HANS von AIBERG'İN YENİ YAZILARI - 44 :

"Kitaplar"

Selam ve selam Hanifcandaşlar

Deniyor ki:

_______________________________________________________

Sayfa 156

> Evliyaların (dikkatinizi çekiyorum Sayın Aiberg Evliya da demiyor. Evliyaların diyor yani çoğul kulllanıyor) yukarı alemleri gözle müşahede etmelerine karşılık...

Sayfa 201

> ARİFLER ,tasavvuf felsefesi ve mana sanatının aşıkları,mürşidleri (insiyatör),Velileri, (Allah dostları) kapsamındakilerdir. Manacı felsefe ehli ismi üzerinde "Metaryalist maddeci değil; spirtüalist, maneviyatçı, ruhiyatçı ve hatta kerametçi (majik-parapsikolojist) Allah dostlarıdır.

> ...........İşte Yunus şiirleriyle işte Mevlana ve cerrahi meşkiyle Hakk aşığıdır.

> ...........Kimi Piri Reis gibi dünyaya tepeden bakar Kimi Mevlana Halid'dir.

_______________________________________________________

 

Yukarıdaki paragraf KORSAN bir baskıya aittir. Orijinal kitabımda tam anlamıyla şu biçimde yer almaktadır. (Birinci ve 7.baskılara kadar).

Orijinali şöyledir:  

Hadisini kendilerine "Üstünlük simgesi" olarak yamayan cahil ve ahmak zihniyete göre evliyalık (Veliler) kurumu ihdas edilmiş, Allah ve kendileri arasına üçüncü tekil ve çoğul şahısları ARACI koydurtmuşlardır. "Şeyhi olmayanın şeyhi şeytandır" diyerek, yine Resulullah ve Aracısız (Laik) müslümanlar dışındaki "Hafifmeşreb" müslümanları tuzağa düşürmüşlerdir.

Allah elçisi olamadıklarından kendilerine "Evliyalar" demişlerdir. (Aslı veliler olacaktır.) Evliyalık kendilerine yakıştırdıkları bir kurumdur. Oysa gerçek mana (Gönül ve aşk ehli erenler) yukarı alemleri müşahede etmekteydiler. Diğerleri evliya menkıbeleri yaratırken gerçek Allah dostlarına susmak düşmüştür.

"İlim ehli alimlerin bin tanesinden üstün olduğunu sanan ARİFLER ve onların tasavvuf felsefesi, gerçek mana sanatının aşıklarını iftiralarla yok etmeye çalışıp yerlerine kendi mürşidlerini (insiyatör), olmayan Velilerini,(sözde Allah dostları) kapsamına almışlardır.

Manacı felsefe ehli ismi üzerinde "Metaryalist maddeci değil; spirtüalist, maneviyatçı, ruhiyatçı ve hatta kerametçi (majik- parapsikolojist)Allah dostlarıdır. Ama onların hiçbiri kendilerini evliya olarak yutturmadılar sevgideğer okurlar...

...........Anadolu erenlerinin kökeni Yezevizade Ahmed Hoca'dır. O gerçek bir hak aşağıdır....İşte Yunus şiirleriyle işte Mevlana ve cerrahi meşkiyle Hakk aşığıdır.

> ...........Kimi Piri Reis gibi dünyaya tepeden bakar Kimi Mevlana Halid'dir.

(Bu son cümle Anadolu erenlerin tanımıdır, nokta nokta konarak içinden işine gelen cımbızla seçilmiş! Yine aynı yöntemle).

