Chat n° 237 - Tarih: 28 temmuz 2004

Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [ ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg'e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.

Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.

 

<> slm slm kaptan, hoş geldiniz

 

ss

 

[] Kaptan yanlışlıkla kanaldan atıldı, tekrar bağlandı

<> özür dilerim, hata yaptım

 

Önemli değil, bunlar modern çağın cilveleri :) Başkanım özür dilemeyiniz, siz başkansınız. Asıl ben özür dilerim.

 

<> sizi yordum efendim, zaten yorgunsunuz

 

Her kul HATA için yaratılmıştır, ki Allah'tan bağışlamasını dilemesi için. Keşke ben çok hata yapsam da çok tevbe etsem. Kul kula tevbe etmez. Kul Allah'a tevbe eder.

Allah başımıza bir bela sardı: NEDEN sonuç, yani bir sıralama verdi.

NEDENİNİ bilemediğimiz sonucunu ise sadece Allah'ın bildiği bu dünyada (Gelecek+ĞAYB, sadece Allah'ımız bilir) Ğayb'ı bildirmez (Ğayb sadece Levh'tedir). Ama dilerse geleceği bildirir, dilerse o geleceği bir daha yazar. (Musa katil olmaz, Hızır çocuğu öldürmez, Yuşa hayırlı evlat olur vb.) Bu kez yeni bir gelecek oluşur.

TEVBE demek bu yeni geleceğin GEÇMİŞİNİN AFFI'dır. (Biraz felsefi oldu ama, ne demek istediğim aşikar.)

HATA bizim içindir. BİZ  H A T A  yaptıkça beşerizdir. O kadar daha çok Allah'ımıza yöneliriz. Yönelmenin diğer adı Kur'an'da HEP ALLAH'I zikrederler kelimesidir.

Tesbih ile zikir değil bu! Tesbih'in saatleri vardır. Ama zikrin -Allah'ı anmanın- saatleri yoktur, pozisyonları yoktur (Yanüstü, sırtüstü, yüzüstü vb.), engeli de yoktur.

 

<> 3-Ali İmran/191: Aklı ve gönlü işletenler o kişilerdir ki, ayakta, otururken, yan yatarken hep Allah'ı zikrederler; göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler: "Ey Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın. Şanın yücedir senin. Ateş azabından koru bizi."

 

(Tuvalette veya boy abdestsiz bile Allah zikredilir. Rabbimizin İKİ tip kulu yoktur, her biri mutlaka kuludur.)

Bizleri tuvalette bulunmak veya boy abdestsiz olmak ALLAH ZİKRİNDEN alıkoyamaz. Ya tuvalette o an ölüyorsam?

Zaten boy abdesti ASLA mazeret değil. Ben sürekli  T E Y E M M Ü M  halindeyim. Boy abdestsiz bir dakika bile gezdiğimi hatırlamam.

Temizliğin şartı SU değildir. Temizliğin şartı TOPRAKLANMADIR (Ground). Faz denen elektrik artısı TOPRAKLANARAK teyemmüm alır, boy abdesti alır.

Dışımız için SU gereklidir, içimiz ise (tükürük, kusmuk, gaita, idrar vb.) zaten TEMİZLİK >>> SU istemez. Ammmmaaaaaaaaa  T E Y E M M Ü M  ister illa ki!

Barsaklarınızı yıkayabilir misiniz? EVET

Nasıl? Teyemmüm ile! OK?

 

<> ok

<> Kur'an'a "TAHAR'lanmışlardan başkası messedemez."

 

Evet TAHAR (Taharet) kelimesini bir daha klasik açalım:

1. Hadesten taharet

2. Necasetten taharet

Birinci için Teyemmüm, ikinci için SU gerekli. Necis=görünür pislik. OK?

 

<> ok

 

Müslüman gençlerin değil günlerce aylarca bile BOY ABDESTSİZ gezmesinin nedeni  T E Y E M M Ü M  'e ambargo konmasıdır.

Teyemmüm ile bayan peryodları bile GİDERİLİR, yani namazı kılamıyorum BAHANESİ kalmaz. Bugüne kadar bayanları günlerce BEKLETTİLER, namaz kıldırmadılar, kandırdılar >>> "Size namaz düşmez, CUMAYA GİTMEYİN >>> ERKEK İŞİDİR!"

Kandırdılar, kandırlar, lanet olsun kandırdılar.

İslamın tüm Ortodoksları ve Katolikleri sizleri kandırdılar.

Namazdan kaçınılmaz. Namazdan bir tek şekilde kaçınabilirsiniz: KUR'AN okunuyor ve yorumlanıyorsa... Kur'an okunuyor şimdi: Namaz kılamazsınız!!!!!

Kur'an'ı Arapça okumayı kastetmiyorum. Şu anda teyemmüm ayetlerini okuyoruz. (Yorum da okuma biçimidir.) Ayet namazdan daha önemlidir. Eğer namaz kılarsanız, Teyemmüm denen JOKER abdesti anlamamış dinlememiş olurdunuz. (Yenilere özellikle yineliyorum)

 

***

 

NATO bitti. Sapanca'da YNÖ'nün peşinde El Kaide'nin şubesi (Hizbullah TR) ve benim peşimde Gümüldür'de. El Kaide, adım adım izlediler ve tuzağa düşürüldüler. Bunun için Mobayl yaşadım. Bu uzadıkça uzadı ve masrafı büyüttü. (Yeni tlf. hatları elk. açtırmaları vb.) ve bununla başa çıkamadım, ara vermek zorunda kaldım. (Sayenizde ödedik)

Böylece Carlos Miguel Allende'lerin GİZLİLİĞİNİ koruduğunuz için, onların GİZLİ kalmasını sağladığınız için, geleceğin size bin minneti ve selamı var. Sonsuz teşekkürü var.

