Haniflik – Gündüz ve Gece namazı – Namaz kaç rekat – Yağmurda savaş

Bana öyle bir ayet bulunuz ki (ilk iniş sırasına göre başlarda), orada “Sizin gündüz işleriniz olduğundan” “Allah geceyi seçti” kabilinden bir kavl olsun. (Alak kalem, müddesir, müzemmil gibi.)

Bulabildiniz mi?

<> 73-Müzemmil/20: Filhakıka rabbın biliyor ki sen muhakkak gece üçte ikisine yakın ve yarısı ve üçte biri kalkıyorsun beraberindekilerden de bir taife, halbuki geceyi gündüzü Allah takdir eder, bildi ki siz onu bundan öte başaramazsınız, onun için size lutf ile ircaı nazar buyurdu, bundan böyle Kur’andan ne kolay gelirse okuyun, bildi ki içinizden hastalar olacak, diğer bir takımları Allahın fazlından bir kar aramak üzere Yer yüzünde yol tepecekler, diğer bir takımları da Allah yolunda çarpışacaklar, o halde ondan ne kolay gelirse okuyun ve namazı kılın ve zekatı verin ve Allaha karzı hasen takdim edin, kendilerinizin hisabına hayr olarak her nede takdim ederseniz onu Allah yanında daha hayırlı ve ecirce daha büyük bulacaksınız, hem de Allah’a istiğfar edin, şübhesiz ki Allah gafurdur rahimdir

<> 73-Müzemmil/2: Birazı hariç, geceleri kalk namaz kıl.

<> 73-Müzemmil/3: (Gecenin) yarısını (kıl). Yahut bunu biraz azalt.

<> 73-Müzemmil/4: Ya da bunu çoğalt ve Kur’an’ı tane tane oku.

<> 73-Müzemmil/5: Doğrusu biz sana (taşıması) ağır bir söz vahyedeceğiz.

<> 73-Müzemmil/6: Şüphesiz gece kalkışı, (kalp ve uzuvlar arasında) tam bir uyuma ve sağlam bir kıraata daha elverişlidir.

<> 73-Müzemmil/7: Zira gündüz vakti, sana uzun bir meşguliyet var.

<> 73-Müzemmil/8: Rabbinin adını an, bütün varlığınla O’na yönel.

“5: Doğrusu biz sana (taşıması) ağır bir söz vahyedeceğiz”.

“5: Doğrusu biz sana (taşıması) ağır bir söz vahyedeceğiz”.

“5: Doğrusu biz sana (taşıması) ağır bir söz vahyedeceğiz”.

Bu söz nedir acaba?

“2: Birazı hariç, geceleri kalk namaz kıl. – 3: (Gecenin) yarısını (kıl). Yahut bunu biraz azalt. – 4: Ya da bunu çoğalt ve Kur’an’ı tane tane oku. – 5: Doğrusu biz sana (taşıması) ağır bir söz vahyedeceğiz. – 6: Şüphesiz gece kalkışı, (kalp ve uzuvlar arasında) tam bir uyuma ve sağlam bir kıraata daha elverişlidir. – 7: Zira gündüz vakti, sana uzun bir meşguliyet var. – 8: Rabbinin adını an, bütün varlığınla O’na yönel.”

“6: Çünkü gece kalkışı hem daha etkili, hem de söz bakımından daha sağlamdır.”

Şimdi bu namazı irdeleyelim: Birincisi sadece efendimize ait olanı. (İsra 79 sanırım) Onu biz kılamayız.

<> 17-İsra/79: Gecenin bir bölümünde de sana mahsus fazla bir namaz olarak uykudan kalk. Kur’an ile teheccüd kıl; yakındır ki Rabbin seni övgüye değer bir makama ulaştıra.

Bu sadece efendimize ait bir tecehhüddür, sadece eşlerinin cilbab giymesi gibi… Biz eşlerimize giydiremeyiz. Biz bu namazı da kılamayız. Ama biz Müzemmil’deki NAMAZI kılarız.

Bu taşınması zor sır şu: Gündüz iki tarafta ikişer rekat farz kıl, geceleyin de iki rekat farz kıl ve gündüz bu dört rekattan başka kılma.

