HANS von AIBERG'İN YENİ YAZILARI - 64 :

“Öğretmenler Günü”

Selam ve selam Hanifcandaşlar.

Öğretmenler günü ya da muAlLİMler günü...

Alim olmak son nefeste bildirilir, ANCAK: Muallim olmak HER NEFESTE bildirilir. Alim Allah'ın Alimlerinin Muallimleri ise VEKALETEN öğretmenlerdir. Okuma yazma öğreten öğretmenim seni gözyaşıyla anıyorum. Toprağın bol olsun-ki HANS bu satırları yazıyor SAYENDE!

Ve seni yaratan ALLAH'A kurban olayım ey öğretmenim. O benim MÜREBBİM olan RABB’İM, terbiye edenim. Nasıl terbiye oldum? OKU dedi okudum, onun adıyla. Muallaktan ALAK'a geldim onun iradesiyle. Cinler, melekler, hayvanlar ve bitkiler ümmidir okuyamaz. Bana insan olma ayrıcalığını veren kerem sahibi Rabb’imin emriyle önce SÖZLÜ olarak bir tarih öncesi aşama yaşadım. Sonra da KALEM ile tarihi başlattım. Ben insanım, ben masum değilim, ben insanım, görevim Rabb’imi bilmek. O bildirdi, o bilmediğimi öğretti, çağlar boyunca.

NUN: Noktasal-mürekkep/rızk ya da kaderin kazası.

KALEM: Hazne/Rızk ikmal kablosu olan Hablilverid.

Levhi Mahfuz: ANA KİTAP/ünite-münderecat.

KÜRSİ: Muallimin bulunduğu makam.

Selam öğretmenim selam! Satır satır bana ezberlettiklerine elime tutuşturduğun kaleme... Ben OKUR-YAZARIM (Maymunlar değil), SAYENDE ÖĞRETMENİM. Meğer Fatiha'da bir OKUL tasviri varmış! Bir öğretmen/okutan bir öğrenci/okuyan bir okunacak olan/okuduğum kitap yazdığım defter, bir de öğretmenimin şeref kürsüsünden oluşmuş OKUL!

Rabbi zıdni ilmi!

 

26 Kasım 2002