Ama bir tek sitemi var: Nasıl olur da geleceğin  H A A N İ F  (mini levhi mahfuz) bilgisayarını bir tek insan bu kadar kolay etkileyebiliyor?

Bunu halen üzerimizden atamıyoruz. Gelecekte PANİK yaşandı. Biz bu kadar kolay AV olabilir miydik? Sonra bunun SONUCU yanıtı geldi: Allah'ın izniyle AMG ve AH gibiler "Ebi leheb" kategorisine alındılar.

Efendimizin savaşlarını anımsayınız: Bedir, Uhud ve Hendek gibi (Ğazveler).

Bedir >>> DÜZLÜK.

UHUD >>> TÜMSEK.

HENDEK >>>> ÇUKUR.

Tümsek bize yaramıyor. Düzlük ve Çukur (vadi) iyi ama Cebel yaramıyor!!!!

Uhud'da ne oldu candaşlar??? (Sizlere sorudur.)

 

<> Gaflet :(

 

Ve nedenlerini açıklayabilir misiniz?

 

<> Okçular ihanet etti.

 

G A N İ M E T  !

 

<> Dünyaya tamah?

<> Emre uymadılar.

 

Hepiniz doğru yorumladınız.

İçimizde sivri (okçu) kişiler vardı. Hiç kuşkulanmayacağınız önderler... KURUCULAR... (Mitrea, Bohr vb.) Ve kurucu gafiller!...

Biz UHUD dağının bozgununa uğradık. Güvenlik duvarı kurmadık. Uyarıları ciddiye almadık. Şifreleri kafadan atıp unuttuk. Önlem alamadık.

Oysa yazdığımız ANINDA okunuyordu!!!!! Şimdi UHUD'lu olduk ya, Anında değil; bilmem kaç barajdan sonra okunuyor.

Millennium'da BEDİR aslanlarıydık. Sonra basit bir Hacker akınında UHUD bozgununa uğradık.

Üstelik bu Hackerleri TANIDIĞIMIZ HALDE hiçbir şey yapamadık. Adresleri belliydi, her şeyleri belliydi, ama durmadan HANNAS olarak Hunnes'e saldırdılar. Biri Türktelekom İzmir'de, diğeri Özel bir yazılım şirketi (İzmir) ve kabak gibi belliydiler. AMG iyot gibi açıktaydı. Hiçbir şey yapamadık.

Halen de hempaları orada burada aleyhimize yazıp duruyorlar. [K]'nin sitesini mahkeme kararıyla (FBI) iptal ettirdiler. Ama adam kendi sitemizde resmimin üzerine "Sahtekar" diye damgayı vurmuş ve bu SUÇ değilmiş gibi hiçbir şey yapamıyoruz. Asıl o siteyi FBI'ın yok etmesi gerekirdi! Haksız mıyım????

 

<> Asla!

 

[S] Sen kaç para teklif ettin kanal 7 şarlatanına?

 

<s> İftira! BÜYÜK İFTİRA. PARA FALAN TEKLİF ETMEDİM.

<> iftira olduğunu çok iyi biliyoruz kaptanım

 

Ama o İHALECİ alçağa, hep onbinlerce dollar zaten teklif edildi ve de ALDI. O bir ihale takipçisidir. [S] maaşını teklif ettinse, o para çerez bile olmaz bu EYYAMCI namussuzlara.

Zavallı [S] maaşından başka neyin var senin? (İnfakları kendime sayıyorum izninizle) Hükümet YÖK ile kavga ediyor diye, sen DERS ÜCRETLERİNİ BİLE alamadın. (Ek ders ücretleri bekliyor) Üniversitelere verilen ödenekler kesildi. Tıpkı TC DDY'ye verilen ödenekler gibi SIFIRLANDI.

 

<s> doğru

 

Trenler devrildi. Tren rayları ihalesini şimdi yeni damat Albayrak'a verecekler. İyi uykular Türkiye! Damat bey balayından dönünce umarım raylar yenilenir, daha az insan ölür! Gidi sizi makinistler, viraj alamadınız ha?

Hızlı tren yolunda  V İ R A J  diye bir şey  O L A M A Z  ! Cetvelle çizilmiş gibidir. (Japonya [Maglev] vb.'lerini araştırınız). VİRAJ ha?????????

 

<> Viraj yarıçapı min 3km olmalıymış. Bizde 200 m

 

[Maglev] trenlerde VİRAJ lafının V si bile olamaz. Düz hat çizilir. Köprüler tüneller yapılır, cetvel ile çizmiş gibi gidersin.

Aşağılık makinistler, bunlar hükümetin düşmanı. Bunlar hükümeti düşürmek için sokulmuş ajanlar :))) Ne kadar makinist varsa hepsini toplayacaksın Sultan Ahmet meydanına, sonra ibret olsun diye asacaksın. Bak bakalım bir daha kaza olur mu?