“7: Zira gündüz vakti, sana uzun bir meşguliyet var.”

“7: Zira gündüz vakti, sana uzun bir meşguliyet var.”

“7: Zira gündüz vakti, sana uzun bir meşguliyet var.”

Patrondan işyerinden ÇALMA, vakitten çalma. Sana Allah uzuuuun bir gece veriyor. (Kışın 17 saat; ekinokslarda 12 saat ve yazın ise 7 saat)

GECE kalk ve dilediğin kadar (gecenin uzayıp kısalmasıyla orantılı), dilediğin kadar, GECENİN BİR YERİNDE kalk ve namaz kıl, ikişer rekattan sınırsız namaz kıl veya KILMAsan da olur”. (Emir kipi değil, ricadır)

Şimdi elimizde böyle bir hüküm varken, tutup da sabahın sünneti, öğlenin evvel ve son sünnetleri, ikindinin (???????????????????) sünneti, Akşamın sünneti, Yatsı’nın evvel ve son sünnetleri diye bir sürü MAVAL namaz kılabilir miyiz?

“7: Zira gündüz vakti, sana uzun bir meşguliyet var.”

“7: Zira gündüz vakti, sana uzun bir meşguliyet var.”

“7: Zira gündüz vakti, sana uzun bir meşguliyet var.”

Buyrun her şey belli, bunu tartışalım lütfen. İçimize sindirelim ve ata dinindeki gibi (İbrahim namazını kastediyorum) AYNEN kılalım.

<> Mealci/tefsirci “asil, çoğulu asal” “akşam üzeri, ikindi/ikinci vakit” kelimesi ile “asr” kelimesini aynı sayıp(?) asr kelimesine ikindi namazı uyduruyor 🙁

Evet. 🙁 Bu dini şeytandan kurtarma zamanı geldi. Şeytan overview üzerine, artık çevremde cadı kılığında tur atmaya başladı. SOMUTLAŞIYOR şeytan. Ebi Leheb’leri tamamen üzerine aldı.

Konuya dönelim: GÜNDÜZ bize emredilen namazların farzı ve rekatı belli. (Tarafeyn en nehar ve etrafen…)

“7: Zira gündüz vakti, sana uzun bir meşguliyet var.”

“7: Zira gündüz vakti, sana uzun bir meşguliyet var.”

“7: Zira gündüz vakti, sana uzun bir meşguliyet var.”

Meşgalemiz işimizdir, nafaka temin ettiğimiz işimizdir. ONDAN çalamazsınız. O helal rızk içinde sadece (mesela öğlen paydosunda) tarafeyn namazlarını kılabilirsin.

Bunun dışında sen HIRSIZSIN veya MAUN‘sun veya kıldığın namazdan gafilsindir. Tıpkı Cuma gününü tatil yapmak isteyen zihniyet gibi Ehli Kitab müşriksindir.

Cihad da böyle esnek bir terimdi hatırlayınız… Cihad da cihad diye gidiyor Vatan için gidin ölün, geri dönmeyin, şehid olun, kanınızın son damlasına kadar çarpışın.

Allah böyle mi diyor????

Hani bir ayet vardı, seferi namaz ile ilgili, sanırım 102 idi. (Nisa mıydı)?

<> 4-Nisa/102: Sen onların aralarında bulunup da onlara namaz kıldırdığında içlerinden bir kısmı seninle beraber namaza dursun. Silahlarını da yanlarına alsınlar. Bunlar secdeye vardıklarında diğer bir kısmı arkanızda beklesin. Sonra o namaz kılmamış olan diğer kısım gelsin seninle beraber kılsınlar ve ihtiyatlı bulunsunlar, silahlarını yanlarına alsınlar. Kafirler arzu ederler ki, silahlarınızdan ve eşyanızdan bir gafil olsanız da size…

103 lütfen.

<> 4-Nisa/103: Namazı bitirince de ayakta, otururken ve yanınız üzerinde yatarken (daima) Allah’ı anın. Huzura kavuşunca da namazı dosdoğru kılın; çünkü namaz müminler üzerine vakitleri belli bir farzdır.

