var.
İkisi ayrı şeyler. Marsdakiler PİRAMİD dağlar biçiminde.
Resimlere
bir ara bakarım ve sonucu yazarım. Şimdi herkes uykusuzluktan
şikayetçi. Onun için geronimoooooooo dememi dört gözle bekliyorlar
-nezaket icabı-.
Dedim
bile. Bye. RZİ.
<>
Yaklaşık 14 saattir yazıyorsunuz. Teşekkür ederiz, harika
bilgiler için.
Sizler
Harikasınız.
<>
Zülkarneyn 16 good bye
:) Bye-bye.
<>
hayırlı geceler hocam