 

<> :))

 

Yeni bir konu: Ben 9 Temmuz ardından Fiziki dünya ile temas ettim. Yeşil dünyada (Cennet gibi) sıcak soğuk kavramı yoktur. (Bunun üstü olan ahırette sıcak vardır)

Uzuuun bir yeşil tutkal molasından sonra inanılmaz bir Temmuz sıcağına çıktım. Bu beni çarptı, kusma, başdönmesi, bitkinlik ve hayati bir iki krize girdim. Onu da atlattım.

9 Temmuz neydi? WOV idi. (Öncekiler WOW=Owerwrite ve WOR=Read idi). Şimdi ise WOV, yani OVERVİEW denen bir milatyuma girdik. Türkçelerini sırayla yazar mısınız?

 

<> WOR: Oku, WOW: Yaz, WOV: Gözden geçir.

<> Yazmak, Okumak, Görmek (Seyretmek)

 

Evet, GÖZDEN GEÇİRMEK durumundayız. Üzerine yazdık. Üzerine yazılanı okuduk. (Çin'deki alay, Taiwan ve Ummul Qaiwan vb. hatırlayınız).

A ve B'lerden bir AB oluşturduk, ama son aşama şuydu: Ektiğini biçmek, yani gözden geçirmek.

İşte bu sonuncu aşamada şeytanın eli ayağı tutuşmuş oluyor, vargücüyle yükleniyor.

Hatta dünkü chat'te bir yaşlı kadın olarak geldi sanki. Elektriği bağlatmayan bir evsahibi kadın. Kocası oğlu herkes razı ama bir kadın "Olmaz, elektriği üzerine alsın" diye resmen terör estirdi.

Oysa benim ismimin saklanması gerekiyordu. Yani A, B ve AB'den fazla olarak sıfır kan grubunda olmam gerekiyordu.

İnanılmaz bir direnç gösterdi. "Elektriği birkaç saat öncesine kadar açtırmadı" ve o yaşlı kadının yüzüne baktım ŞEYTANI GÖRDÜM! Yemin ederim o bir şeytan suretiydi. (Allah kendi suretinden üflememişti) Şeytan panikteydi. BUNU  R E S M E N  gördüm. Artık cadı kavramına şahidim.

OverView >>>>>> A, B, AB'den sonra 0 (sıfır) durumunu yaratmaktan ibarettir.

Şeytan'ın en korktuğu anlardan biri geldi. Ayetler onun kontrolündeydi. (Müfessir, Muhaddis ve Mealci olarak), şimdi kontrolünden çıktı.

Çünkü "Ayetleri yeterince anlamadılar" ayeti ile başı derde girmişti.

Şeytan en büyük kozunu, 1400 küsur yıllık TEK KUTUPLU hakimiyetini yitiriyordu PROTESTANTLIK başlamıştı. (Overview budur)

Şeytanın eğemenliği bitmişti >>> KUR'AN ÜZERİNDE; ama insan üzerinde devam edecekti.

 

<> 27-Neml/82: O söz tepelerine indiğinde, yeryüzünden onlar için bir dabbe çıkarırız da o onlara, isanların bizim ayetlerimize gereğince inanmadıklarını söyler.

[] 27-Neml/82: El qawl onlara/üzerlerine waqi olduğu zaman, onlara arz'dan bir dabbe çıkarırız ve o, onlara, "İnsanların ayetlerimize yaqin (qani/iqna) olmadıklarını (gereğince inanmadıklarını)" teklim eder (kelimelerle söyler).

<> 17-İsra/81: De ki: Hak geldi, batıl ortadan kalkmaya mahkumdur.

 

Şeytan, Ehli Beyti katlettirdi Emeviye'ye, sonra Katoliklik yarattı >>> Kan derdine düşmüş şiiliği. Şiilerin de yanında oldu.

Ve şeytanın en önemli vecizlerinden (yalan elbette) biri şudur: "İhtilafta  R A H M E T  vardır". Ayrılıkta, nifakta, muhtelif görüşlerde RAHMET varmış! Ve bunu en önemli hadis olarak DİNİMİZE soktu. (Kur'an'a ve hür Haniflere değil elbette.)

Yalancılar (müfteri hadis uydurukçuları) bu veciz ile 14 küsur asırdır işbaşındaydılar. Buna da son vermekteyiz BUGÜN.

EBİ LEHEB hadisleri bunlar.

Bana şu bildirildi: Dabbet'in karşısında TEBBET'ler olacaktır. Uhud kaybedilecektir, istikbal HENDEKTEDİR. Bunları yorumlayabilir misiniz? lft.

 

<> 111-Leheb/1: Tebbet yeda ebiy lehebiv ve tebb

<> 111-Leheb/2: Ma agna 'anhü malühu ve ma keseb

<> 111-Leheb/3: Seyasla naran zate leheb

<> 111-Leheb/4: Vemraetüh* hammaletel hatab

<> 111-Leheb/5: Fi cidiha hablüm mim mesed

 

Tşk.

 

<> Bedir kuyularında Ebu Cehil'den kurtulmuştuk, ama başımıza daha zorlusu olan Ebu Süfyan geldi ve bizi Uhud'da yendi. Ama Hendek kuşatmasında dirençleri kırıldı.