Belki de 101 idi?

<> 101 de var; “ve Arz’ı teptiğiñizde (bu deyim yolculuk añlamına gelir, ama Araplar’da kuşlarıñ yiyecek aramaya gitmesi için de bu deyim kullanılır, bir kuş yiyecek bulmak için kaç km ve kaç saat gider?) artık değildir size günah, salattan kısaltmañız…”

<> 4-Nisa/101: Yeryüzünde sefere çıktığınız zaman kafirlerin size kötülük etmelerinden endişe ederseniz, namazı kısaltmanızda size bir günah yoktur. Şüphesiz kafirler, sizin apaçık düşmanınızdır.

104?

<> 4-Nisa/104: O (düşman) topluluğu takip etmekte gevşeklik göstermeyin. Eğer siz acı çekiyorsanız onlar da, sizin çektiğiniz gibi acı çekmektedirler. Üstelik siz Allah’tan, onların ümit etmedikleri şeyleri umuyorsunuz. Allah ilim ve hikmet sahibidir.

 

YAĞMURDAN söz eden kısım bu ayetlerde yok!!!!! Şiddetli yağmur ve HASTALIK halinde silahı terk edin emrini neden bulamıyorum???

<> 102’de; nezle bile olmamızı istemiyor Allah.

Evet ama ayeti bulamıyorum, eksik mi yazıldı???

<> Evet eksik yapıştırılmış.

Aman dikkat, bunu TAM olarak yapıştıralım.

<> 4-Nisa/102: Ve o vakıt sen içlerinde olub da onlara nemaz kıldırdığında içlerinden bir kısmı seninle beraber namaza dursun, silahlarını da yanlarına alsınlar, bunlar secdeye vardıklarında diğer kısım arkanızda beklesinler, sonra o nemaz kılmamış olan diğer kısım gelsin seninle beraber kılsınlar ve ihtiyatlı bulunsunlar ve silahlarını yanlarına alsınlar, kafirler arzu ederler ki silahlarınızdan ve eşyanızdan bir gafil bulunsanız da size birdenbire bir basgın bassalar, eğer yağan yağmurdan bir eziyyet varsa veya hasta iseniz silahları bırakmanızda beis yoktur, bununla beraber ihtiyatı elden bırakmayın çünkü Allah kafirler için mühiyn bir azab hazırlamıştır.

<> Eğer size yağmur gibi bir eziyet erişir veya hasta olursanız silahlarınızı bırakmanızda bir vebal yoktur.

“Eğer size yağmur gibi bir eziyet erişir veya hasta olursanız silahlarınızı bırakmanızda bir vebal yoktur.”

“Eğer size yağmur gibi bir eziyet erişir veya hasta olursanız silahlarınızı bırakmanızda bir vebal yoktur.”

“Eğer size yağmur gibi bir eziyet erişir veya hasta olursanız silahlarınızı bırakmanızda bir vebal yoktur.”

<> Nezle bile olmamızı istemiyor ALlah

Gördünüz mü????

Cihad da cihad diye gidiyor. Vatan için gidin ölün, geri dönmeyin, şehid olun, kanınızın son damlasına kadar çarpışın. Allah böyle mi diyor????

<> Savaşmak için Qur’aan’da “qatelu” demiyor mu? Neden “cahidu” kelimesi savaşmak diye çevriliyor?

Allah canlı bomba olarak intihar edin mi diyor? Allah bizlerin yağmurdan taciz bile olmasını istemiyor, silah bıraktırıyor.

Cihad da cihad diye gidiyor. Vatan için gidin ölün, geri dönmeyin, şehid olun, kanınızın son damlasına kadar çarpışın. Allah böyle mi diyor????

<> Onlara Türkçe’de niyazi deniyor 🙂

Yazık değil mi, onmilyonlarca ŞEHİDE. Şehitler mi acaba? Kaçı gerçekten şehid?

Ayetlerin pazarlığı yapılmaz dostlar. Allah GÜNDÜZ NAMAZ (4 rekat dışında) kılmayın diyorsa, pazarlık yapmayın. GECE kılın diyorsa, gece kılın, pazarlık yapmayın.