Sayfa 203 (Bendeki kitaplarda 209)

> Peygamber olmayan "Allah dostları ise Kuranda "Veli" olarak tanımlanmışlardır.Veli kategorisine girenlerin arifler ve alimler olduğunu Kuran ve muteber hadisler bildiriyor..."

diye bir tek ifade yoktur. Aslı şöyledir:

"Hatemül Enbiya...ayetiyle, peygamberlik kurumu bitirildiği için, artık peygamber olmaktan ümidini kesmek zorunda kalan mezheb tacirleri ve Cennet'in tapusunu satan ruhbanları, Allah'ın adı olan AL-WELİYY adını gaspederek, "Allah dostu" diye Kur'an'dan çalmışlar, sayıları çok olduğu içindir ki, "Allah dostları=Veliler" olarak Alimlerin karşısına çıkmışlardır. Bunun muteberliği Kur'an'dan değil, sahih diye uydurdukları hadislerindendir.

Bir çok kitabımın yeni baskılarında bu çifte standartlar beni bağlamamaktadır.

Örneğin ikinci cildin birinci baskısında benim "İslam dininden Sünnetullah mezhebinden, Hanif milletten ve Mevlana Halidi Bağdadi bağlantısından olduğum Apaçık yazılıdır. Ancak gelen itirazlar üzerine ve bana sorulmadan, sonraki baskılarda şöyle yazılmıştır: "İslam-Sünnilik-Hanefilik ve Mevlevilik zincirini izleyen yazarımız..."

Dünyada Far Öer diye bir ülke vardır. (Türk milli takımıyla da karşılaştı ve berabere kaldılar) Ama bu ülke KİTAPLARIMA kendi kaleminden yazan yayınevi sahibi yobaz ve cahil birilerinin bilgisi dahilinde olmadığından ve tüm Atlas Ansiklopedilerde arayıp bulamadıkları için bu ülkenin yerine "Skandinav asıllı..." demişlerdir ve hatta daha "Sempatik olsun diye" beni Alman yapmışlardır. Adıma da Muhammed ismini eklemişlerdir (İsimler mahkeme kararıyla alınır, siz bana resmi isim veremezsiniz).

Tüm kitaplarımda "Bilim ve din birliktedir, aynı şeydir" dediğim halde, Sonsuzluk kulesi birinci ciloir "Düzenlenmiş yeni baskısı" olan cırtlak yeşil kapaklı kitap ise daha takdim yazısında: "Dinin bilime ihtiyacı mı vardı?...." diye başlamaktadır. Ve kitabın yazarı ben değil; "The Zigzag Group" olarak sunulmuştur. Resmimi ve Müfide Atalay "Annem"e Fatiha isteyen o bölümü kaldırdıklarından başka, kitabın yazarı "Ben" öznesini kullanmamakta ve "Biz" demektedir. Zaman Gezmenleri" tamamen benim notlarımdır. Ama sanki ben yazmamışım gibi lanse edilmiş, ancak uyarı üzerine "Baz kitap Hans Aiberg'indir" denmiştir.

Far Öer adlı bir bağımsız ülkeden haberi olmayan; Mevlana Halidi Bağdadi diye birini HİÇ duymadığı için yerine Mevlana Celaleddin Rumi'yi yazan; Sünnetullah ile Yezidi mezhebini karıştıran; Hanif ile Hanefi kelimesini AYNI sanıp, benim hata yaptığımı düşünerek İMLA düzelten(!) Bu Kolej okumuş yayınevi sahiplerinde mi bu çelişkiler!..

Bu yığınla çelişki BENDE Mİ? Yoksa kitaplarımda kendi kalemlerini oynatan üstelik Üniversite okumuş SÜFYANİ yayınevi sahiplerinde mi? Bir yazarın cümleleriyle diledikleri gibi oynayanlarda mı? Ve daha sayısız çelişki de bu yüzden bulabilirsiniz. Unutulmasın ki bunlar KORSAN yani kalpazan kitaplardır. Artık böyle şeylere muhal verilmemesi için, kitaplarımızın önceki, şimdi ve sonraki tüm baskıları ABD'de basılacaktır. (Allah İnşaa)

Bu şirketin 78 ortağı (ben değilim) tüm eserlerimi, buluşlarımı ve ürünlerimi devraldıklarından, böyle yanlışlara yer verilmeyecektir.

Hoşça-Dostça Hanifçe!

 

20 Mart 2002