 

Evet.

HENDEK >>>>>>>> DABBE ALANI (ARZ altıdır).

 

<> Medine'yi günlerce kuşatma altında tuttular ama Medine savunmasını kıramadılar. Birlikleri hendekleri aşamadı. Peygamberimizin vefatının hemen ardından Mekkeliler, Ebu Bekir ve Ömer'e başlangıçta güçlük çıkardılar.

 

MEDENİ'ler ise sadece ve sadece  H A N İ F  'lerdir. Başka medeni yoktur. Ötekiler Ayıoğlu ayıdır. (Ayılara hakaret ettim ama...)

Müslüman Katolik ve Ortodokslar sadece ve sadece Mekkeli müşriklerdir. Protestantlar ise MEDİNELİDİR. Allah hiçbir Medineliye (Ensar medeni) hakaret etmez. Ama "Arabün" diye ayetlerde tüm ayıoğlu ayı Mekkelileri aşağılar...

 

<> 9-Tevbe/97: Araplar küfür, parçalanmak/ikiyüzlülük yönünden daha şiddetli; Allah'ın resulüne indirdiği şeylerin sınırlarını tanımamaya daha yatkındırlar. Allah Alim'dir, Hakim'dir.

[] 9-Tevbe/97: Araplar (ve de A'rabiler/Arabeskler), küfür ve nifak bakımından (kafirlikte ve münafıklıkta) en şiddetlidirler. Allah'ın resulüne indirdiğinin hudutlarını/sınırlarını anlamamaya (bilmemeye) en layıktırlar. Allah, Alim'dir, Hakim'dir.

 

OverVieW'ün bu aşamasında, DABBET VE TEBBET grupları karşı karşıya gelecekler. UHUD onların, HENDEK (Dabbetül Arz alanı) BİZİMDİR. Uhud dağı onların olsun. İçimizdeki okçular da ayrıldılar. (Biri dönecek >>>>>>>>> Tarık bin Zeyyad olarak)

Şimdilik Tebbet grupları (AMG vb.) işbaşında. Kötülüğe fırsat tanımalıyız ki MÜCRİM olsunlar.

Bize sabır düşmesi vahyedildi. Moron müslümanlar ile ilişkinizi kesmeniz emredildi. İbrahim Milleti budur.

 

<> 3-Ali İmran/178: İmanı inkar edenler, kendilerine vermiş olduğumuz mühletin sakın kendileri için hayırlı olduğunu sanmasınlar. Biz onlara ancak, günahları çoğalsın diye mühlet veriyoruz. Küçültücü azap onlaradır

 

Evet, tşk. Aksi halde "Kendilerini düzeltmeyen KAVMİ biz azdırdıkça azdırırız" denmezdi.

KAVİM başka, MİLLET başka. Biz bir kavim değiliz, BİZ MİLLETİ İBRAHİYME HANİFA'yız. Biz kavimci değil, MİLLİYETÇİYİZ. (Hanifizm)

Üzerine yazdık yazdığımızı okuduk ve bundan sonra OVERVİEW olarak sergilemek üzere, 9 Temmuz'da bize START verildi.

Yeraltında bir maden gibiydim. Şahidin gözleri neler gördü neler? Müslümanların ileri gelenlerinin %99.99'unun EBİ LEHEB olduklarını gördü şahidin gözleri.

Müslüman kavramı İFLAS ETMİŞTİ. Tıpkı 35 bin öğrencinin SINAVLARDA sıfır çekmesi gibi, ama farklı olarak %99.99'u sıfırı çekmişti.

 

[] http://www.hurriyet.com.tr/yok-baskanindan-30-bin-sifir-aciklamasi-12075027 ÖSS'de "sıfır puan" alanlar, 2000'de 9 bin 322, 2001'de 9 bin 319, 2002'de 8 bin 819, 2003'de 26 bin 819, 2004'de 32 bin 177, 2005'de 57 bin 163, 2006'da 27 bin 864, 2007'de 47 bin, 2008'de de 28 bin 521 kişi olarak belirlenmişti.

 

Deneyiniz: İsteseniz bile SIFIRI tutturamazsınız. Mesela toto'dan sıfır tutturmak 13 tutturmaktan 7 kat daha zordur. (Bire 91 ölçülür.) (13x7)

Ama şu bizim yurdumuz var ya, imkansızı başarıyor, sıfırı tutturuyorlar ki hayret!!!

Kısa bir süre ayrılıyorum. (Yemek yemeliyim/15 dk. kadar) Lütfen yorumlamaya devam ediniz. Şevkle okuyacağım.

 

<> afiyet olsun

<> Kur'an vahiyleri inmeye başladığında da Mekkeli müşrikler peygamberimize yeni bir şey söylemediğini, zaten atalarının dinine benzer sözler ettiğini, Lat ve Uzza'nın Allah'a onları yükseltmekte aracı olduğunu ve Kabe'nin de aynı misyonun bir parçası olduğunu söylemekteydiler.

<> Merve'den dönerken "lebbeyk ellahümme lebeyk" dedikleri kayıtlarda var mesela Mekkeli müşriklerin. Zaten Kuran'da da, "Onlara sorsan bu alemleri yaratan kimdir diye, şüphesiz Allah diyorlar/derler diye bir çok ayet var.