Gece dilediğiniz kadar kılın veya kılmayın bunda da size VEBAL yok.

Hele bu kısa yaz gecelerinde bunu bile yapamıyorum. 6 rekat = 3 vakit farzımı kılıyorum. (Zaten seferi=Mobile’im)

Şimdi halen pazarlık yaparak “Ben ikindi namazının sünnetini kılacağım” diyecek halimiz kaldı mı?

İçinize sindirmeniz için söylüyorum: MUTMAİN olmadığınız bir durum var mı? Sünnet namazları gibi, gündüz kılınan sünnet namazları gibi, açıkça tartışalım.

Atamız babası Azer ile tartıştı, Allah ile tartıştı. BİZ NEDEN TARTIŞMAYALIM????

MUTMAİN olmak için kendiniz için tartışın. Bunlar anında gelecek tarafından YENİDEN okunmaya başlandı.

Ben kısa bir yemek molası veriyorum ve on dk içinde geliyorum. (Sandviç yerken sizi okuyorum)

<> afiyet olsun

<> Mealciler/tefsirciler 25/5; 33/42; 48/9; 76/25; 7/205; 13/15; 24/36 ayetlerindeki asil ve asal kelimeleri akşamüzeri demek “elif sad lam” ile bunu nasıl oluyor da “ayn sad re” ile yazdıkları “asr” ile aynı diyorlar?

Gündüz sünnet namazları ve uydurma bir de ikindi kılınabilir mi? Bunun pazarlığının olmayacağı konusundaki mutmainliğinizi oluşturunuz ltf.

<> Bu noktada şunu da ekleyelim; Sünniler namazı 5 vakit derken, hakkında hiçbir ayet olmadığı halde Hacc’da Arafat Dağı’nda ve Müzdelife’de 3 vakit kılarlar, güya cem ediyorlarmış/birleştiriyorlarmış, Nisa’ 4/103 açık olarak yazılı; VAKİTLİ/SÜRELİ olarak farz kılındı diye, madem ki 5 vakit nasıl olur da öğle ikindi vaktinde ya da ikindi öğle vaktinde kılınır ya da akşam yatsı vaktinde, yatsı akşam vaktinde kılınır? 🙂

🙂 Cihad da cihad diye gidiyor. Vatan için gidin ölün, geri dönmeyin, şehid olun, kanınızın son damlasına kadar çarpışın. Allah böyle mi diyor???? Sünnet namazlarının da durumu BUDUR!!!!!!!

<> Üstelik Hanefiler’e göre 49,5 derece eñlemiñ kuzeyinde (coğrafyaya göre ılıman bölge sınırı burası 50. derece eñlemi) yılıñ belli zamanlarında hiç tam karañlık olmaz, ama şafak olur (hem sabah hem de akşam), alacakarañlık olur, buralarda YATSI için uydurulan vakit hiç olmaz yılıñ belli zamanlarında, Hanefiler’e göre bu zamanlarda yatsı kılınmaz, hani 5 vakit FARZ idi. ALlah burasını unutmuş mu haşa? Yoksa 5 vakit diyenlere göre añcak kuzey ve güney 50 derece eñlemler arasındakiler mi müslüman olabilir?

;))

<> 11-Hud/114: we eqım is salate tarafeyn in nehari we zülefen min el leyli…

<> 11-Hud/114: we salatı iqamet et gündüzüñ iki tarafında/yanında, geceden de bir zülef olarak…

<> Burada Elmalılı Mehmed Hamdi Yazır da, 5 vakit için kulp aramış, “zülef” kelimesi çoğuldur demiş, saçaklar demiş. Kelimeniñ añlamını Elmalılı’nıñ dediği gibi saçaklar desek de, geceniñ saçakları demek için “zülef el leyli” denir Arapça’da.

<> Zülef için, Farsça zülüf (saç, saçak) kelimesiniñ çoğulu demiş Elmalılı, çoğul olduğu için de üçtür demiş, zülüfler için, akşam, yatsı, sabah namazı demiş, sabah namazını gece namazı yapmış(!), gündüze de elbette öğle ile ikindi kalmış, ama tutturamamış gene de Elmalılı; ayette “gündüzüñ iki yanında” yazıyor, öğle ile ikindi namazları gündüzüñ ayni tarafında /bir yanında, nerede gündüzüñ ilk yarısınıñ namazı? Üstelik sabah namazına n’asıl gece namazı diyor Elmalılı?

<> Hasan Basri Çantay, burada üstadı Elmalılı’nıñ saçmalamasına katılmaz, mealinde bu ayet için düştüğü dip notta “gündüzüñ iki tarafındaki namazlar, sabah, öğle, ikindi, gecedeki namazlar da akşam ve yatsıdır” deyip işiñ içinden sıyrılır. O da kaçamak bir ifade ile añlatır.

<> Farsça’da “zülüf” alna düşen saça denir ki ak alnı ayıran kara çizgi olur değil mi? Bu zülef kelimesi añlaşılacağı üzere Arapça değildir, bir de şu var; Farsça zülüf kelimesinden çoğul da olmuyor…

<h> Efendimiz kaç vakit kılmış?

<> Hadislere göre mi? Efendimiz Qur’aan’a uymayacak mı? Öyleyse nasıl nebi/resul olabilir?

<h> Siyeri Nebiye göre?

<> ALlah, Salatı mü’minlere vakti belirli farz kılacak, bir nebi de kalkıp bunu değiştirecek? Efendimiz öldükten 140 yıl soñra yazılan Siyer adlı kimi kitaplar, Qur’aan’ı değiştirebilecek? İLK SİYERLERİÑ hiçbiri yok. ALlah, Salatı mü’minlere vakti belirli farz kılacak, bir nebi de kalkıp bunu değiştirecek???

<> Hadis denen saçmalıklara bakarsak, SAHİH HADİS’e göre Efendimiz işi çok olan İKİ VAKİT namaz kılabilir diyor, kütüb-ü sitte’de var. OLACAK iş değil! Bir Resul/Nebi olacak, kendisiniñ aracılığıyla gelen El Kitap’tan olan Qur’aan’a uymayacak, olur mu öyle şey?

<> Ya da ALlah -haşa-, “ya Muhammed, ben 3 dedim, ama isterseñ sen 5 yap” mı diyecek???? ALlah ve O’nuñ ayetlerinden başka, soñradan olan herhangi bir nesne ya da kimse, inanmak yönünden BİZi ilgilendirEmez. Dr. buyuruñ gene gevezeleğim tuttu, böldüm

<> 69-Hakka/45: O bize isnaden bazı laflar uydurmağa kalkışsaydı,

<> 69-Hakka/46: elbette biz onu, ondan dolayı yeminiyle yakalardık.

<> 69-Hakka/47: Sonra da ondan vetinini (iliğini) keser atardık.

<> 69-Hakka/48: O vakit sizden hiç biriniz ona siper de olamazdınız.

<> 69-Hakka/49: Ve o hiç şüphesiz unutulmayacak bir öğüttür, korunacaklar için.

<> 69-Hakka/50: Bununla beraber biz biliyoruz ki, sizden inanmayanlar var.

Eline ve yüreğine sağlık.

Hans von Aiberg, 29/07/2004 (238/04)

Not-1: <> ile başlayan satırlar sayın Aiberge ait değildir, sohbet/chat esnasında onunla konuşan diğer kişilere aittir. [] ile başlayan satırlar ve [  ] arasındaki kesimler yine sayın Aiberg’e ait değildir, sohbete sonradan eklenmiştir.

Not-2: Eski sohbetlerde işlenen bazı gündem konularının yıllar sonra değişmiş olabileceği ihtimalini gözönünde bulundurmak gerekebilir. Sohbeti okurken karşılaşacağınız her türlü sorunu/hatayı vb. info@aiberg.com adresine bildirebilirsiniz.


önceki bölümü oku | 238 anasayfasına dön | sonraki bölümü oku

238-04-yagmur-savas-namaz

Bunları da sevebilirsiniz

Yorumlar