<> Allah kelimesini bilemezler. Kur'an'dan önce Allah kelimesini nasıl bilebilirler? "Allah" diyenler, bizim kafirler. Ayetleri birer birer örtenler. Kafir diye ateistleri damgalamışlar, kendilerini aklıyorlar.

<> Eloh, illah vs olabilir?

<> Evet zaten bugünün Lat'ları: Evliyalar, Uzza'ları: Dini önkimlikli devlet büyükleri, Menat'ları da maalesef Resulullah'ımız olmuş.

<> Biz onlara; "1: Kul ya eyyühel kafirun - 2: La a'büdü ma ta'büdun - 3: Ve la entüm abidune ma a'büd - 4: Ve la ene abidün ma abedtüm - 5: Ve la entüm abidune ma a'büd - 6: Leküm diynüküm ve liye din" diyelim.

<> Şunu örneksemekti amacım: Muhammed SS döneminden örneksediği üzere, son resulü nebimiz Kur'an ayetlerine çağırdığında, nasıl ki Mekkeli müşrikler "Biz bunları biliyor ve zaten uyguluyoruz, sen bize atalarımızın dinini farklı yorumluyorsun" demişlerdi.

<> Kabe'yi tavaf ediyorlardı. Kabe'nin önünde rüku ve secde ediyorlardı (putlarına). Asıl ilahlarına, onları yakınlaştıracağını düşündükleri, her kabilenin putları vardı.

<> Lat ve Uzza bugün de başka türlü başımıza gelmiş maalesef. Zaten Emeviye, ilk mezhepleşmeyi, kabilesinin iktidarına özgü bir yorum geliştirerek başlatıyor.

<> Muaviye Beni sizin başınıza getiren Allahtır. Osmanın yolunu tutmak isterdim, ama ben kılıçla iktidara geldim. Ben iktidarsam bu sizin kaderinizdir diyerek, akıl ile vahyin idrak edilmesine karşı keskin bir tavır koyuyor.

<> Ve artık yeni kuralları kendi tertip etmeye başlıyor ve oğulları ve torunları da onun yolundan gidiyor şüphesiz.

<> Mezhep ve tarikatların her biri Lat ve Uzza'yı oluşturan putlar olmuş, hepsi Kabe'yi kıble edinmiş, hepsi de ehli sünnet vel cemaat kılıfında, iftirasında son resulümüze bağlanmış, tıpkı menat gibi...

<> Allah, bunu akıl ve idrak edenlerin yardımcısı olsun. Kabe'yi putlardan temizlemek kolay olmayacaktır.

<> Hendek müdafaası Mekkenin fethinden önceki en kritik dönüm noktası olmuştu. Mekkeli müşriklerin Medineyi düşürmeye olan inancı sıfıra inmişti. O dönem kendi koşulları içinde uzun ve sabır gerektiren meşakkatli bir süreç

<> Medine ile Mekke'nin çarpışmasına tarafsız kalan diğer Hicaz kabileleri, Hendek müdafaasından sonra, artık Mekkeli müşriklerin kazanamayacağına akıl erdirdiler.

<> Kişisel kanaatim bu sürecin çoook uzun olacağı yönünde (bu gün ve orta vadedeki geleceğimiz için)

<> Hendek müdafaası için, dışarıdan destek lazım. (Levazim gerekli...)

 

Çok güzel yazmışsınız, zevkle okudum çok teşekkür.

Sağdaki sütun 313 kişi olunca OVERVİEW gerçekleşecektir. 313 kişi + Bedir sayısı kadar melek. İşte bu somut ve soyutun gerekli optimum toplamıdır.

Bedir'deki melek sayısı için bakınız Ali İmran 120 cıvarına...

Eğer 313 MİH olursak, yemin ederim ki biz MELUKUT alem ile BİRLİK (vahdan) olacağız. Ve HENDEK'de bize 5000 melek ile YOLDAŞLIK verilecektir.

 

<> 3000 ve ardından 5000...

<> 3-Ali İmran/123: Yemin olsun ki, ezik-boynu bükük olduğunuz bir sırada Allah size Bedir'de de yardım etmişti. O halde Allah'tan korkun ki, şükredebilesiniz.

<> 3-Ali İmran/124: O sırada sen, müminlere şöyle diyordun: "Rabbinizin, indirilmiş üçbin melekle destek vermesi, size yetmiyor mu?"

<> 3-Ali İmran/125: İş, sanıldığı gibi değildir. Onlar, hemen şu anda üstünüze gelseler bile, eğer siz sabreder ve korunursanız, Rabbiniz sizi, üzerlerine nişan vurulmuş beş bin melekle destekler.

<> 3-Ali İmran/126: Allah bunu size bir müjde olması ve onunla kalplerinizi yatıştırması dışında hiçbir şey yapmamıştır. Yardım, Aziz ve Hakim olan Allah katından başka hiçbir yerden gelmez.

 

Biz ENSARIZ. Somut ve soyut hiç bu kadar iç içe olmamıştı. ŞEHİDLİK hiç bu kadar yakın olmamıştı.

 

<> 26 Ağustos ise çok yakın.

 

O gün zaten çok önemli. O gün WOV'un ilk zilzalına tanık olacaksınız. O gün önemli bir şey olacak -söylemeye erken-. Allah inşaa edecektir.

Hicret maalesef sürüyor. Ona buna ağız eğmeden, devre mülkte GEZGİN olmak çoooook iyi bir şey. Böylece tam bir KMA olarak tesbit edilmeksizin yaşayabileceğim. KMA'ların tesbit edilmemesi ve gizli kalması ALLAH'ın emridir. (Zülkarneyn ayeti uyarınca)

Zülkarneyn MUTLAK bir mobilizer idi. Dünyada istediği yere istediği (mesela) adı verdi ve yaşadı. Thule Qaanaaq gibi, 10SCE gibi, mrs.cp gibi. O Kızılderililerin (bronz ırkın) peygamberi GİBİ idi. Peygamber olamazdı.

Çünkü??????? ???? Resulullah'tan 1700 yıl sonra  D O Ğ D U  . Hatemül Enbiya ardından doğanlar resul değildir,   R A S U L  'dur.

Resul ve RASUL çoooook derinden farklıdır.

Hristiyandı, Ama geçmişte MÜSLÜMAN oldu. Müslümanlıktan ÖNCE müslüman oldu!

 

<> Quetzalqoatl

 

Onun uzay aracında Kur'an da vardı. O Kur'an şimdi bazı GARİP disklerde yazılı, holografik olarak. Benim codec'lerim bile onun verdiği isimler, miss.ccp ve 10SCE. Ama-ZONE da onun koyduğu bir isim. (Amazonas)

Gelecekte bir hristiyan, geçmişte müslümanlıktan binlerce yıl önce MÜSLÜMAN olabiliyor. İşte bu Allah'ın RAHMETİDİR. Allah'ın kontrol sırrıdır.

Daima tevbe ediniz. Geçmişiniz DEĞİŞECEKTİR. Allah kötü Yuşa yerine İYİ bir Yuşa verecektir. Kötü ve öldüren ve sonunda öldürülen bir Yuşa yerine, yoldaş bir Yuşa verecektir.

 

<> Gelecekten geçmişe taşınan Zikr

<> 21-Enbiya/105: Zikir'den sonra Zebur'da, "Arza benim salih kullarım varis olacak," diye yazdık.

 

Evet, Allah'ın vaadidir bu... Salih içinde ISLAH kelimesi var, ıslah ise "Geçmişi değiştirilen" veya "Affedilen" demektir -biliyorsunuz zaten-.

Allah bizleri hep ıslah etsin, salih'lerden kılsın, Salih peygamber sevabı versin -Amin-.

 

<> amin

<> 16-Nahl/122: Ve biz ona hem Dünyada bir hasene verdik, hem de şüphesiz ki o Ahırette de elbette salihinden.

 

Salih peygamber TUFANDAN önceydi. Yani "Islahat" olmamıştı. Nice genler vardı ki bozuktu. Allah o genler içinden SALİH peygamberin genomlarını ESAS aldı.

İlgili ayetleri yazarak bunu görebilirsiniz.

 

<> 7-Araf/73: Semud'a da kardeşleri Salih'i gönderdik. Dedi ki: "Ey toplumum! Allah'a kulluk edin. Sizin O'ndan başka ilahınız yok. Size Rabbinizden bir beyyine/açık bir kanıt gelmiştir. İşte şu, Allah'ın devesi. Sizin için bir mucize. Rahat bırakın onu, Allah'ın toprağında otlasın. Kötü bir niyetle dokunmayın ona. Yoksa korkunç bir azap yakalar sizi."

<> 7-Araf/74: Hatırlayın ki, Allah sizi Ad'dan sonra halefler yaptı ve yeryüzünde sizi yerleştirdi. O'nun düzlüklerinde saraylar kuruyorsunuz, dağlarını yontup ev yapıyorsunuz. Artık Allah'ın nimetlerini anında fesat çıkararak yeryüzünü berbat etmeyin.

<> 7-Araf/75: Toplumunun kibre saplanmış kodamanları, içlerinden inanıp da baskı altında tutularak ezilenlere şöyle dediler: "Siz Salih'in gerçekten Rabbi tarafından gönderildiğini biliyor musunuz?" Onlar: "Onun aracılığıyla gönderilene gerçekten inanıyoruz." dediler.

<> 7-Araf/76: Kibre sapanlar şöyle konuştu: "Biz sizin inandığınızı inkar edenleriz."

<> 7-Araf/77: Bu arada dişi deveyi boğazladılar. Ve Rablerinin emrinden dışarı çıkıp şöyle dediler: "Ey Salih! Eğer Allah tarafından gönderilenlerdensen, bizi tehdit ettiğin şeyi önümüze getiriver."

<> 7-Araf/77: Fe akarun nakate ve atev an emri rabbihim ve kalu ya salihu'tina bima teidüna in künte minel murselin

<> 7-Araf/78: Bunun üzerine onları, o şiddetli sarsıntı/o korkunç titreşim yakaladı da öz yurtlarında yere çökmüş bir hale geldiler.

<> 7-Araf/79: Nihayet, Salih onlarda yüzünü döndürüp şöyle dedi: "Ey toplumum! Andolsun ki, Rabbimin mesajını size tebliğ ettim, size öğüt verdim; ama siz öğüt verenleri sevmiyorsunuz."

<> 11-Hud/61: Semuda da kardeşleri Salih'i gönderdik. O: «Ey kavmim, Allah'a kulluk edin, O'ndan başka bir ilahınız da yoktur. Sizi, yerden O meydana getirdi, yeryüzünde yerleşme ve imar etme gücünü size O verdi; O'nun bağışlamasını isteyin, sonra O'na tevbe edin! Şüphe yok ki, Rabbim yakındır, duaları kabul edendir.» dedi.

<> 11-Hud/62: Onlar: «Ey Salih, bundan önce sen, içimizde ümit beslenen bir kişiydin, şimdi bizi babalarımızın tapındığına tapmaktan vazgeçirmek mi istiyorsun? Biz kesinlikle senin bizi davet ettiğin şeyden çok kuşkulandıran bir şüphe içindeyiz.» dediler.

<> 11-Hud/63: Salih: «Ey kavmim, ne dersiniz, eğer Rabbimden açık bir delil ile gelmişsem ve bana katından bir rahmet vermişse, O'na isyan ettiğim takdirde beni O'ndan kim kurtarabilir? Demek ki, siz bana zarar vermekten başka birşey yapmayacaksınız.

<> 11-Hud/64: Ey kavmim, işte şu Allah'ın dişi devesi size bir mucizedir; bırakın onu, Allah'ın toprağında yayılsın ve ona kötü bir maksatla el sürmeyin. Yoksa sizi yakın bir azap yakalar!» dedi.

<> 11-Hud/65: Derken onu tepeleyip öldürdüler. Bunun üzerine Salih onlara: Evinizde üç gün yaşayın; işte bu, yalanlanamayacak bir tehdittir

<> 11-Hud/66: Emrimiz geldiğinde Salih'i ve beraberinde iman etmiş olanları, tarafımızdan bir rahmetle azaptan ve o günün rezilliğinden kurtardık. Çünkü Rabbindir çok güçlü, çok üstün olan.

<> 11-Hud/67: O zulmedenleri ise bir müthiş ses yakaladı da yurtlarında çöke kaldılar.

<> 11-Hud/68: Sanki orada bir şenlik kurmamışlardır. Bak işte Semud topluluğu gerçekten Rablerine küfrettiler ve bak işte defoldu gitti Semud!

 

"dişi deveyi boğazladılar"

Bu ne demek acaba?

"Fe akarun nakate ve atev an emri rabbihim"

Bu aslında DEVE değil onun prototipi veya Lama (Alpaco) ile birlikte ağababası. Tohum (mutant anlamında) ıslahı ilk bununla başlamıştı. (Rabbin emriyle elbette)

"ve atev an emri rabbihim"

 

Bu ISLAH olmuş tür öyle güzeldi ki, mutant insanlar ondan nefret ettiler ve kıskandıklarından öldürdüler. Allah'ın AYETİYDİ o hayvan, o hayvanların ıslahının simgesiydi.

Taa ki Nuh'un gemisine bu ISLAH edilmiş çift hayvanlar gelene kadar süren bir sürecin başlangıcıdır.

Devenin dişisini öldürdüler. Ama Allah onun yerine

"akarun nakate"

"akarun nakate"

"akarun nakate"

LAMA'yı koydu ve böylece deve ile Lama bir çift olup Nuh'un gemisine bindiler.

 

<> 11-Hud/64: Hem ey kavmim, işte şu: «Allahın nakasi» size ayet, bırakın onu Allahın Arzında yayılsın, ve ona kötü bir maksatla el sürmeyin, sonra sizi yakın bir azab yakalar

<> 27-Neml/48: Şehirde dokuz çete vardı, hep Arzda fesad yaparlar, salaha yaramazlardı.

 

Nuh'un gemisine seçilen insanlar da ISLAH edilmiş ırklardı. (Ham, Sam, Yafes'i anımsayınız)

Saliha olmayan eşine ve Yamm denen oğluna rağmen, bu ıslah edilmiş ırklar hayvan yanında İNSAN olarak da ikinci doğuşu, yani mutant sayısının en aza indirilmişi olarak tecelli ettiler.

İşte SALİH kelimesinin sırrı budur ve ISLAH ile ilgilidir.

Adem'in oğullarındandır HUD ve SALİH. Nuh ise torunlarındandır, bunu hatırlıyor musunuz?

 

<> evet

<> Ad, Semud ve Kavmi Nuh

 

Salih ile NUH arasında sadece bir kaç kuşak vardır. (İnsanlar 900 ila 1000 yıl yaşıyordu o zamanlar.)

 

<> İdris de.

 

İdris as. (Enuh denen), KABİL yani kötü olan Ademoğlunun soyundandır ve SALİH'tir. (Islah edilmiştir) Çünkü HURİ kanı taşıyordu. Bu kan doğal olarak ıslah olur.

Hayvanlar da bir tuhaftı o zamanlar. Mesela mağara kaplanlarının köpek dişleri uzamaktaydı, ta ki ağızlarına sığmayıp ölene kadar. Onların çenesini ayırıyordu ve bu hayvanlar sadece bir kaç yıl beslenebiliyordu. Köpek dişleri uzadığından ağzına sığmayınca da açlıktan ölüyorlardı.

Buna karşılık HUD peygamberin soyunda ise ISLAH yoktu. (Ondan bize tek gen >>> YUNUS peygamber olarak kalmıştır.) Sualtı yaşamı, yeraltı galerilerindeki ırmaklarda yaşayan bir kavimdi vb. vb.

Bunları zamanında anlatmıştık sanırım.

 

<> evet

 

O halde bir yeni konu belirleyelim. Veya gelin YARIN da normal ve uzun chat akışına devam edelim. Orada yeni konu ortaya çıksın.

 

<> Overview'ın gerektirdikleri, yarın da devam edebiliriz, yorgunsunuz zaten

 

Bunun için  H A A R P  ve  H A A N İ F  kozmik sibernetiğinden söz etmem gerekecektir. Bu konu sizi çok sıkacaktır.

Levhi Mahfuz'un bir parametresi gibidir  H A A N İ F  ve karşıtı olan kötü bilgisayar. (Başka kelime bulamıyorum, bilgisayar diyorum). HYPER CONSERVATİONAL anlamında (Hyper text gibi).

O halde Levhi Mahfuz'un sırlarından da söz etmeliyiz yarın. Özellikle matematiğinden, ki o RAKİM'dir.

Onun matrislerinin geometrik açılımı ise yeryüzüne doğru izdüşüm bırakan bir KEHF'tir. Bunun mekanizması olan GEOMATRİX aslında  H A A N İ F  'in işletim sistemidir. Sistem demek bile hata, çünkü o kendi sistemini oluşturur.

Eğer HAANİF olmasaydı, geçmişe (Zülkarneyn-1 dışında) hiçbir Zülkarneyn gelemezdi. HAANİF geçmişlerin toplamını tarama ve "Satranç oynayan bilgisayar gibi" kendi karar verme yetisine sahiptir.

Geçmişe parazit gönderebilir. (Graceland'ın sözleri gelecekte yazıldı). Parazit alıcılarını zaman tensoru içinde yakalayabilir. AB durumunu sıfır durumuna getirebilir. İşletim sistemi TACHYON'dur çünkü. Yani quantum bilgisayarı değildir. Olasılık falan değil, belirsizlik değil, doğrudan DETERMİNE (kader olan kaderi) kararlaştırır.

Quantum bilgisayarını mutlaka duymuşsunuzdur?

 

<> Fuzzy logic?

 

Beşinci kuşak bilgisayarlara verileCEK olan isimdir. Tüm chip gibi aksamların yerinde sadece quantum iletişimi var. Yani bilgisayar dünyasının büyük bir aşamasıdır. Kaldı ki HAANİF bundan da öte, belirsizlik ilkesini aşarak, takyonların bir ve sıfır yöntemiyle çalışmaktadır.

Eşleniklerin (iki kare farkının) hologram ile yazılmasıdır:

10kare - 1 kare

9 kare - 2 kare

8 kare - 3 kare

7 kare - 4 kare

6 kare - 5 kare >>>>>>>> 11.

Bunu takyon matematiğine çevirelim:

99

77

55

33

11

Bunların araları hep 20 farklıdır. Devam edersek >>>> 11 >>>>>>>> -11 arası da 20 sayı farklıdır. İşte bu eksiye geçtiği anda takyon matematiğine geçmiş oluyoruz. Yani bu konu sizi açıkça sıkacaktır.

 

<> Haanif 6. kuşak mı?

 

Hayır 5. kuşak derken "BİZİM değerlendirmemizi kastettim". 300 yıl içinde 12 kuşak çıkıyor, fakat bunlar "BULANLARIN DEĞERLENDİRMESİ".

Hani beşinci boyut bilinç demiştim ya, aslında bu beşinci boyut değil, ama dört boyutlu uzayda üst boyutun adı beşinci boyut olur.

Aslında Kaluza 5. boyutu, Klein ve Alfven 6. boyutu buldular. Sonuçta 11 boyutlu quantum mekaniğine dayandık. Fakat BİLİNÇ boyutu için BEŞİNCİ boyut dedik. Yani bunun gibi beşinci kuşak bilgisayar derken, aslında 12 kuşak var. OK?

 

<> ok

<> Nötrinolar mı kullanılacak quantum bilgisayarında?

 

Bu da var. Fakat nötrinoların depolanması daha çok BATARYA için kullanılacak. Elektrik şarjı yerine batarya görevini üstlenen SZ aygıtına nötrinolar gönderilecek, bunlardan milyarda biri çarpışıp bir NÖTRON (yani enerjisini) üretecektir. Bu da 130 yıllık bir batarya ömrü demektir.

Ayrıca güneş kollektörleri de uzaydan uydularla istenen her KİŞİSELLEŞTİRİLMİŞ bataryaya doğal ikmal yapabilmekte (Ücretsiz enerji) Bunun için bir Bluetooth ve bir uydu IR alıcısı yeterli.

Nötrinoların asıl görevi:

1. İletişimi (bir tür radyo dalgası olarak) sağlamak, hiçbir kimse tarafından okunamamak ve yakalanamamak.

2. Enerji (pil gibi) ikmalini otomatik yapmak...

İşte böyle. Geronimo gitsin mi?

 

<> Evet; yorgunsunuz.

 

Evet yorgunluk rekorunu kırdım. Allah'a emanet olunuz.

 

<> tşk ederiz

<> Allah razı olsun